hesabın var mı? giriş yap

  • zamanında, bir tıp fakültesinde üroloji sözlüsünde, sorduğu sorulara yetersiz, yüzeysel cevaplar veren öğrenciye 'bu bilgiyle gelişmiş ülkelerden birinde olsan, seni doktor yapmazlar. hoş ben de bu donanımla profesör olamazdım, onun için seni geçiriyorum' demiş hocanın biri.

    bu maaş da o hesap, her şeyimiz gibi yetersiz ama evet.

    debe editi: okumuşu cahile ezdirmeyelim, devlet ihalesi alıp, iki bina dikerek dünyalığını yapan adamların yanında komik paralardır.

  • ülkedeki illegalitenin geldiği son nokta. yalnız berberin maske takarak hijyen kurallarına uyması da 10 puanlık hareket*

  • en büyük ayıbı allah yapmış aslında nasıl iki farklı cinsiyet yaratabilir ya böyle bir şey nasıl olabilir acilen duyarı kasılmalı

  • 125 bin kişiye bu test yapılıyorsa, her testte, her markanın tadımı için 200 ml'lik (0,2 lt.) bardak kullanıldığını düşünelim;

    mesela coca-cola için;

    125 bin x 0,2 lt. =25 bin litre eder.

    pepsi'nin bu iş için, her sefer 2,5 lt. lik coca- cola aldığını varsayalım;

    25 bin lt / 2,5 lt. = 10 bin şişe 2,5'luk coca-cola almışlar demektir.

    migros'ta 2,5 lt.lik coca-cola'nın fiyatı = 3,95 x 10 bin adet şişe= 39 bin 500 tl.lik coca-cola satın almış demektir pepsi. kazanan yine coca-cola.

  • konusu avrupa'da geçen, son dönem woody allen filmlerinden biri. üstat 76 yaşında olduğundan kimi eski filmlerinde (play it again sam, manhattan, annie hall) olduğu gibi alter egolarını artık kendisi oynayamamakta. açıkçası owen wilson' ın alter ego performansı için kuşkularım vardı fakat filmi izlediğimde bu kuşkuların yersiz olduğunu gördüm. filmle ilgili söylenebilecek hemen hemen her şey söylenmiş fakat şu gözden kaçmış ;

    --- spoiler ---

    gil pender'in nişanlısı inez ve ailesi, günümüzün acımasız, rekabetçi, parayı en üstün değer olarak algılayan insanlarını temsilen oradalar. kendisinden farklı olanlara her daim kuşkuyla bakmaları ( kahramanın peşine dedktif takmaları) önemli bir detay olarak karşımızda ayrıca kendi aralarındaki ilişkinin bile metalaştığı şu örnekten anlaşılabilinir ; babasının ani rahatsızlığı sonucu gittikleri geziyi iptal ederek otele döndükleri sırada , odadaki inci küpesinin kaybolduğunu anlayan inez , babası için doktora haber verirken aynı sırada küpeleri içinde güvenlik görevlilerine haber vermekte. bunu ayan beyan yapmasına rağmen hiç kimseden tepki almamakta aksine bu davranışı hasta olan babasınca bile onaylanmaktadır. karakterler için insan hayatı ve sahip olduğu metalar hemen hemen aynı önem dercesine sahip olduğu gözümüze sokuluyor.

    --- spoiler ---

  • akp'nin kendisi %39 alabileceğine inansa 3 saat sonrasına seçim organize ederler.

    kandırmayın milleti.

  • anlık hayallere daldıran dizi bu. behlül le nihal yatta kahvaltıya nereye gidelim diye düşünürken, mutfakta yemek yiyen arkadaşın 'olum burayı böcek basmış lan' lafı ile bi an gözlerim dolmadı dersem yalan olur.

  • sanata bağlamı katmış kişidir.

    pisuvarı o derece bir iştir ki, sisifos'un kayayı dağa taşımasına benzeyen sanatın tamamen yok olmasına neden olmuştur. sisifos aslında sanatın bir işlevsizlik olduğunu çünkü özünde işlevin bir anlamı olmadığını bize gösterir. hayat dediğimiz şey de budur zaten. yaşamak özünde işlevsel değildir. kim bu dünyada yaşamak istiyor ki? sence bu faydacı mı? sanmıyorum. hayat, evrensel boyutta bir kanserli hücredir. duygusal, fikirsel veya fiziksel, rastlantıların denk geldiği bir diziliş, bir urdur. sanat, baştan olmamış duamız olan yaşantımıza amin demektir. sisifos'un bu cezası aslında avuntusudur da. en azından anlamsız da olsa bir amacı vardır.

    duchamp bizi bu uğraştan mahrum bıraktı. çünkü o dağı dinamitle patlattı. artık tepeye çıkaracağımız kayamız olsa da, tepe olmadığından, cezamızın gerekliliğini yerine getiremiyoruz. ağıdımızı yakamıyoruz.

    duchamp hayatımı kararttı, zihnimi aydınlattı.

  • geçen sene 7-8 liraydı neden 20 oldu demiyor da adam 27den 20ye düşüşünü kutluyor. teşekkürler akape.