• 26 ocak 1914 doğumlu dürrüşehvar sultan'dan benim tbmm milli saraylar daire başkanlığı, saray koleksiyonları müzesi sayesinde haberim oldu. "şahlara mahsus inci" gibi çok güzel anlamlı bir isme sahip olmakla birlikte sahiden ismini taşıyabilecek güzellikte bir kadınmış. çocukluk resimleri var ki görmelisiniz, hayran kaldım taş bebek resmen. kendisinin oyuncakları, eğitim öğretimine dair gereçleri, resim defterleri...

    tarihte bir figür olarak gördüğünüz insanların nakış işlediğini, defterine kendi ismini karaladığını, belki de o koca saraylarda sıkıntıdan patladıklarını vs. görmek insana çok farklı geliyor, herkese tavsiye ederim. girişi de sembolik bir ücret zaten 1 lira. ama çabucak gezip bitirebileceğinizi de sanmayın, en az iki, üç saat gerekiyor tüm açıklamaları okuyabilmek için. bu yüzden ben bir gidişte bitiremedim mesela, tekrar gideceğim.

    yanınızda yaşlı birilerini de götürebilirsiniz oturma yeri, kafesi mevcut müze içinde ve mesela benimki gibi anneannelerin, babaannelerin çok hoşuna gidecek saraylıların çeyizleri, seccade örtüleri, yastık yorgan takımları var, bütün gün eğlence çıkar işte onlara da!

    http://www.haberbugun.com/…n-saraylilar-muzesi.html

    not: ah bir de kardeşi mi neydi ismini unuttum şimdi ama o da çoook yakışıklı bir delikanlı. hayır neden tiplerine taktın bu kadar diyebilirsiniz de, alışmışız bizim padişahlar bir karış sakalla gezer. prenses yoktur, sultanlar da ayva göbek, patlıcan kol olur diye. afalladım o yüzden bu kadar güzel çocuklar görünce...

    edibüdü: nickini vermek istemeyen yazar sağ olsun, ömer faruk efendi imiş kardeşinin ismi de, kendisi neslişah, necla ve dünyanın en güzel prenseslerinden hanzade sultanların babası imiş.
  • 1924–1946 arası süren uzun bir menfa hayatından sonra, sultan olarak çıktığı memleketine "berar prensesi" unvanıyla, ricacı olarak döner. babası ikinci abdülmecid 1944 senesinde paris'te vefat etmiştir. naaşı, hâlâ tahnit edilmiş bir vaziyette, paris’te bir camide durmaktadır. prensesin istirhamı, sessiz sedasız, hatta istenilirse gece vakti, halifenin cenazesini vatana getirmek müsaadesi ve vatan toprağına defin ruhsatıdır. ancak ismet inönü buna izin vermez. sultan, gönlü kırık, geri döner.

    güzelliği dillere destan dürrişehvar sultan, 1953'te hanedan mensubu kadınlara ülkeye dönebilmeleri hakkı tanınmasından sonra haydarabad'dan istanbul'a döner. kandilli'deki kont ostrorog yalısı'na yerleşir.
  • anormal güzellikte bir osmanlı hanedanı mensubu imiş
    https://encrypted-tbn0.gstatic.com/…ueqjgu&usqp=cau
  • babasının ve dedelerinin anadolu halkına yaşattıklarının yanında kendi yaşadığı olsa olaa tatsızlık olabilir.

    gözleri; kocalarını, çocuklarını kaybeden anadolulu kadınlarınınki kadar hüzünlü bakamaz!

    dua etsin de 1924 yılında sadece ülkeden postalanmakla kurtulmuş, yoksa sonu saray bodrumunda süngülenen çar ailesine ya da giyotinle ikiye ayrılan fransa kraliyet ailesine de benzeyebilirmiş.
  • en büyük tabirle bu coğrafyanın marie antoinette'sidir. başka bir şey değildir.

    victor hugo marie antoinette için şöyle der; ''mösyö mösyö bir arşidüşes ve kraliçe olan marie antoinette için üzülüyorum ama 1685 yılında, xiv. louis döneminde, çocuğunu emzirirken yakalanıp beline kadar çıplak bir halde direğe bağlanan o zavallı protestan kadına da üzülüyorum. göğsü sütle, yüreği endişeyle kabarıyordu. annesinden uzakta tutulan çocuk aç kalmış ve solmuş bir halde izlediği bu sahne karşısında can çekişip bağırırken, cellat annesine “dinini değiştir!” diyor, onu çocuğunun ölümüyle, inançlarının ölümü arasında tercih yapmak zorunda bırakıyordu.”

    bir sultan olan ve halifenin kızı dürri şehvar'a üzlüyorum ama kurtuluş savaşında yaşlı kadın ve erkekler ile birlikte inebolu'da bulunan cephaneleri ankara'ya götürülmesinde çocuğu ve kağnısıyla yer alırken 1921'in aralık ayından donarak şehit olan şerife bacı'ya daha çok üzülüyorum. cepheye taşınan bombaları örtmek ile çocuğunu örtmek arasında tercih yapmak zorundaydı. bombaları örtmeyi tercih etti.
  • hayir (bkz: sansa stark)
  • gelmiş geçmiş en şirin çocukmuş zamanında.
    http://www.birlesikbasin.com/…be9-60d852-b21cd7.jpg
    https://c2.staticflickr.com/…40581_5412061cda_z.jpg
    böyle çocuğum olsun dünyalar benim olurdu herhalde.
  • ismet inönü'ye hanedan sembolünü vampire haç gösterir gibi gösteren kadınmış. ailesinin elindeki mutlak güç ve zulüm fırsatının elinden alınması içine nasıl oturmuşsa demek ki böyle bir hareket yapmış.

    gözleri de hüzün doluymuş... prenses olmak zordur, fakirler bilmez.

    bir diğer gereksiz homo sapiens.

    edit: homo sapiens sapiens
  • kendime not olsun diye buraya yazıyorum.

    dürrüşehvar sultan son halife ama 2.abdülmecid'in kızı kardeşi de ömer faruk efendi. ömer faruk efendi nin kızı da neslişah sultan.

    abdülmecid kızını o zamanın en zenginlerinden haydarabad nizamının çocuğu ile evlendiriyor.kendi oğlu da son nizam. hatta daha yeni son nizam türkiye de vefat etti. açıkcası bir kapı açılıyor nilüfer hanım sultan gibi bir kaç osmanlı sultanı da haydarabad nizam çocukları ile evleniyor ve şu an halen daha orada anne tarafı türk olan nizamın torunları eski saraylara sahip çıkmaya çalışıyor.
hesabın var mı? giriş yap