• yahu myhtbusters denese bu kadar kesin sonuç alamazdı. gözümle gördüm!

    güney sahillerimizde bir otel.ismi lazım değil bir firmanın toplantısı var. bayileri toplamış konaklıyorlar. olaydan habersiz ben sağa sola bakarak yemek salonuna doğru yürüken oha! o nası bir kuyruk! herkes sıraya girmiş ben de merdiven başında. "üff sıra gelmez bana şimdi" derken arkadamdan gelen bir adam önlere doğru ilerliyor, ben de adama "sırana geçsene" diye mudahele edeceğim için gözlerimle takip ediyorum.

    adam açık büfeye yaklaştı.. sağa baktı sola baktı,suratını ekşitti.. korkmuş bir ifade ile "ekmek yok!" bağırır gibi..ulan ne olduysa sıradakilerin hepsi birbirine dönerek;

    -ne ekmek mi yok?
    +ekmek yokmuş?
    x nasıl ekmek mi yok ?

    kimi şaşkın, kimi kızgın, kimi şok geçiriyor, kimisinin gözleri dolu elindeki tabağı sımsıkı tutuyor yere bakarak..zincirleme bir şekilde "ekmek yokmuş.." "ne? ekmek mi yokmuş?" , "aa ekmek yokmuş!" diye bir gürültü kopuyor.. anaa lan iki dakikada önümdeki kalabalık birden cık cıklayarak dağılıyor..ne olduğunu anlamadan sıranın önüne geliyorum. anadolunun dört bir yanından gelen bayilerimiz ekmek bulamayınca bir surat asıyorlar ki, ulan bu nasıl bir ekmek tutkusu diye düşünemkten alamıyor insan kendisini. gülmekten yemek de haram oluyor o ayrı. ay bir de saunada görülmüşler arkadaş anlattı... :)
  • ayranın son yudumu ile yarım ekmek dönerin son lokmasını bir şekilde denk getirmeye yarayan genlerden de nasibini almıştır.
  • kendisi benim oğlum olmaktadır.
    1.5 yaşında bile değil ama mutfağa gidip ekmek poşetinin yanına konuşlanıp mama mama mamaa demesi yok mu alıp götürüyor.
    aksam bir biberon mama yredikten sonra ustune cila olarak ekmeğin uc kısmından koparttırıp yedi üstünede suyunu içip yattı sabaha kadarda mutlu mesut uyudu.
  • ekmek, turk insani icin yasamdir, hayatta kalabilmenin son noktasidir.
    -allah rizasi icin bir ekmek parasi.
    -evime ekmek goturecek param yok.
    -burasi benim ekmek teknem.
    gibi sozleri baska hangi ulkede duyabilirsiniz ki?
  • köyde yaşayan ve inek yetiştirerek hayatını kazanan dayımın, durumunu, olabilecek en net şekilde açıkladığı türk'tür.

    - dayı çok para kazanıyorsunuz bu ineklerden değil mi?
    + yok oğlum, ne parası, onların yemine güç mü yetiyor sanki! doğru düzgün süt de alamıyoruz bu yüzden.
    - e dayı, siz de yemi çoğaltın o zaman!
    + o da olmaz. inekler, çok yem verince, yemiyor yemi.
    - neden yemesin ya? samanı bile yiyen hayvan mis gibi yemi mi yemeyecek?
    + hehehe. oğlum saman ineğin ekmeğidir. sen ekmeksiz yemek yiyebilir misin? yiyemezsin. onlar da aynı işte. saman illa ki olacak!
  • ister genlerden çek getir, ister tarihten seç getir.
    işin özünde maddiyat yatar.

    aile geliriyle eve alınan ekmek sayısı ters orantılıdır.
    gelir arttıkça yemek artar, ekmek azalır.
    gelir azaldıkça yemek azalır, ekmek artar.

    maddi durum iyileştikçe terk edilmiş, kötüleştikçe mecburen benimsenmiştir.
  • üçüncü dünya ülkelerinde olması muhtemel çılgınlığın, türklere indirgenmesi başlıklı entrydir. keza çılgınlık olmaktan ziyade bunun bir gereklilik olabileceğini farketmenin çok da zor olmadığı ortadadır. önerme şudur: ekmek ucuz, katık pahalıdır. kişi sosyo ekonomik nedenlerden dolayı küçüklüğünden itibaren ekmeği bol yemeyi öğrenmiştir, bundan sonrası öğrenilmiş çaresizliğin kapsama alanına girer.

    (bkz: öğrenilmiş çaresizlik)
  • doyma duygusunun kan şekeri seviyesiyle ilgili olmasıyla açıklanabilir sanırım.

    malum ekmeğin glisemik endeksi epey yüksektir. ekmeğinki 100 iken, bildiğimiz toz şekerinki 160. oranlarsak, yediğimiz her 100 gram ekmek, kan şekerini yaklaşık 62 gram şeker yemişiz gibi artırıyor. e ekmek de öyle 100 gram yenip bırakılan birşey değil.

    yani biz ekmek tüketen bir toplum olarak kendimizi, yemek yerken kan şekerimizi epey yükseltecek şekilde alıştırdık. o öğünde ekmek yemeyince doygunluk hissedemiyoruz.
  • ekmegin en temel ve de en muhim besin maddesi oldugu kucuk yasta beynine sokulur insanin, "evladim ekmekle ye" "ekmeksiz yersen doymazsin" sozleriyle. hatta bu uyariyi yaklasik 6 yaslarinda bir oglandan da almistim. o zamanlar mantinin ekmeksiz yenmesi gerektigini dusunuyordum. ne safmisim! simdi 20 kilo daha agirim ve ekmeksiz manti yemeyi dusunemiyorum. o gun bana o uyariyi yapan genc dostumu* da buradan selamliyor, gobeginden opuyorum. yasasin ekmek. yihuuu.
  • fakir toplumlarda ekmek tuketiminin had safhaya varmasi normaldir. en ucuz tuketim maddesi ekmektir ve sulu yapilan her yemege banilabilir. aclik hissini hizli bir sekilde giderir. karbonhidrat oldugundan sindirimi agizda baslar. turk insani senelerce savasin verdigi yoksullugun ve yoklugun pencesinde karnini ekmekle doyurmaya calismis, bir noktadan sonra da "ekmek yemezsen doymazsin" gibi bir saplanti olusmustur. halen pek cok anadolu kokenli evde sofradaki bosluklar ekmekle doldurulur.
hesabın var mı? giriş yap