bıngıldak
-
bebek bakıcıs
doğru mudur bilemem, ama üst düzeyde ilginç…:bana gelen maili aynen
paylaşıyorum. duyanınız bileniniz var mı bilmiyorum ama ben okuyunca dehşete
düştüm. biraz uzun ama okuyun , inanılmaz. özetle bebeğin bıngıldağına
batırılan iğne sersemletiyormuş, bunu keşfedip uygulayan bakıcılar varmış,
enfeksiyon sonucu zeka geriliğine neden olmuş aşağıdaki olayda. birisi bebek
sitesine yazmış. aileden birileri refakat etmedikçe bebeği asla bir
bakıcıyla başbaşa bırakmayın derim ben. oğlum meriç, 1,5 yaşındayken ağır
zatürre geçirdi. ankarada gazi hastanesinde yattık 1 hafta. o esnada,
servisteki hemşirelerden biri, bana bebeğe kimin baktığını sordu bir
sohbette. ben de annemin baktığını, ama çok yorulduğunu bir bakıcı bulup,
artık annemin de ara ara kontrolüyle oğlumu evde bırakacağımı söyledim. o
gencecik hemşire,
nasıl kızdı bana anlatamam. noluyor dedim, ne oldu nedir bu sinir? kızcağız
anlattı olayı. bizim yatışımızdan 1 ay önce bebeği taburcu etmişler. buyrun
olayın detaylarına. bir bakıcı, her sabah kızılaydan ümitköyde bir siteye,
çocuk bakıcılığına gidiyor. bir seferinde sabah erken saat tabi, önündeki
sıraya iki bayan daha biniyor. yol uzun tabi kızılaydan ümitköye, en az 45
dakika sürer sabah trafiğinde, kadınlar da ordan burdan konuşuyorlar, bizim
bakıcı da kulak misafiri oluyor konuşmalarına. derken biri diğerine, baktığı
çocuğun yaramazlıklarını anlatınca, diğer bakıcı "aaa, deli misin ne
uğraşıyorsun" diyor. "batır bıngıldağına bir iğne, çocuk valla bir
sersemler, anca akşama kendine gelir" diyor. diğeri merak ediyor felan ama
sonra da "ben korkarım yapamam" diyor. bizim şahit olan bakıcı, dehşete
düşüyor. ümitköye varana kadar kendi kendiyle tartışıyor "acaba doğru mudur
değil midir,
nasıl yapsam ne yapsam" diye. iğne batıran kadın ik duraklardan birinde
iniyor, bizim kadın da o an karar veriyor, sonunda herşeyi göze alıyor, işe
geç kalma pahasına, o kadını izlemeye başlıyor. neyse, kadın gide gide bir
eve geliyor, kapıdan içeri girince bizim kadın, o adresi iyice belliyor,
kapıda yazan ismi felan ezberliyor ve koşa koşa işine gidiyor. akşamı zor
ediyor ve iş çıkışı hemen o adrese varıp dışarda anne babanın gelişini
bekliyor. geç saatte önce baba geliyor, ardından anne. kadının da çıktığını
görünce gidip kapıyı çalıyor. baba açıyor kapıyı, kadıncağız süklüm püklüm
olayı anlatıyor. baba inanmıyor ve çocuğun annesini çağırıyor kapıya. kadın
geliyor, bizim bakıcıya ne olduğunu soruyor, kadıncağız da kulak şahidi
olduğu herşeyi anlatıyor. bu çocuğun annesi kadına bir parlıyor, bir
kızıyor. "ne hakla diyor bizim yılların bakıcısı kadınımıza iftira atarsın"
diyor. "o kadın
öyle iyidir öyle melek gibidir ki "diyor. tabi bizim bakıcı pişman oluyor
geldiğine. kadını, diğer bakıcının yerinde gözü olmakla vs.
suçluyorlar. anladığım kadarıyla bu kadıncağız da öyle yırtıcı bir
kadın değil, bakıcı. sessiz sakin, iyice şaşırıyor ne desin. sonunda geri
dönüyor, tam inecek merdivenlerden, gene dönüyor "hanımefendi, belki ben
yanılıyorumdur ama siz yine de bebeği bir doktora götürseniz "diyo. bu sefer
kadın çıkıyor apartman aralığına "sen diyor kimi lekelediğinin farkında
mısın? biz o bakıcıyı yıllardır tanırız. o kadar iyidir ki, bizim zeka
özürlü ilk oğlumuza bakıyor. hiç gık demeden kardeşine de bakıyor."
kadıncağız ne desin, peki deyip çıkuyor apartmandan. kadın hışmını evde de
sürdürüyor tabi, kocasına anlatıyor. kocası da aman boşver, deli midir
nedir, saçma sapan hikaye deyip geçiyor. aradan birkaç gün geçiyor, anneanne
çocukları ziyarete geliyor. zaten
üzülüyor hep ilk torununun zeka özürlü olmasına. neyse, olayı kadın,
annesine anlatıyor, görüyor musun ne deliler var felan diye. anneannenin
içine bir kurt düşüyor. bir şey demeden bebeği, aldığı gibi taksiye atıyor
ve gazi hastanesine getiriyor. durumu anlatıyor acilde. hemen bebeği
muayeneye başlıyorlar. tabi gözle görülür birşey yok diye radyolojiden ct,
mr vs isteniyor. bakıyorlar ki tam bıngıldak üstünde birsürü iğne izi.
doktorlar dehşete düşüyor. hemen ilk çocuğu çağırıyorlar hastaneye, aynı
durum. ve maalesef çocuk, o aldığı iğnelerden ilk yıl içinde enfeksiyon ve
sonuç zeka geriliği. anneanne çıldırıyor. hemen suç duyurusu. o bakıcı
tutuklanıyor cana kasitten. o muayenelerden sonra bebek hemen hastaneye
yatıyor ama allahtan çocuğun beyninde hasar yok. fakat abisi maalesef geri
dönülmez durumda. biz aynı servise yattık olaydan 1 ay sonra. hala olayın
şahitleri sinir krizleri
geçiriyordu. o anne, o baba nasıl yaşayacak bu vicdan azabıyla bilmem -
doğum esnasında bebeğin oldukça dar olan doğum kanalından kolayca geçmesini sağlamakla birlikte en önemli işlevi beyninin dışarıya doğru rahatça büyümesine imkan sağlamaktır. doğumdan itibaren 2 yıl içerisinde beynin büyüme hızı çok fazla olduğundan kemiklerin büyüme hızı ile uyumsuz kalır. bu yüzden kemikler arası birleşme yerleri ve bıngıldak sayesinde kafa büyür ve beyin dokusuna zarar gelmez. bıngıldak denen yumuş yer olmasa, kafatası kemikleri büyüyemeyeceği için beyin de küçük kalır.
bıngıldağı kapanmamış bir bebeğe dokunmaktan korkmak kısmına gelince; bebeğin beyni koruyucu bir zar ile bu bölgede korunma altına alınmıştır. bu koruyucu zar pek bir sağlamdır. çok ağır bir darbe almadıkça bıngıldağa dokunmanın zararı olmadığı gibi, çarpma türü küçük darbelerde de hasar görmez. bu bölge ayrıca bebek ağlayınca sivrileşebilir. hatta yumuşak bir temas halinde bebişinizin kalp atışını bile duyabilirsiniz.
sonuç olarak; bebeklere dokunmaktan korkmayınız. onları seviniz, öpmeyiniz, içiniz gidiyorsa koklayınız en önemlisi bıngıldakta şişme veya çökme varsa doktor teyze/amcayı hemen haberdar ediniz. -
yenı dogmus bebeklerde kafa tasının on kısmında bulunan yumusak bolge bu kısım kafatası kemıklerı tam kaynayıp yerlesmedıgı ıcın en savunmasız bolgedır ve fazla ellenmesı sakıncalıdır
-
bebekken geçirilen ağır ishal sonucu meydana gelen aşırı su kaybı ile iyice içeri göçerek bebek için ölümcül tehlike oluşturan kafa üzerindeki hassas yapı. yani benim için oluşturmuş, ölümden dönmüşüm yahu.
-
bir kız bebeğin bıngıldağının üstüne denk gelen saçı lastikle toplarsanız, 'pıt pıt' ileri geri attığını görebilirsiniz.
-
bebeklerin kucukken yuzukoyun yatirilmamasinin sebeplerinden biri.
-
normal doğumda bebeğin kafasının doğum kanalının şeklini alarak daha kolay geçmesini sağlayan, 2-3 gün boyunca kafanın deforme kalmasına neden olan kaynamamış kemik olayı
-
kafatasinin tam ustundeki chakranin bulundugu yerdedir. gunumuz alternatif ve entel tip yontemleriyle beslenip, gazi aldiktan sonra yurdum esnafina masaj yaparken chakra terimini kullanirsaniz size iste bu silahla yanit verecektir.
-simdi bak abi basin agriyosa su basinin tam uzerindeki chakralari hafif hafif ovabilirsin parmak uclarinla..
-bingildak deriz biz ona.. bebelerin kafasinda cok belirgindir o. ay canum canum canum.
-evet ne diyorduk.. hah evet chakra(adam iki saniyede .ikti atti ya ne oynayacam elin bingildagiyla.) -
fontanel. onun sayesinde bebeklere beyin ultrasonografisi çekilebilir.
-
bebeklerin güvenlik kapağıdır. eğer çökmüşse dehidrasyon, şişmişse yüksek kafatası basıncını işaret eder.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap