• anneme "addeee" diye seslenmeme sebebiyet veren hastalik durumu.
  • kronik tıkanıklıklar için geçerli ilaç yok boşa uğraşmayın hepsini denedim. şimdi markete gidip lavabo aç alıp içicem. son durumu öğrenmek için mail atın.
    (bkz: 6 yaşımdan beri burnum tıkalı ulan)
    (bkz: yeter artık zikicem bu burnu)
  • adamı hayattan soğutan illet. damağa baskı, buruna sağdan soldan baskı, tuzlu su, viks buhar ne varsa son 2 gün içinde denedim ama yok tamamen tıkalı. ne sağ ne sol. kes-at o kadar ise yaramıyor. uyusan uyunmuyor, otursan zaten hastasin kafandan alevler çıkıyor.

    ama dur sadece nefes mi alamıyorsun? ne münasebet!
    kulaklar da bir tripte. "ne??? burun mu tıkandı? ben de tıkanacağım. hatta yer yer çınlar, belki prim yaparım."

    bitti mi? dur hele. foseptiğe düşsem koku alamamam yetmezmiş gibi, üstüne sıçtığım boku yesem tın demem. ne bir tad ne bir şey.
    cinnet sebebi. git be.
  • atlattım zannedilen gribal enfeksiyon ertesi kabusudur,
    iyileştim zannettiğiniz soğuk algınlığınızın kalanıdır,
    nefes alamadığınızdan dolayı ağzınız açık dolaşırsınız, hayatta kalabilmeniz için gereken oksijene erişebilmek için,
    kesintisiz baş ağrısı yapar, kafanız kafa değil kaya gibi olur.
  • uykuyu eziyete çeviren durum.

    sürekli ağızdan nefes alıp vermek zorunda kalındığı için sabah kalkıldığında ağzınızın içi kuruluktan keçe gibi olmuştur, tek bir damla tükürük bile üretemez hale gelmişsinizdir. eğer akşamdan yanınıza bir bardak su almadıysanız mutfağa veya en yakın musluğa su almak için koşarsınız...
    (bkz: ağız kuruluğu)
  • bir de burun kemiği eğriliği söz konusu ise, artık nefes almaktan vazgeçip, yatağa benzin dökmek suretiyle yakmak en tıbbi çözümdür.
    (bkz: otrivine)
    (bkz: burun damlası)
    (bkz: serum fizyolojik)
  • insanın buglarından.

    ayrıca birazdan gırtlağıma tükenmez kalem dışı saplayarak çözmeye çalışacağım problem. zaten burun baştan gereksiz bir şey ferah ferah oh direk gırtlaktan nefes.
  • yillar yili tecrubeli kardesimin tuzlu suyu burna cekip sumkurmeyi ve nemli havluyu uyurken burnun ve agizlarin ustune koymayi onerdigi insani bezdiren durum. benim tecrube ettigim sey ise dus almak, naneli suda buhar banyosu ve disarida, ozellikle nemli havada hafif tempoda spor yapmak. yarim saat bisiklete binip eve geldigimde cesme gibi akiyor butun gun tikali burun.
    en fenasi koku alamamak. cidden tat ve koku alamiyorum, camasir suyunun kokusunu alamadim mesela. ya da yedigim sey bayat mi taze mi anlayamiyorum. kulak-burun-bogaz uclusnun daha iyi bir evrimi olamaz miydi yani bu kadar mi dandik olmaliydi bu sistem. soguk alginliginin, bagisikligimizin da bu noktada amina koyup suratina tukurerek bu entariyi sonlandirayim, yoksa iyi yerlere gitmeyecek.
  • (bkz: alerji)
    (bkz: nezle)
    (bkz: nohut)
  • bunun bir de her sene bahar aylarında yaşanan ve ilaçlı veya ilaçsız yaklaşık 1 ay süreni vardır ki; sağlam bir ekmek bıçağı ile burnunuzu kökünden kesecek kadar zıvanadan çıkarabilir sizi. ben kendimden örnek verecek olursam: ağlayacak kadar sinirlendiğimi, sağı solu yumruk ve tekme darbeleriyle birbirine kattığımı, günde 1 paket peçete(mendil değil, bildiğiniz 100'lük peçete) ve daha fazlasını bitirdiğimi, gece yatarken yanıma tuvalet kağıdı aldığımı ve buna rağmen hala engel olamadığımı hatırlarım.

    buradan yetkililere seslenmek istiyorum; bahar aylarında tıkanmayan burun istiyoruz...
hesabın var mı? giriş yap