• zannedersem günümüz hipster'ı gibi bir anlamda kullanılıyordu bu terim beat generation dönemlerinde. nasıl ki şu an hipster olmak dalga geçilen, aşağılanan bir durum olsa da insanlar bu kültürü (veya altkültürü) içselleştirebiliyorlar rahatlıkla (veya içselleştirmeye çalışıyorlar) - beatnik olmak da "yahu ben beatnik değilim ne alaka" söylemleriyle desteklenen bir 'olma biçimi'ydi. internette şu an hipsterlarla dalga geçen onlarca yazı bulabiliyoruz, bu o zamanlar da görülüyormuş nadir de olsa, bakınız. benim merak ettiğim nokta ise, vaktizamanında tanınmış beatnikler (burroughs olsun, ginsberg olsun, dylan olsun) şu an sanat çevrelerinde fazlasıyla övülen ve örnek alınan isimler haline gelmişler, günümüz hipsterları bunu başarabilecek kültürel birikime sahip mi yoksa görüntüden mi ibaretler? aylak bir nisan gününde gereksiz meraklar işte, 2052'de foyaları ortaya çıkar.
  • aslında amerika'da bir zamanlar, beat kuşağı (beat generation)'na karşı olanların, bu kavramı ve jenerasyonu aşağılamak için kullandıkları, ancak ülkemizde tam tersi bir kavrama ile, beat kuşağı'na mensup kişilerin bu isimle anılmaları nedeniyle ciddi bir karmaşaya yol açmış kavram.
  • beatnik şiir anlayışı bizim edebiyatımızda 1980'lerden önce ece ayhan ve can yücel'in şiirleri üzerinde etkili olmuştur. 1980 sonrasında ise bu eğilim küçük iskender tarafından temsil edilmiştir.
  • beat kuşağı hippilerle karıştırılsa da sadece günlük yaşama odaklanan hippilerden ayrıldığı nokta, amerikan yaşamının felsefi ve politik olarak karşısında konum almalarıdır. bu bir direniş, aktif bir başkaldırı değildir. çünkü onlar hayatlarını bir zafer ya da başarıya değil, yaşamlarına değer katacak bir anlam arayışına adarlar. yani, bugünün zihnen uyutulmuş, modern insanının da karşı ucunda dururlar.
  • 1960’ların abd’sinde nüfusun neredeyse yarısı
    henüz 25 yaşında değildi. tüketimi cazip hâle getiren reklamlar ve televizyon, bu genç kitleye dünyanın kapılarını açtı. ailevi sorumluluğu olmayan, gelecek için endişe taşımayan bu gençler dünyayı sorgulamaya başladılar. tepkiler ilk olarak beatniks grubuyla ortaya çıkmaya başladı. beatniks grubu ailelerin reddettiği her şeyi benimsedi. amerikan hayat tarzını reddeden bu grup daha ziyade siyahilerin yaptığı müzikten esinlenmiş yeni bir müziği, rock and rollu oluşturdu. 1956-1958 yılları arasında eserleri yorumlayış tarzıyla elvis presley, bazıları tarafından putlaştırılırken bazıları tarafından
    gençliği bozmakla suçlandı.beatniks grubundan sonra 1963’e doğru kaliforniya’da, tüketim toplumunun reddedilişini daha ileri boyutlara götürecek olan hippi hareketi doğdu.
  • herb caen'ın beat kuşağı ve rus uydusu sputnik'i bir araya getirerek ortaya attığı kavram. böylelikle hem toplumun ortak görüşlerinin çok uzağında olmakla hem de muhtemel komünist olmakla itham edilmiş oldular. yani terimin aşağılama amaçlı olması ilginç. allen ginsberg'in yanıtı ise: ''ancak beatnik, manyak eleştirmenlerin kendi bayağılıklarının ürünü. eğer beatnikler bu ülkeyi yönetseydi, onlar kerouac tarafından değil, beyin yıkamaya yarayan kitle iletişim endüstrileri tarafından yaratılmış olurlardı.'' şeklindedir. hatta ''beat was identity; beatnik was image'' cümlesiyle de durumu özetlemiştir.
  • yurdum insani tarafindan bitli olarak hitab edilen kesim.
  • (bkz: jack kerouac)
hesabın var mı? giriş yap