• hastalıktır, erken teşhisle tedavisi mümkündür.

    annem "dikkat dağınıklığı" sandı, ben kendimi salak zannettim. psikologların hiçbiri hiçbiri "bu bir hastalıktır" demediği için ben daha ikinci gidişimde daralıp çıktım, bir daha gitmedim. başka psikologa gittik, "dikkat dağınıklığı değil, daha zor bir şey ama hallederiz" dedi, ben bir daha gitmedim. sonra başka bir tanesine gittik, ben yine bıraktım. kendimi bir salak olarak kabul edip oturdum. problem büyüdükçe büyüdü, annem deliler gibi matematik dersleri aldırdı ben travmalarda kayboldum. hiçbir psikolog "bu bir hastalıktır, tedavisi var" demedi, ben kendimi salak sandım.

    bu şeye müdahale edilmezse büyüyor. ilkokulda üç artı üçü toplayabilirken şimdi artı ve çarpı işaretlerini ayırt edebilmek için birkaç saniye düşünmem gerekiyor. hayır, ben salak değilmişim. hastaymışım. tedavisi varmış, geç kalmışım.

    sayı gördüğüm anda terlemeye başlıyorum, alışveriş yaparken fiyatlara bakamadığım için nakit para vermek yerine kredi kartı kullanıyorum, bir sayıyı duyduğum anda unutuyorum aklımda tutamıyorum. böyle bir şeydir bu diskalkuli. bütün hayatınızı etkiler.
  • cocuklugumdan beri bu cocuk gerzek soylemlerine sebebiyet veren hastaligim.ismini simdi ogreniyorum.sirf gerzek degilim, mukemmelim ben diyebilmek adina azmettim korkun bir den ge ve fizik gerektiren su topunda bir numara oldum, o da yetmed quarter back oldum, oda yetmedi, manken oldum.ama simdi dolmusta uzatilan para ustunu hesapla deseler hesaplayamam.ve fakat zenginim dolmusa binmem, binsem de para ustune kafayi yormam, selam edilecek bayan vardir onu unuttum mu diye dusunurum haril haril korkunc fizigim ile dengem ile.
  • dyslexia gibi, beyinde bir bölgenin dogru islememesinden kaynaklanan, ve de zekanin diger yönlerini etkilemese de kisinin matematik sorulari çözmesinde, sayisal kavramlari anlamasinda sorun yaratan bozukluk. amerika'da her 100 çocuktan 7'sinde rastlaniyormus bu olguya.
    peki, sözlük popülasyonu kaç kisi? 400 kisi desek, içimizde 25 tane filan dyscalculia magduru var midir? (bunlardan biri sözlügün gözde bekari, mankeni ve su topçusu mudur acaba?)
  • butterworth ile beachman ve trott yazdıkları makalelerde diskalkuliyi; “matematiksel ilişkileri anlama, yazma ve hesaplamada, sayısal sembolleri tanıma, kullanma ve yazmada bozukluk ya da eksiklik” biçiminde ifade etmişlerdir. türkiye genelinde öğrencilerin %3-4'ünün diskalkuli rahatsızlığına sahip olduğu tahmin ediliyor.

    benim asıl merak ettiğim bu tarz öğrenme bozukluklarından bir haber *** öğretmenleri ve ebeveynleri tarafından yaramaz, tembel veya gerizekalı olarak nitelenen öğrencilerin oranı.
  • matematik disleksisi denebilir. toplumun %3-6'sında görülür. dislekside olduğu gibi diskalkulide de kişinin zekasında hiç bir problem yoktur. hatta üstün zekalı bile olabilir. söyleyim de sevinin edison, einstein, bill gates, leonardo da vinci, andy warhol falan da diskalkulikmiş. yalnız bu einstein'da da olmayan hastalık yokmuş anasını satayım, o bana biraz kolpa geliyor. neyse bu adamlar disleksi, onu biliyoruz, disleksiklerin de %40-50'si aynı zamanda diskalkulik onu da biliyoruz. buna göre yukardaki isimlerden bir ikisi diskalkuli olabilir yani.

    her neyse, diskalkuliden muzdarip kişiler aritmatiği öğrenme, nasıl işlem yapacağını anlama ve matematiği kavramada zorluk çekerler. yardım almadan da kendilerine özgü öğrenme yöntemleri geliştirebilirler. ancak çoğu zaman başkalarına göre yavaş seyreder ya da diskalkuli'nin belirtisi olan başka konularda örneğin zaman, mesafe ve uzaysal muhakemede güçlük yaşarlar. diskalkuliden muzdarip çocukların %25'inde dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu görülür.

    değişik yaş grupları için belirtiler aşağıdaki gibidir. belirtilerin hepsinin birden görünmesi şart değildir.

    - rakamları karıştırma,
    - "7" ile "yedi"yi zihinde eşleştirmede sorun,
    - 3+5=8'i yapabilirken 5+3=8'i yapamamak,
    - büyüktür "<", küçüktür ">" gibi özel işaretleri algılamada güçlük,
    - iki sayıdan büyük olanı anlamada güçlük,
    - geriye doğru sayarken güçlük,
    - basamak değeri, miktar, pozitif-negatif değerler, almak-vermek kavramlarını anlamada güçlük,
    - finansal hesap, bütçe, para üstü gibi hesap işlerinde, ithalat ihracat gibi kavramları anlamada güçlük,
    - matematikte kavram, kural, formül ve ardışlıkları anlayıp hatırlamakta güçlük,
    - çarpım taplosu, mental aritmetik gibi konularda güçlük,
    - toplama yaparken eldeki sayı yerine yanlış bir sayı eklemek,
    - yetişkin dahi olsa hesap yaparken hala parmak kullanmak,
    - 1034 gibi bir sayıyı 1403 gibi bir şekilde yazmak,
    - bir problem çözerken her seferinde farklı sonuç bulmak,
    - zamanı kavramsallaştırmada güçlük,
    - analog saati anlamakta güçlük,
    - ne kadar zaman geçtiğini tahmin etmekte yetersizlik,
    - geç kalma, erken gitme gibi zamanı kavrayamamakla ilgili problemler,
    - sağ-sol karıştırmak, yer yön duygusu yetersizliği,
    - bir şeyi gözünde canlandırmakta güçlük,
    - nota okumakta güçlük,
    - harita okumakta güçlük,
    - bir uzunluğu, mesefayi tahmin etmekte yetersizlik,
    - zihinsel olarak yoğunlaşmasını gerektiren işlerde yetersizlik,
    - isimleri hatırlamada, isimlerle yüzleri eşleştirmede güçlük,
    - kişilerin isimlerini değil baş harflerini hatırlama (adı neydi ya? h harfiyleydi ama... gibi)

    diskalkuliye nörolojik, genetik veya çevresel gibi pek çok etkenin neden olabileceği düşünülüyor, ancak ne yazık ki diskalkuli konusunda dislekside sahip olduğumuz kadar bilgiye sahip değiliz.

    nörolojik olarak cerebral cortex'te oluşan lezyonların diskalkuliye neden olabileceği tahmin ediliyor. ayrıca çalışma belleğindeki eksiklik ya da kısa zamanlı bellekte (short time memory) oluşan bir bozukluğun işlem yaparken güçlük çıkarması da olası. doğuştan gelen, genetik nedenlerin de sebep olması mümkün. bunun dışında angular gyrus'un hasar almasıyla oluşan gerstmann sendromu'nda, ve turner sendromu yaşayan kız çocuklarında diskalkuli gözlenir.

    çevresel faktör olarak çocuk anne karnındayken annenin alkol kullanması, premature doğum, düşük kilolu doğum ve doğum sırasında oluşan komplikasyonlar da nedenler arasında.

    bundan ayrı olarak matematikle yaşanan problemler ciddi beyin hasarları sonrasında da görülür, ancak buna akalkuli denir.
  • ozellikleri arasinda kiyaslama, karsilastirma, ve matematik problemlerini (havuz, yol gibi) anlamada sorun yasamak sayilabilir. bunu yasayanlar ayrica matematiksel sembolleri okumakta cok zorlanirlar. ornegin 2+2 cok zor okunabilir, ama iki arti iki daha rahat okunur; fakat her iki durumda da birey oldukca zorlanir.
  • keşfedene kadar ılkokulda matematık derslerınde salak muamelesi gördüğüm,
    keşfettikten sonra durumu anlamayan ve inanmayan insanlar yüzünden tekrar salak yerine konulduğum, sorun.

    dünyayı da kurtarsam 4 ile 7yi ayırt etmem saniyenin onda birini alıdığı için salak yerine konulucam.
  • matematik öğretmeni bir arkadaşım sayesinde ogrendigim, ileri derecede olmasa da muzdarip olduğumdan suphelendigim hastalık. yaptığımız amatör testler gösterdi ki benim yıllardır "matematik sevmiyom ben" diye ortalarda gezinme sebebim bu. türkçe / matematik bölümünü seçtiğime lanet ediyorum, gün, ay ve yıl olarak. öss'de sosyalden ve türkçeden fulle yakın çekip, matematikten 45 soruda 18 net çıkarmamın sebebi de bu hastalıktır.

    şöyle ki; arabayla yolda gidiyoruz, sevgilime, co-pilotluk ve maymunluk arası bir şey yapıyorum. amacım kendisinin kafasını şişirmek, çünkü ben şiştim yolculuktan. yol da virajlı bir yol, kendimce virajlara puan verdim; 1 ve 4 arası. viraj gördükçe, 3 sol, 2 sağ, 4 sol sol, 3 sağ sağ falan diyorum. bi süre gülüştük. sonra baktım bu ciddileşti, yani suratında endişe ile karışık bi gülme var dedi ki; "şaka yapıyosun di mi?" valla ben de anlamadım, "he şaka yapıyom" dedim hala şamatasındayım işin "niye ki" dedim... lan ben bütün sollara, sağ, bütün sağlara da sol demişim. resmen sağımı, solumu karıştırmışım (o gün yiğitliğe bok sürmemek için ne cevap verdim inanın hatırlamıyorum "heheh şaka tabii kii" demiş olabilirim)

    ama bu benim için yeni bir durum değil. hiçbi zaman yol tarif ederken sağdan/soldan demem mesela, takside. "şuradan" derim elimle gösteririm.

    2012 yılında bir süre kasiyer olarak çalıştım, para üstü verirken ne çektim, bi ben bi de biliyosa allah biliyodur. mesela yemek 17,5 tl tuttu, bana 20 tl verildi, ben akla karayı seçiyorum, 20 - 17,5 yapıcam diye... 10'dan beş çıkıyorum aklımda, 5'i oraya yazıyorum... 19'dan 17 çıkarırken 5'i unutuyorum. neyse, sonra meğer bunun kolay yöntemi varmış, para üstünü sayıyormuşsun, arkadaşlar öğretti, öğretene hâlâ dua ederim. cennete gidecekse benim yüzümden gidecek.

    soyut olayı bende yok, zihnimde canlandıramam, mesela bazıları vardır; "haa..." der... "şuradan şunu kesersek şu şöyle olur" falan. ben bilmem arkadaşım, kare şeklindeki bir parçayı üçgen katlayıp bilmem neresinden ne kesersen ne çıkar, böyle sorular da vardır kpss'de falan. hiç mesela, sıfır. temel matematik olmayınca, fizik ve kimya da gümledi bende tabii haliyle. hele fizik, apayrı bir eziyet. merkez kaç kuvvetinin ne işe yaradığını, etkilerinin niye öyle olduğunu falan national geographic belgeselini üst üste 7 kere izleyerek öğrendim ben, yine de şu an anlat deseniz kem küm ederim.

    saat okumayı hazırlıkta öğrendim. hazırlık. ha-zır-lık. yaşım 14 falandı yani. çeyrek geçiyorlarda sıkıntı yoktu da... kalan kısmı kafamı karıştırıyordu işte. annem bi kere kızıp bi tokat patlatmıştı hiç unutmam.

    ana okulunda, melodika verdiler bize. şarkı çalıcaz. millete hoca notaları öğretiyor, öğrenen çalıyor. benim bir türlü aklım ermiyor. "lan" diyorum "bu insanlar, nereye basacaklarını nasıl biliyorlar?" hiç öğrenemedim, ben de kafama göre bastım tuşlara gösteride, zaten sahnenin en sonunda oturuyodum, hop biri beni çekti. gösterinin ağzına paralel bi şekilde zıçtım çünkü.

    yer yön duygumu şöyle tarif edeyim; çok sık gittiğim lise arkadaşımın evini lise biterken öğrendim. kaybolmak benim için bir hayat tarzıdır. bunun bazı artıları da olmadı değil, kaybolmaya karşı sabır geliştirmek ve paniğe kapılmamak gibi.

    bir entry'de yazmıştım; çarpım tablosu... 7'ler - 8'ler- 9'lar benim için adeta bir muamma. parmak hesabı yapmadan zor, şıp diye 7x8 söylemem. oysa 7x8 / 8x7 birinden birini bil be canım, di mi? öyle değil işte.

    hep zekâmda hafif bi tatlılık olduğunu düşündüm. gerizekâlılığının farkında olan bi insandım işte, meğer değilmişim. allah başka dert keder vermesin.
  • sanırım sözlükte de bazı kişilerin muzdarip olduğu nörolojik bir bozukluk. bu problem ile mücadele eden ve bir şekilde aşmış ya da adapte olmuş yazarlardan (bkz: https://eksisozluk.com/biri/hepimiz-nickiz) nickli yazar adayı arkadaşımıza da destek olmaları konusunda yardımlarını rica ediyorum.
  • türkiye'deki pedagojik yetersizlik nedeni ile benim ve ailemin hayatını zehir eden olgudur. şöyleki:

    bu anlamda en şansız gruba giriyorum. çünkü zayıf bir diskalkuli durumum var. sadece soyut veya tamamen somutlaştırılmış matematikde sorun yaşıyorum. yani fizik, muhasebe ve istatistik gibi dersleri ve işleri hesap makinesi veya bilgisayar desteği ile kotarıyorum. excel'de harikalar yaratıyorum.

    ancak matematik dersinde asla üstlü sayılar konusunun ötesine geçemedim. 6. sınıftan sonra sadece 1 sömestrde matematikden doğrudan geçtim.

    diğer taraftan sosyal bilimler ve dil derslerinde her zaman sınıfın en iyisiydim.

    ayrıca okuduğum okullarda sosyal etkinliklerde en çok ön plana çıkan öğrenciydim.

    şimdi bu tabloda kimse bana: h.a. sen matematik konusunda umutsuzsun, kendine içinde matematik olmayan bir hayat seç demedi. rehber öğretmenlerim inatla matematiği yapabileceğimi iddia edip beni daha çok matematik olan alanlara ve bölümlere ittiler. gittiğim psi... uzmanlar da biri dışında aynı şeyi yaptı. hiçbiri de diskalkuli teşhisi koymadı.

    üniversite sınavını ikinci yıl kazandım ve sonrasında işletme bölümüne girdim ve orayı da sırf matematik dersi yüzünden bir yıl uzattım.

    geleceğim nokta şu: eğer üst düzeyde diskalkuli olsaydım, bana içinde matematik olmayan bir eğitim daha başta telkin edilecekti. iki yılım kaybolmamış ve eğlenceli bir eğitim hayatım olacaktı.

    sonuç: eğer çocuğunuzda veya öğrencinizde diskalkuli belirtileri varsa, tam olarak teşhis konulmamış da olsa onun kendine içinde matematik olmayan bir hayat kurmasına destek olun.
hesabın var mı? giriş yap