• kişiyi kendisi yapan şeyin kırgınlıklar olduğunu gösteren selim ileri kitabı. yer yer yürek burkan, göğüs sıkıştıran ama baygın olmayan bir dili, "arabesk"e kaçmayan acılı bir üslubu var kitabın. melali anlamayan neslin hiçbir şey bulamayacağı öyküler. zeka oyunlarına kalkışmayacak kadar kendine güvenen bir genç yazar duruyor öykülerin arkasında. "ne kadar orijinal bir buluşum var, bakın" diye bağırmayan, sahnenin önüne hayatı atsa da yazıyı ne denli önemsediğini gösteren genç bir yazar.
  • bir şekilde kemal'in hep aynı kemal olduğunu bildirir size bu kitaptaki öyküler.
    (bkz: selim ileri)
  • tek dizelik bir şiir bana kalırsa bu kitabın adı bile.
  • eski insanlar kitabı. eskiyle şimdinin kemal üstünden karşılaştırılması. okur yapıyor bunu ister istemez, selim ileri'nin bir isteği de buydu herhalde.
    nefis kitap.
  • yanınızdakilerin keyfini kaçırmak istemediğiniz gecelerin birinde, taksim'de bulunduğunuz her mekanın tuvaletine saklanıp hıçkırıklarınızı yuttuğunuz kadar kötü bir haber aldığınız gün 'nolur gel' diye yalvarabileceğiniz kadar güvenip en yıkılmış halinizle ruhunuzu kollarına bırakmak istediğiniz kişinin size bir kez bile 'iyi misin' diye sormaması. bu bir süreç elbette. aynı konu ile ilgili pazartesi günü benim için oldukça önemli bir gündü. önemli kararlar sonuçlandı, hayati değişiklikler yaşandıve mevzubahis konu resmen noktalandı. ve ben bu haberi yanı başında şarap içip ağlayarak iyileşmeyi umduğum kişiyle paylaşamadım. araya ne kadar mesafe girerse girsin, tekrar bir araya gelince kaldığın yerden devam edebilmektir dostluk derler. yanlış. yanında ağlarken ısınabildiğin kişidir.*

    tanım: 9 şubat 2015'tir.
    edit:(bkz: #46554690)
  • okuyalı epey oldu ama birden 'alnımın çizgilerindesin memleketim' dizesiyle nazım'a selam çaktığını hatırladığım selim ileri'ye ait öykü kitabı.
    demek ki yeniden okuma vakti gelmiş.
  • kütüphanemde 10 yıldır bekleyen kitap. ileri’ye mesafeli olduğumu fark ettim.

    bu aynı zamanda kişinin günlük hayatında idrak edebildiği hazin bir dönemeçtir. ben mesela bu anı kendim seçmek istedim bir defasında, güzelce ağırlandığımız bir dost meclisinde ayrılırken dostlar bizim hikayemiz buraya kadar, kalın sağlıcakla dedim.

    30 yaşında ilk gençliğin muhasebesini yapıyor insan.
  • selim ileri'nin, vakt-i zamanında meb tarafından öğrencilere önerilmiş öykü kitaplarından biridir.
  • taraflarin karsi cinsten olmasi ve kaderin bir sekilde aglarini ormesi sonucu sevgili olunan gun olabilir. tabi iliskinin bir sekilde bitmesi durumunda eski dost olan eski sevgiliden dost olur mu buda taraflarin becerisine kalmis.
hesabın var mı? giriş yap