5 entry daha
  • iranlı bir filozof olan mani, 216 – 277 yılları arasında yaşamıştır. babil yakınlarında doğmuş olan mani, gnostik bir aileden gelmektedir. mani, yazdığı eserlerde kendini ve peygamberliğini anlatmış ve kendisine verilen bu ilahi görevin ailesinden başladığını ifade etmiştir. kaynaklara göre doğaüstü olaylar ilk olarak babasında görülmeye başlanmıştır. mani’ye ilk vahiy 12 yaşında gelmiştir; taum adlı bir melek ona baptist topluluğu terk etmesini ve hikmetleri söz önüne sermesini söylemiştir.
    mani’nin eleştirel yaklaşması ve tartışma yaşaması nedeniyle baptistçiler arasında kendisine karşı ciddi bir muhalefet başlamıştır, bazıları mani’yi isa karşıtı ve sahte peygamber olmakla suçlamıştır. mani, iki öğrencisiyle birlikte topluluktan ayılmış ve yeni dini yaymak üzere yolculuğa çıkmıştır. 36 yıl boyunca dinini anlatmak için uğraşan mani 60 yaşında behram tarafından ölüm cezasına çarptırılmış ve 277 yılında hapishanede tutuklu halde ölmüştür.

    maniheizm temelde iyi-kötü, ışık-karanlık gibi karşıt olguları ele alan bir anlayışa sahiptir. maniheizm’e göre ışık, zihni ve bedeni oluşturan parçalara bağlanmış beş ilahi öğeyi (ilahî akıl, ilahî düşünce, ilahî sezgi, ilahî anlayış, ilahî mantık) özgürleştirerek yerine bedene hükmeden beş günahkâr öğeyi (şeytanî akıl, şeytanî düşünce, şeytanî sezgi, şeytanî anlayış, şeytanî mantık) hapseder. şeytanî güçlerin beden üzerindeki hâkimiyetinin sona ermesiyle beş erdem ortaya çıkar. bunlar sevgi, iman, kanaat, sabır ve bilgeliktir. bu beş erdem ilahi ruha, bedenin saldırılarına karşı direnme gücü verir ve günahın isyankâr eğilimlerine karşı savaşır. bu, varoluşun yeni bir halidir ve maniheist öğretide “yeni insan” kavramıyla ifade edilir.

    mani, kurtuluşu sadece belli ertebelere ulaşan inanırlar için mümkün kılan bir düzenleme yapmıştır; oluşturduğu topluluğu seçkinler ve dinleyiciler olmak üzere iki temel gruba ayırmış ve bunlardan sadece seçkinlerin doğrudan kurtuluşa erebileceğini söylemiştir. dinleyicilerin en önemli görevleri seçkinlere hizmet etmektir, bu hizmet hem maddi hem de manevi anlamda yapılır ancak maddi yönünün daha ağır bastığını söylemek mümkündür çünkü dinleyicilerin kurtuluşa erişebilmesi için seçkinlere ihtiyaçları vardır. onlara hizmet ederek tekrar dünyaya geldiklerinde seçkin olma ihtimalleri olabilir.

    maniheist öğretide üç mühür kuralı çok önemlidir. seçkinlerin uymak zorunda olduğu üç mühür ağza, ele ve düşünceye hâkim olmadır. ağzın mührü bir taraftan yalan söylemeyi, her türlü kötü sözü, diğer taraftan da et yemeyi ve süt ürünleri tüketmeyi yasaklar. elin mührü madde içerisinde tutsak olan ışık parçacıklarına zarar verecek her türlü davranışı yasaklar. bu nedenle maniheist seçkinler toprağı ekip biçmek, otlara basarak yürümek, yıkanmak gibi ışık unsurlarına zarar verebilecek davranışlardan kaçınmak zorundadır. kalbin (düşüncenin) mührü ise cinselliği ve üremeyi yasaklar.
7 entry daha
hesabın var mı? giriş yap