creed

• http://i.hizliresim.com/d6zgq6.jpg
  
  edit: http://i.hizliresim.com/p8yppm.jpg
  
  edit 2: http://i.hizliresim.com/w9bo1l.jpg
• ekşi sözlük bir siki beğenmeme timi'de komutan olan beni bile kendine hayran bırakan bir film izledim.
  
  spoiler yok.
  
  - rocky 1'den beri ilk defa dramatik yapı bu kadar kuvvetliydi. adonis, rocky ve bianca'nın hikayeleri, onlarla özdeşleşmemiz kusursuza yakındı. hatta boks maçlarını bile geri planda bırakabilecek kadar iyiydi.
  
  - zaman teması harika kullanılmış. hem geçmişe verilen referanslar hem de geleceğe dönük başlangıçlar müthiş dengeli ve dozundaydı.
  
  - adonis'i sevmemek mümkün değil. rocky'nin mirası emin ellerde.
  
  - daha önce de belirtilmiş, bence sinema tarihinin en iyi boks maçını izledik (ilk resmi maç). tek planda geçiyor ve insan kendisini maçın içinde buluyor. neticesi de belli olmadığı için salonda gerçek maç izler gibi bağıranlar bile oldu, gerisini siz düşünün.
  
  - sylvester stallone'nin belki de tüm filmlerini izlemişimdir. bu filmdeki oyunculuğu gerçekten bir başka. nasıl anlatsam; demlenmiş, oturmuş, tecrübe dolu... harika ya, harika!
  
  - filmde tabii ki benim de "daha iyi olabilirmiş" dediğim yerler oldu ama rocky fan'ı olarak büyük beklentilerle gittim ve beklentilerimin ötesinde bir filmle karşılaştım. bu her gün olabilecek bir şey değil.
  
  dolayısıyla notum: 9/10
• sadece erkeklerin anlayabildiği cumartesi olayı gibi bir film.
• 80 kuşağında doğan her çocuk gibi ben de stallone filmleriyle büyüdüm. rambo ve rocky çocukluk kahramanlarımdı. video kasetlere çekip replikleri ezberleyene kadar defalarca izledim. o yılların dergilerinden sly'ın resimlerini kesip odama yapıştırdım.
  rocky'nin ve rambo'nun ilk filmleri serinin öteki filmlerinden oldukça farklıdır. özellikle rocky 1976 da umulmadık şekilde oscar kazanan gelmiş geçmiş en iyi 100 film arasına girmeyi başarmış harika bir dramdır. çocukken sıkıcı gelen rocky 1 büyüdüğümde en sevdiğim film olmuştu.
  90'lı yılların başında çekilen berbat rocky 5 ile herkes bu serinin ve stallone'nin artık bittiğini düşündü. oyunculuğu acımasızca eleştirildi. peşi sıra çektiği komedi filmleri neredeyse hiç izlenmedi. artık kaslı vücut yapan adamların modası çoktan geçmişti...
  aslına bakarsanız ben stallone'nin hep çok iyi bir oyuncu olduğunu düşündüm. kariyerinde birazda kerhen aksiyon filmlerine yönelmişti.
  ama stallone tıpkı rocky gibi yere düşsede kalkmasını bilen adamdır. rocky filmi için söyle bir lafı var " bu film gurur, şöhret ve mahalledeki serserilerden biri olmamakla alakalı" sly'da herhangi bir aktör olmadığını 1997 de çektiği copland ile kanıtladı. bu filmde bambaşka bir kimlikle izleyici karşısına çıkıyor, hangi kalitede aktör olduğunu stockholm uluslararası film festivalinde en iyi aktör ödülünü alarak herkese gösteriyordu.
  
  işte bu film stallone için adete 2. kariyerinin başlangıcı oldu. 2006 da artık rocky 6 nın zamanı gelmişti. sadece aktör değil iyi bir senarist olarak yine enfes bir dram yazan sly hayranlarını sevince boğdu. 1976 daki iki kaplumbağa caf ve link, rocky'nin ilk dövüştüğü adam örümcek rico, philadelphia'daki 1818 numaralı ev... hepsi filmde vardı.
  
  sly filmde hem kendi hayatının hem de rocky'nin felsefesini tek cümleyle söyle özetliyordu. "hayata karşı hiçbir zaman yumruk atamazsın, önemli olan yumruk yediğin halde devam edebilmektir"
  
  --- spoiler ---
  
  creed'de ise rocky'i artık pes etmiş görüyoruz. sevdiklerini kaybetmiş yalnız ve unutulmuş bir adam. ve yine bir creed ona hayat veriyor. yoksa o mu creed'e hayat veriyor...
  --- spoiler ---
  
  bence enfes bir film olmuş ve büyük bir efsanenin doğuşuna şahitlik ediyoruz. stallone seven , rocky den hoşlanan herkesi muhteşem bir 2 saat bekliyor.
• -----------spoiler ama pek değil---------------
  
  filmde en çok hoşuma giden şey rocky'nin yalnızlığının kusursuz bir biçimde işlenmesiydi. evet o bir şampiyon. evet o bir efsane ama onu zirveye taşıyan kimse yanında yok ve bu yalnızlığın durgunluğu mükemmel işlenmiş.
  
  ---------------spoiler--------------------
  
  eğer rocky serisiyle aranız iyiyse zaten filmi çok seveceksiniz. bu kısır sinema yılının içinde nadir güzelliklerden creed.
• kral film. helal olsun arada böyle filmler çekiyor adamlar. rocky'i niye sevdiğimi hatırlattı resmen. amman diyeyim sinefillerin yorumlarından uzak durun. her film de ödül/festival kafasında olacak değil ya. normal izleyiciyim ben birader, gişesini biz veriyoruz bu filmlerin.
• senaristi tebrik etmek lazım. türk bir senarist olsa creed'i ivan drago'nun çocuğu ile dövüştürürdü
  
  edit: maalesef ikici filmin senaristi türk :d
• mickey öldü,
  apollo öldü,
  adrian öldü,
  paulie öldü,
  fragmanda göremediğimiz duke da ölmüştür herhalde.
  clubber lang, drago, tommy ve mason dixon'ı da rocky ringe gömmüştü zaten.
  yani diyeceğim şudur ki kurtlar vadisi'nden sonra en çok cenaze bu seride kaldırılmıştır herhalde.
• cidden şahane filmdi. bir boks filmi bundan daha güzel olamaz bence.
  
  --- spoiler ---
  
  sadece adonis'in philedelpiha'da daha ilk geceden bir kız bulması ve onunla hemen sevgili olması çok klişe olmuş. soyunma odasına girecek ya da köşede bekleyecek bir kadının olması allah'ın emri sanki. rocky 6'da da ilk filmdeki kız çocuğunun büyümüş halini bulup getirmişlerdi bu boşluğu doldurmak için...
  
  ayrıca dikkatimi çeken bir husus; filmdeki şampiyon boksörü oynayan tony bellew gerçekte de boksörmüş, hem de iyi bir boksör. tek yenilgi almış sadece, yenildiği boksörün adı ise adonis stevenson. evet adonis :)
  
  --- spoiler ---
  
  not: bu arada feci gaza geldim, yarından kelli boksa başlıyorum. bu sporu başı boş bırakmamak lazım.
• zamanında rocky'nin filmlerini televizyonda izlemiştim; ama araya giren reklamlar, kesilen sahneler, babamın maç skorlarına bakmak için trtyi açıp geri gelmesi gibi sebeplerden dolayı film benim için "izledikten sonra yastık dövdürten" bir film serisiydi. rocky benim için dünyanın en sert boksörüydü. hepsi bundan ibaretti.
  
  daha sonra oturup adamakıllı ilk filmi izleyince gördüm ki, içi boş bir dövüş filminden öteymiş rocky. zaten şu afiş bile bunun bir göstergesi bence. daha sonra ardı ardına bütün filmleri izledim. hatta ilk filmi tekrar tekrar izledim. her filminde karakterler ayrı güzeldi ve güzel detayları vardı.
  
  6. film yani rocky balboa için ulan çok mu uzattılar seriyi dedim; ama gidip izleyince dedim ki iyi ki seri rocky v ile bitmedi. rocky balboa'ya efsanevi bir elvedaydı. rocky balboa artık film karakterinden ziyade mahallemizin abisi, kendisine özenip salona yazıldığımız delikanlısı, hem sevip hem de ürktüğümüz artık epey yaşlanmış rock amcasıydı.
  
  ilk filmde maçtan bir gün önce rocky gece adrian'ın yanına uzandığında rocky yerine ben buz kesip üşümüştüm. rocky maçın yapılacağı salona gittiğinde, bütün o tribünleri gördüğünde benim tüylerim de diken diken olmuştu. maçtan önce rocky soyunma odasının tuvaletindeyken ben de sıkışmıştım. soyunma odasında bandajı sarılırken, yüzüne vazelin sürülürken ben de korkmuştum ve heyecanlanmıştım. çünkü maçın alt yapısı çok iyi doldurulmuştu.
  
  ikinci filmde rocky kiliseye gidince geç kalacak diye panik oldum, reklamların kılçık yönetmeni rock amcayı fırçalarken ben küplere bindim, apollo creed acımasız sağ sol direkleriyle rocky'e vururken "gardını kaldırsana hayvanın oğlu" diye bağırdım.
  
  bu seriyle birlikte apollo creed, clubber lang, ivan drago, tommy gunn, mason dixon geldi geçti. creed diyince başta apollo'nun gençliğini anlatan bir film sanmıştım, sonra oğlu denilince sikerler oğlunu amk, ne güzel rocky balboa ile bitmişti seri dedim. gelgelelim her fragmanda biraz daha heyecanlandım. sonunda filmi izledim.
  
  --- spoiler ---
  
  öncelikle bu film de diğer rocky filmleri gibi dövüş sahnesiyle başlıyor. zaten filmin başında başlayan kavga filmin sonuna kadar bitmiyor. rocky'nin sahip olduğu her şeyin artık bu dünyadan göçmüş olmasından dolayı "yalnız" kalmış olması, bu yalnızlığıyla sürekli kavga halinde oluşu, adonis'in gelmesiyle çocuğundan uzak olan rocky'nin artık dükkanına kasa taşımak dışında bir amaç edinip adonis'in kavgasına ortak olması ve adonis'in "hata olmadığını" kanıtlama yolunda en büyük yol arkadaşı oluşu filmin başından sonuna kadar her biri dolu ve birbirinden güzel sahnelerle beslenerek çok güzel işlenmiş.
  
  rocky apollo'nun ölümünden dolayı kendisini hala suçlu hissediyor, hala o meseleyi çözememiş. o havluyu neden bu kadar geç attığı düşüncesi aklından gitmiyor. bu yüzden adonis'e hala bir şeyler borçlu. adonis ise babasını hiç tanımamış; ama aynı ruhu taşıyor:
  
  "belki babam böyle ölmek istedi, belki ben de böyle ölmek istiyorumdur..."
  
  şortu aynı kumaştan kesilmiş. kendisinin kumaşı da babasınınkiyle aynı. aslında babasının ilk filmde söylediğini yapmış; okumuş ve beynini kullanmış. ama mutlu değil, hata olmadığını kanıtlamak istiyor, bunun yolunun da ringlerden geçtiğine inanıyor. ayrıca baba figürünün eksikliğini de çekiyor.
  
  filmde eski filmlere epey gönderme var:
  
  "kadınlar bacakları zayıflatır", rocky'nin tenis topu, sabahın köründe uyanıp philadelphia sokaklarında koşmak, tavuk yakalamak, eski aynı merdivenler, bacaklara lastik-ip bağlamak ve daha bir sürü detay barındırıyor. her detay çok güzel işlenmiş.
  
  dövüş sahneleri şimdiye kadar gördüklerimin en iyisiydi. tek planda çekilen dövüşler, bütün ses efektleri, yumrukların etkisini gerçekten hissettirmesi gayet iyiydi. zaten boksun bütün sertliği çok güzel yansıtılmış, bundan dolayı bütün o maça çıkışlarda insan en az adonis kadar heyecanlanıyor.
  
  müzikler yine mükemmel. özellikle adonis'in antrenman sahnesi philadelphia sokakları, motorcular ve müzikle birlikte inanılmaz gaz olmuş. o kadar gazın üstüne rocky'nin camdan bakışını görünce insan duygulanmıyor değil gerçi.
  
  beklentilerim hem yüksekti, hem de becerememişlerdir düşüncesi vardı; ama gelgelelim efsanevi bir film olmuş. benim için yeni sıralama:
  
  rocky, rocky 2, creed-rocky balboa, rocky 3, rocky 4, rocky v şeklinde oldu.
  
  --- spoiler ---