• ödemişe yaptığım ziyaret sırasında, gidip gördüğüm ve hayran kaldığım bir şirin belde.
    sessiz ve kimseciklerin olmadığı sokaklarında gezindim uzunca bir süre, yamaçlardan aşağılara baktım, gecesini düşündüm nasılda ıssız ve sessiz olur diye, evlerin mimarisi farklı ve merak uyandırıcıydı. orada öyle evlerin olacağını beklemezsiniz, üstelik bir kaç tane tarihi yapıyı da içinde barındırmaktadır. yazın sıcağında sokaklarda dolandıktan sonra aydınoğulları camisinin avlusunda buz gibi suyuyla serinleyebilirsiniz, ve hemen karşısındaki kahveden türk kahvesi içebilirsiniz, fincanı ve tabağı ayrı olabilir ama kendilerinden biri gibi görürler gelenleri sanki. hemen yanındaki bakkala gittiğinizde uyumakta olduğunu görüp, çok susamanıza rağmen uyandıramazsınız ve sonra aşağılara inersiniz orada çok daha farklı bir yer bekler sizi, düzenle biçimlendirilmiş kırlar ve geniş geniş ağaçlandırılmış yollar... 5 dk içinde bambaşka bi yerdesinizdir sanki. ama iki yerde birbirini bütünlemekte gibidir..
  • türkiye'nin en güzel meydanlarından birine sahiptir. yaklaşık 4000 m2 alanı kaplayan meydanın çevresinde dervişağa camii, medrese ve hamamı, 1876 tarihli karakol binası, dükkanlar ve çeşme bulunuyor.

    yakınından birgi deresi akan meydan 1900 lerin başında hacı osman medresesinin yerine yapılmış.

    pazartesi günleri meydanda semt pazarı kuruluyor.
  • attalos hanedanı'nın son basileus'unun* da hades'e yürümesiyle beraber bergama krallığı'nın topraklarının roma cumhuriyeti'nin bir vilayeti* haline gelmesiyle birlikte m.ö. 2'nci yüzyılın sonlarından m.s. 7'ncı yüzyıla değin "diospolis" adıyla anılan ve bu dönemde roma'nın küçük asya'da ege kıyıları ve yakınlarındaki en önemli kentlerinden biri olan şimdilerin şirin kasabası.

    bergama*, efes, ilion ve edremit* gibi merkezlerle aşık atabilecek seviyede bir kent olan "diospolis", m.s. 8'inci yüzyılla birlikte christopolis ismini almıştır.

    doğu roma imparatorluğu için hem dini hem de stratejik anlamda ehemmiyet arz eden kent, palailogos hanedanı döneminde ise kule anlamına gelen pyrgion ismiyle anılır olmuş ve 1307 senesinde de çok kısa bir süre germiyanoğulları'nın, daha sonra da temelli sayılabilecek şekilde aydınoğulları'nın eline geçmiştir.

    aydınoğulları döneminde geç dönem roma zamanlarındaki şöhretine kısmen de olsa yeniden kavuşan ve cami, medrese ve meşhur aydın hamamları ile bayındır bir hal kazanan kent, beyliğe başkentlik yapmış ve 40 bin civarındaki nüfusuyla yörenin en önemli türk-islam merkezlerinden birisi olarak kayıtlara geçmiştir.
  • aydınoğulları beyliğinin ilk merkezi. frig, lidya, pers, bergama, roma ve bizans egemenliği altında kaldıktan sonra türk yönetimine geçti. bizans döneminde şehre pyrgion veya pyrgi deniliyordu. şehrin bugünkü ismi de buradan gelmektedir.
  • ödemiş ilçesine bağlı harika bir köy. masal diyarı gibi ya da insanı farklı bir zamana götürür gibi. taştan yapılmış evler, bahçeleri meyve ağaçlarıyla süslenmiş konaklar, tarihi yapılar ve mükemmel manzaralar.

    ödemiş'e gidene kadar burasının adını hiç duymamıştım. tavsiye üzerine gittim ve hayran oldum. aydınoğulları beyliği'nin başkentiymiş. genellikle tarihi yapılar bu döneme ait. daha öncesine ait eserler yok. çoğunluğu islamiyet dönemi eserleri.

    turistik olmasına rağmen köy halini koruyor. evlerin görüntüleri harika. bir yanda sanat tasarım atölyesi var diğer yanda köy kahvesi. gezmeyle bitmiyor. o yüzden geniş bir zamanda gitmek gerekiyor.

    halkının ürettikleri ürünleri sattığı çarşıları var. bir şey almadan çıkmak mümkün değil. fakat ısrarcılık biraz fazla.

    tarihi olarak görmeye değer yerler; çakırağa konağı (müze kart geçerli.), küp uçuranlar kulesi, imam birgivi mezarı, karaoğlu camii, aydınoğlu hamamı, dervişağa medresesi ve hamamı, ümmü sultan türbesi, güdük minare mescidi, bıçakçı çesmesi, gazi umur bey heykeli, demirli mağaza ve biraz uzakta kalan yılanlı kalesi.

    bu yerlere ait fotoğraflar yazım sırasına göre aşağıdadır. sonlarda bu harika yere ait manzara fotoğraflarını ekledim.

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel
  • şu sıralar yeşil deniz dizisinin çekiminden mütevellit ziyaretçisi epey fazla olan şirin belde. çarşısına gidip güzel bir gözleme+ayranı mideye indirdikten sonra, giderken taze ceviz almayı unutmayın derim.
  • eski çeşme yolundan gidelim mi? sorusunun 'evet' cevabıdır. bir anda beliren olağanüstü manzarayla çeşme'yi unutup dolambaçlı yollarına dalabilirsiniz.

    (bkz: cennet burası mı)
    (bkz: beni buraya gömün)
  • birgi, ödemiş ilçesinin küçük kasabalarından birisi. aydinoğullari zamaninda il olan bu küçük yerleşim yerinin en gözde yerleri çakirağa konaği, imam'i birgivi ,medrese ve aydinoğullari camiidir.
    ayrica cüceleri de unutmamak gerekir.onlari görmek istediğinizde kasaba halkindan kime sorsaniz cücelerin mahallesini gösterirler.
  • sarhos jargonunda, sayma fasilitesine tekabil eder:

    "birrrrr-giiiii-ujj-dooortt!"
  • bundan 2 hafta önce işim sebebi ile şirketimin bana jesti olarak 3 gün konuk olduğum belde. saliha hanım taş konaklarında kalmıştım, çağan ırmak’tı odanın ismi. çok güzel bir yer, sessiz, sakin kendi halinde yeşillikler içinde bir kasaba. böyle bi kaç gün tüm şehir kaosundan uzak kalıp; kitap okuyup, kafanızı dinleyebileceğiniz bir yer. gitmek için uçakla izmir’e gelin. izmir’den ödemiş’e trenle geldikten sonra, tren garının biraz ilersinde buraya yarım saatte bir dolmuş var ya da arabanızla artık. he ocak başına uğramadan da gitmeyin.
hesabın var mı? giriş yap