bipolar bozukluk ve sanatsal yaratıcılık
-
abi şu hastalıklara iyi özellik yükleyip onları şirin göstererek övünme tatminini anlamıyorum.
bir zamanlar da şizofreni için vardı böyle "şizofreni dahi hastalığıdır; x, y, z dahiler de şizofrendi" tadında milliyet'in arkasayfa haberleri. oğlunun şizofren olmasıyla övünüp "dahi oğlum benim, şizo oğlum" diye sevinen anne gördüm ben (şaka değil, gerçek).
şimdi buraya "ali, veli, kazım kulaklarını sol serçe parmaklarıyla temizliyorlardı, sol serçe parmakla kulak temizleyenler dahidir" gibisinden bir korelasyon ben de kurabilirim, çok zor değil. ama 3-5 tane kime göre neye göre yaratıcı isim koyarak "x ve y arasındaki bağıntı" yazmak kontrollü deney ve gözlem olmadan mümkün değildir.
kısacası götümüzden bağıntı uydurmayalım, psikiyatri o kadar basit bir bilim değil. -
(bkz: ajdar anık) *
-
(bkz: vincent van gogh)
-
(bkz: mozart)
-
(bkz: kazım karabekir)
-
manik depresif klasik müzik bestecileri.
(bkz: johann sebastian bach)
(bkz: ludwig van beethoven)
(bkz: piyotr ilyiç çaykovski)
(bkz: frédéric françois chopin)
(bkz: gustav mahler)
(bkz: franz liszt)
(bkz: hector berlioz)
(bkz: robert schumann)
(bkz: george frederic handel)
(bkz: edward elgar)
(bkz: sergey rahmaninov)
(bkz: richard wagner)
(bkz: holtz)
(bkz: gioachino rossini) -
(bkz: scott weiland)
-
psikolog değilim, ancak özellikle klasik müzik bestecilerinin bipolar bozukluk sayesinde efsane olmadıklarını söyleyebilirm. zira bu adamlar hasta oldukları için değil zeki oldukları için böyledirler.(zeki derken bu yeteneği önce çıkaran zeka türü olarak düşününüz) şimdi örneğin beethoven sağırken bile en güzel senfonilerini besteleyebiliyorsa bunun psikolojik bir hastalıktan dolayı olduğunu söylemek abestir. olsa olsa bu ileri zekanın sonucunda olmuştur, bunu tam anlamıyla kaldıramamış olmak bipolar bozukluğa yol açmıştır. psikolojik hastalıkların, yaratıcılığı güçlendirdiğini söylemek, gayet yanlıştır ve büyük sorunlara da yol açabilecek bir tespittir.
unutmadan söylemek gerekir ki, yaratıcılık denilen kavram, normal diye nitelendirebileceğimiz her insanda aynı oranda ve yeterince fazla olmayabilir. farklı olanların da bu toplum içerisinde psikolojik problemler yaşamaları normaldir. -
(bkz: edwin landseer)
(bkz: michelangelo)
(bkz: francisco de goya y lucientes)
(bkz: john turner)
(bkz: peter paul rubens)
(bkz: pablo picasso)
(bkz: paul gauguin)
(bkz: george romney)
(bkz: dante gabriel rossetti)
(bkz: sir david wilkie)
(bkz: william blake) -
yazarlar;
(bkz: lewis grassic gibbon)
(bkz: ernest hemingway)
(bkz: leo tolstoy)
(bkz: virginia wolff)
(bkz: graham greene)
(bkz:(bkz: francis scott key fitzgerald)
(bkz: mark twain)
(bkz: charles dickens)
(bkz: charlotte bronte)
(bkz: tennessee williams)
(bkz: herman hesse)
(bkz: hans christian andersen)
(bkz: honore de balzac)
(bkz: emile zola)
(bkz: james barrie)
(bkz: william faulkner)
(bkz: spike milligan)
(bkz: john bunyon)
(bkz: joseph conrad)
(bkz: alexander dumas)
(bkz: maxim gorky)
(bkz: kenneth graham)
(bkz: henrik ibsen)
(bkz: henry james)
(bkz: william james)
(bkz: robert louis stevenson)
(bkz: samual johnson)
(bkz: thomas de quincy)
(bkz: elizabeth barratt browning)
(bkz: oscar wilde)
(bkz: thomas carlyle)
(bkz: victor hugo)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap