çalıntı

• 97-2000 yıllarında neredeyse her hafta gittiğim zaman zaman haftanın 3 günü uğramışlığım bulunan taksim'deki bir rock bar'dı. yalnızca içki ve müzik sunan, çerezin/cipsin dışardan getirilip yan masalarla paylaşıldığı, müdavimlerini üniversite öğrencileri ve yabancıların oluşturduğu küçük, salaş, keyifli zaman geçirilen samimi bir mekandı. askerlik dönüşü kendimi atıp kafayı dağıtayım diye bir hevesle gittiğimdeyse adından başka herşeyinin değiştiğini görmemle bir yakınımı kaybetmiş gibi hissetmemi sağlamıştır.
• eski versiyonunun kapatılıp karşısında yeni versiyonunun açıldığı mekandır. ilk erkek arkadaşımla ilişkimin başladığı yerdir. çalıntı da kapandı, aşk ta bitti.
  
  edit: gerçek aşkı, sevgiyi kanyon numnum'da buldum.
• şu saatlerde terasında amaçsızca bira içip takılırken "size çanakkale'den kiraz getirdik" diyerek ikram ettikleri muhteşem kirazlar ile mutlu eden, gülümseten mekan.
• eski zamanlarda (büyük savaştan önce) çalıntı fevkalade izbe ve salaş hatta ve hatta derbeder bir mekandı... en ilginç yanı ise mekanın ruhunun müşterilerinin (belki de çocukları demek doğru olur) ruhuna yansımasıydı adeta... çalıntı kanlı canlı bir "kaybedenler klübü" gibiydi... gidenler birer kaybeden oldukları için değil, hepsi öyle gözüktüğü için... çünkü gülen, gülümseyen hatta en azından ağzı düz çizgi olan kimseye rastlayamazdı insan... herkes suratını asardı... herkes sorunluydu, herkes hüzünlü... bir garip yalnızlık kalesi idi...
• afedersin sik gibi mekandır. 20 kişilik ekibi minnacık 3 masaya hapsetmek isteyen bir anlayışa sahip olmanın yanı sıra mekana sığmaya çalışan 20 kişilik ekibe demediklerini bırakmayan saçma sapan çalışanlara sahipler. neymiş? cumartesi günleri 4 masayı hiç bir şekilde birleştirmiyorlarmış. bir de biz onlara sormadan 4. masayı da birleştirmişiz. ne yapalım lan dangalak? birbirimizin kucağına mı oturalım?
  
  kısacası müşteriye saygı konusunda sınıfta kalmış bir müessesedir. önce adam gibi çalışanlar edinin ondan sonra yer işletin. zaten en son gittiğimde de birasından mıdır çerezinden midir nedir bilinmez zehirlenmiş, kusa kusa bir hal olmuştum. üstüne bir de bu. bir daha adımımı atmam!
• taksimde istiklal caddesinde (bkz: mc donalds) dan sola girince soldan ikinci sokakta eski 45'liklerin çaldığı nezih bar. (bkz: 80 ler)'e dönüş için ideal mekandır.
• 2 yıl öne ve geçen yıl yer bulmakta zorlandığımız, mekanın demirbaşı kontejanından girebildiğimiz faka son zamanlarda baya baya sakin olan mekan...
  
  galiba biz durulunca bütün gençler duruldu...
  
  hayata fransiz mekandan bildirdi... esen kalınız...
  
  (bkz: bir haber kanalı olarak ekşi sözlük)
• taksimde güzel şarkılar çalan bir mekan. gayet eğlencelidir, tavsiye edilir. ^**
• eski tadı olmayan mekandır. tamam fatoş abla hala oranın sahibi ama yalnız oturduğumuzu gördüğünde önce bir nabız yoklayan sonra bir iki sohbet eden barmenler gitmiş tamamen odun birkaç kişi çalışmaya başlamıştır. eskiden bir istek isteyince en fazla 15 dakika da çalarken şimdi surat yapmalar başlamış.üniversite yıllarının neşeli ve havasız, eğlenceli ve karanlık yeri gitmiş. bir de sigara yasağı var tabii.
• şimdi efendim geçtiğimiz yıl bir arkadaşın doğum günü için gittik bu mekana. ben de ilk defa gidiyordum. gayet de güzel eğlenceli bir akşam geçirdik. içtik dans ettik eğlendik vs. gecenin ilerleyen zamanlarında sipariş sayımız azaldığından görevli arkadaşlar dışarda bekleyenler var bak bişi de içmiyorsunuz, aranızdan ayrılanlar oldu sizi burdan kaldıralım gibisinden bişiler telaffuz ettiler. aslında direk ettikleri rezervasyon olduğuydu ama biz anladık mevzuyu ve kalktık. bu arada saat gecenin 2si ve cumartesiydi.
  
  neyse efendim biz akıllanmadık ve geçtiğimiz günlerde bir hayli kalabalık bir grup ile yine gittik buraya. aptalız ya! mekana bildirilen rakamdan biraz daha fazlaydık ama ne fark eder bu duruma bi işletmeci sevinir di mi? yok işte burdaki arkadaş bi katın bi bölümünü bize ayıramayacağını belirtti, yok efendim iki masa çekmiş işte 3 masa vermiş ama biz aslında 2 masalık sayıymışız, patronu kızarmış gibisinden bişiler geveledi. biz de 25 kişi olarak -ki o oturduğumuz katı tamamen doldurmuştuk- kalktık. bu esnada tartışma uzadı arada bazılarının siparişleri geldi bazılarının gelmedi. tam çıkarken benim anladığım kadarıyla bize kıl olduklarından ötürü o dakikalardır hazırlanmayan siparişler bir anda geliverdi. uzun süren tartışmalar neticesinde konuyu fazla uzatmamak adına çok bizim için küçük mekan için büyük bu parayı ödeyip lanet olsun diyerek ayrıldık.
  
  bunları niye yazdım konusuna gelirsek; buraya gidecek olanların aklında bulunsun: sizleri pat diye yerinizden kaldırabilirler, hesapta geçirebilirler ya da son derece kaba davranışlarıyla gecenizi mahvedebilirler. garsonları ciddi anlamda kaba ve saygısız.
  
  not:bu yazdıklarım çalıntı pub için geçerlidir. hani şu ayla dikmen şarkılarının çalındığı. tam karşısındaki çalıntı ile alakası yoktur..