• kifayetsiz muhteris siyasetçilerin kurbanı olan zavallılar. masaya yumruğunu vurup "doğrunun yanındayım" diyemeyen politik doğrucu götler sebebiyle - evet göte göt diyorum- çektiği eziyetler bir türlü dinmiyor ve dinecek gibi de durmuyor bu garibanların.

    her gün adalar'ın o dik yokuşlarını, rampalarını çıkmak zorundalar. her gün etrafa koltuk altında 3 kilo soğan yetiştirmiş gibi kokular yayan hanzoları, instagram'da 3 like fazla almak için ruhunu satabilecek yarmagülleri ve en az kendileri kadar gerizekalı vızıldak bebelerini oradan oraya taşımak zorundalar. "evime ekmek götürüyoğm ben, evime ekmek götürmeyeyim mi, ekmeğğğk" diye kafa s.ken, kendine hayvan sömürmekten başka yapacak iş bulamamış, elektrikli fayton gibi acısız sömürüsüz bir alternatife bile karşı çıkan leş kargalarının kırbaçlarını yemek zorundalar.

    sizin ben alayınızı, gelmişinizi, geçmişinizi, vicdanınızı..........
  • bu faytonlara binenin de bindirenin de allah bin belasini versin. artik yuku kaldiramayan hayvanlari da dogada olume terkediyorlar. resmen faytoncu teroru var bu adalarda. yetkililerin halen birsey yapmamasi ise akil alir gibi degil. bu adamlar belliki egitimsiz ve vicdansizlar onu anladik zaten peki ya binenlere ne demeli!
  • defalarca bu hayvanların bakımını denetleyen bir kurum olmadığı haberi yapıldı. önceki yaz bir at gözümün önünde çatladı. ve bu zulüme seyirci kalmaya devam ediyoruz, bravo hepimize.
  • artık şerefsiz bir faytoncunun kamçısıyla bilmem kaç derecelik yokuşları aç susuz çıkmak zorunda değiller. özgürce koşuyorlar. çayır, çimen ve gökyüzü onlara ait.

    https://twitter.com/…tatus/1250725184761446401?s=20

    yalnız maalesef bu güzellik, atlar ibb tarafından sahiplendirilene kadar devam edecek. kime ve hangi şartlarda sahiplendirilecekleri ise belli değil.

    https://twitter.com/…tatus/1250766891594981376?s=20

    ibb bu kararını yeniden gözden geçirmeli. gerekirse bu atların bakımı için bir dernek kurulur. ibb ile beraber çalışılır. fayton zulmünden kurtarıp başka bir zulme yollamayın şu atları.
  • yaklaşık bir ay kadar önce bisiklet turu sırasında bu hayvanlardan ikisini yol üzerinde devrilmiş olarak gördüm. çatlamışlar mıydı bilmiyorum (hiç çatlamış at görmedim), belki bu yüzden, belki sakatlanmaktan, belki yorgunluktan yatıyorlardı yol üzerinde. başlarında 7-8 kadar adam vardı. inanmak istemedim ama muhtemelen atları yoldan kaldırmak için bir dozer getirmişlerdi. yukarıdan gelenleri başka bir yola yönlendiriyorlardı. başlarında bekleyen adamlardan birine atlara ne olduğunu sorduğumda bir kaza olduğunu söyledi. biraz ötede duran kız arkadaşım telefonunu çıkarıp atların fotoğrafını çekmeye çalıştığında başka bir adam hızla ve "çekmesene" diye bağırarak üzerimize yürüdü. neden çekmeyelim diye sorduğumuzda sadece daha fazla "çekme kardeşim, niye çekiyorsun" diye bağırdılar. ilk konuştuğumuz adam da "internet var değil mi onda, çekmeyin fotoğraf" dedi. başımıza iş almak istemediğimiz için fotoğraf çekmedik (malum, atlara bu eziyeti eden insana neler yapmaz).

    bu fayton sahiplerinin atlara ne eziyetler çektirdikleri ortada. tepkiden korkuyorlar belli ki ama afişe olmadıkları sürece buna devam edecekler. belediyeden yüz bulmasalar bunları yapamazlar ama her haftasonu adaya giden ve faytona binen binlerce arap turisti görünce ortada nasıl bir rant döndüğünü kestirmek de zor değil.

    şu memleket daha ne kadar batacak acaba.
  • yok mu bir yetkili şu işe bir dur desin amk. geçen gün büyükada'daydım, sayıları artmış bir de. 30 saniyede bir geçiyorlar ,hayvanlara yapılan eziyeti geçtim insanlar için bile tehlike. kesinlikle birkaç vaka olmuştur çok hızlı gidiyorlar mesela. acilen kalkması gereken faytonlardır, insanlar utanmadan biniyorlar. çok değerli müslüman kardeşlerimiz bu sektöre verdiğiniz destekle öbür tarafta da ateşinize biraz daha odun atmaktasınız, uyandırayım.
  • bir hayvansever olarak beni derinden üzen bir durum. hayvanların köleleştirilmesi, üzerinden para kazanılması ve üstüne de aç bırakılması... insanlığın büyük ayıbı!!
  • dün 2 arkadaşımla birlikte büyükada'ya piknik ve gitar bağlama falan çalıp takılmak üzere 12 civarında gitmiş bulunduk. büyükada'nın saat kulesi etrafında müthiş bir kuyruk vardı. ciddi bir kuyruk bu 3310 da yılan oynar gibi metrelerce uzanan çoğu arap turist olmak kaydıyla bekliyorlardı. bir an düşündüm , bukadar insan atlara binecek , bisikletler oralarda boş duruyor , ulan sana binseler sen taşımak zorunda kalsan zoruna gitmez mi diye.

    binmeyin arkadaşlar , ada böyle birşey değil. adaya gidersin , alırsın bi bisiklet 2-3 tur atarsın manzara seyredersin ya da biyerde oturur pikniğini yaparsın iki müzik dinlersin fotoğraf çekersin evine dönersin. ata binip o sıcakta ağırlıkta yokuşlarda hayvana eziyet etmenin ne anlamı var ?

    o atları oralarda helak edeceklerine güzel bir çiflik yapıp içeride kendi hallerine bıraksan ya da sadece çocukların binebileceği ufak bi dolaşma alanı yapsan turizme daha fazla katkın olur.

    bu yapılan tamamen vicdansızlıktır. senelerce söyledik , söylendi. binmeyin , bindirmeyin.
  • sözcü'nün bugün haber yaptığı canlar.
  • içlerinden her yıl 300-500 tanesinin öldüğünü öğrendiğimiz fayton çeken atlar...

    her yıl büyükada'da 300 ile 500 arasında at ölüyormuş...

    tekrar edelim her yıl fayton çeken atların en az 300 tanesi ölüyor...

    büyükada'ya sakarya'dan urfa'dan vs getiriliyormuş bu atlar sezon sonunda posası çıkmış bir hale geliyorlarmış sezon başında tanesi 3000-4000tl arası bir fiyata sahipken sezon sonu posası çıkmış halde 3-5 kuruşa satılıyormuş... hastalananlar/ölenler çoğunlukla doğaya terk edilip gidiliyormuş...

    (kaynak güven islamoğlu'nun televizyon programı)
hesabın var mı? giriş yap