5 entry daha
  • can dündar'ın "unutulmuş bir kadın" (07.03.2004) başlıklı yazısında anılan kişi.

    "kadınlar günü" arifesinde, ilkin kısa bir öyküden, sonra da onu yazan kadından söz edeceğim size...
    öykünün adı "karanlık yollar"...
    1918'de edebiyat - ı umumiye mecmuası'nda yayımlanmış.
    öykünün kahramanı meslek sahibi, aydın bir kadın...
    eşi, geceleri "beyoğlu'nda başka kadınlarla gönül eğlendiren" cinsten... kadın, okumuş da olsa pencere önünde kocasını bekliyor. ancak öykümüzün kahramanı farklı... kocasının eve gelmediği bir gece, penceresini açıyor, karşı konağın penceresindeki ışığı fark ediyor ve sadakatini noktalıyor.
    "karanlık yollar" öyküsü şöyle bitiyor:
    "bir aydan beri hep korkarak, bir tehlike gibi görmek istemediği gölge yine oradaydı. bu sefer kaçınmadı."
    tarihe dikkat:
    1918...

    * * *
    öykünün yazarı; nezihe muhiddin...
    kadın hakları hareketinin önderlerinden... 19. yüzyılın sonunda istanbul'da doğmuş. "iyi bir hatip, karizmatik bir kişilik, esaslı bir feminist" olarak tanınıyor.
    farsça, arapça, almanca, fransızca biliyor.
    çocukluğu ii. abdülhamid'in baskı dönemine rastladığından "hürriyet âşığı" olarak yetişmiş.
    20 yaşında ittihat terakki kız sanayi mektebi'ne müdür olmuş. aynı yaşlarda sabah, ikdam gibi gazetelere sosyoloji, pedagoji, psikoloji yazıları yazmaya başlamış.
    sahnelenmiş piyesleri, operetleri, filme alınmış senaryoları var.
    2 kez evlenmiş, ama hep babasından devraldığı "muhiddin" soyadını kullanmış.

    * * *
    muhiddin, 1908 - 1923 arası esirgeme derneği'nde yöneticilik yapmış.
    kadın hakları mücadelesini 1923'ten sonra da sürdürmüş.
    cumhuriyet'i "kadın hakları için uygun bir zemin" olarak gördüğünden daha cumhuriyet ilan edilmeden haziran 1923'te, kadınlara oy hakkı ve siyasal haklar talebiyle kadınlar halk fırkasını kurmuş.
    parti programında kadınların milletvekili, hatta asker olması bile varmış.
    ancak dönemin hükümeti, programdaki talepleri "aşırı" bulduğundan partiye izin vermemiş. bunun üzerine muhiddin, talepleri daraltarak türk kadınlar birliği'ni (tkb) kurmuş ve mücadeleyi dernekte sürdürmüş.
    dernek, kadınların seçme, seçilme hakkının olmadığı ilk seçimlerde inadına nezihe muhiddin'i aday göstermiş, camilerde kadın konferansları düzenlenmesi için diyanet'e başvurmuş.
    bütün bu girişimler reddedildiği gibi, rejimin sözcüsü cumhuriyet gazetesi "havva'nın kızları, meclis'e girip yılın manto modasını tartışacak" diye alaya almış hareketi...
    tkb, oy hakkı koparamayınca seçime bir "feminist erkek aday"la katılma kararı almış, ancak o da alaylara dayanamayınca adaysız kalmış.
    bu arada üye sayısı 1000'e yaklaşıp 4 ilde şube açınca chp hükümeti tkb'yi kapatma kararı almış. nezihe muhiddin adı adeta tarihten silinmiş.

    * * *
    muhiddin küsüp köşesine çekilmiş, kendini edebiyata vermiş.
    20 roman, 300 öykü yazmış.
    1908'den beri ısrarla talep ettiği siyasi haklar, kadınlara ancak 1934'te tanınabilmiş.
    o, 1958'de istanbul'da bir akıl hastanesinde yapayalnız vefat etmiş.
    ben bütün bu bilgileri yaprak zihnioğlu'nun "kadınsız inkılap" (ekim 2003, metis) kitabından aldım.
    ve çoktan bir filme ya da belgesele konu olması gereken bu kahramanla daha önce tanışmadığıma hayıflandım.
67 entry daha
hesabın var mı? giriş yap