• 12 eylül dönemi ve sonrasındaki özal dönemi esnasında, sol görüşlü bir öğretim görevlisi ile gözünü para hırsı bürümüş bir yuppie'nin evliliğinin, döneme de göndermeler yapılarak irdelendiği film. filmin sonunda eleman*, karısına *onu neden aldatığını " onla çok tutkulu bir sekilde sevişiyorduk, beni tahrik edici konuşuyordu. orospu çocuğu falan diyordu" diye açıklar. tabii asıl kopartan, zuhal olcay'ın bu açıklamadan sonra affedici bir şekilde gülerek "gel buraya orospu çocuğu` diye cevap vermesi idi.
  • "sende ben imkansizligi sevdim ama asla umutsuzlugu degil" sozunu beynime kazimis olan..
  • film 1994 yapımı; aradan koskoca yıllar, yollar, insanlar geçmiş. fakat bu coğrafyada değişen hiçbir şey yok ne yazık ki.

    --- spoiler ---

    zuhal olcay: bir süredir derslerimiz kesintiye uğradı, zorunlu olarak. birçok arkadaşınızı göremiyorum. umarım kendi istekleriyle gelmemişlerdir okula. evet. her neyse. bugün ders yapmayalım. aklımıza ne geliyorsa onlardan söz edelim. edebiyattan, sinemadan, resimden her şeyden.

    öğrenci 1 : dün sinemaya gittim hocam. filmin adı gece bekçisi. kurbanın celladına karşı duyduğu hayranlık anlatılıyordu. kurbanın celladına karşı duyduğu hayranlık. bu hayranlığı bir türlü içime sindiremedim. bu kadar, bunu yüksek sesle söylemek zorundaydım.

    zuhal olcay: evet anlıyorum. başka konuşmak isteyen var mı?

    öğrenci 2: size kendi psikolojimden söz edebilir miyim hocam?

    zuhal olcay: istiyorsan tabii.

    öğrenci 2: kafam karmakarışık hocam. 22 yaşındayım. 22 yıldır etrafıma bakıyorum. nefret, kavga ve ölüm. ölüm diyorum. düşünebiliyor musunuz? bizler edebiyat okuyoruz. yeryüzünde yazılmış en güzel şiirlerden haberimiz var. okuduğum romanları düşünüyorum. insanlar ne güzel şeyler yaşamışlar hocam. inanıyorum ki hâlâ da yaşıyorlar. ya biz hocam, ya ben! ya ben neden o duyguları hiç tanımıyorum. bu beni çok korkutuyor.
    --- spoiler ---
  • hüzünlü bir hikaye, o kesin!

    zira,
    sonbaharda hikayeler ayrılıkla biter.
  • müziği harika olan film.

    yalnızken bir aahh belinda, iki bu filmi izlerim.
  • dün gece türkmax'ta tesadüfen rastlayıp, izlemekten kendimi alamadığım, zuhal olcay'ı izledikten sonra insanda kutu kutu anti-depresan içme/alma isteği uyandıran avrupa filmlerini andıran türk filmi.

    --- spoiler ---
    filmdeki çiftin evlendikleri gece; o ilişkinin falso olacağının sinyallerini vermişti ve o geceki kısa ama yıkıcı diyalog tüm film boyunca aralıklarla kendini, dolayısıyla karakterlerin kişiliklerini, göstererek çiftin; birbirine ne kadar uzak olduğunu gözler önüne serdi;

    kadın: konuşalım mı?
    erkek, konuşmaz, sevişmeye koyulur, sevişmek de denmez bu durumda hatta 2 kişilik masturbasyon gibi bir şey?!
    --- spoiler ---
  • sonunda ciddi bir anafikir içeren film, hem de söze bile gerek duyulmamış.
  • bir karı koca ilişkisini merkeze alarak aslında darbeden sonraya ortaya çıkmış 2 temel insan türünün çatışma hikayesi anlatılmaktadır. zaten çiftin aralarındaki ilk tartışma da 12 eylül gecesi meydana gelir.

    erkek özal'ın prenslerini andırır şekilde amerika'da iktisat eğitimi almış, aşırı bencillik ve engel tanımayan başarma hırsı gibi kapitalist bireyin özelliklerine sahip birisidir. cinsel azgınlığı da bu minvalde değerlendirilebilir.

    kadın ise edebiyat başta olmak üzere sanattan epey beslenen ve toplumda kendisini aydın olarak nitelendiren birisidir. ani değişimlere uyum sağlayamamakta, kocası tarafından temsil eden kapitalist bireyi yadırgamaktadır. gittikçe içine kapanan 12 eylül sonrası aydın kesimi gibi.

    cinselliğin de yoğun olarak işlendiği normalin üstünde bir türk filmidir. erkeğin amerikan etkililiğini vurgulamak adına ikide bir "olrayt olrayt" "şiiiit" falan demesine de sinir olduğumu belirtmek isterim.
  • bir pazar ak$amüstü bana nazim hikmetin super bir $iirini hatirlatan film.(bkz: yine sana dair)
  • yavuz ozkan in yonetmis oldugu zuhal olcay,can togay ve kaan girgin in basrollerde gozuktugu,cok odullu turk filmi.
    abuk bir sekilde tanisan iktisatci adam ve universite de ogretmenlik yapan kadin evlenirler.evlilikleri tatsiz bir hal alir.birbirlerine uyum saglayamaz ve anlasamazlar.adam karisini
    aldatir kadinda kendisine yakinlik duyan ogrencisinin duygularini ogrenir.
    meltem cumbul unda kucuk bir rolu vardir.
hesabın var mı? giriş yap