hesabın var mı? giriş yap

  • (bkz: 13 mayıs 2014 soma maden ocağı patlaması)

    ne yazık ki oradaydım. bu meslekten birisi olarak, olayın vehametini daha ilk saatlerinde anlamış ve bir entry ile de belirtmiştim istemeden de olsa (bkz: #42724143)

    olayın ertesi gününde bir sivil toplum kuruluşu ile olay yerine vardığımda, yaptığım mesleğin en acı taraflarından birisi yüzüme tokat gibi çarpmıştı. ne de olsa bu işin fıtratında vardı ölüm !

    çok acı bir tablo. bir tarafta aileler, diğer tarafta ambulans sesleri, battaniyeye sarılı yaralılar, ölüler. inşallah bizimkisi değildir diye bakınan eş dost akrabalar.

    düşünün bir kere; battaniyeye sarılı bir madenci, hayatını kaybetmiş. kapkara yüzüne bakıyorsunuz, önce bir umutlanıyorsunuz sizin yakınınız olmadığını anladığınızda. fakat 2-3 saniye süren bir umutlanma bu. madenci yakını bilir ki, içeriden ne kadar uzun süre çıkarılmazsanız, o kadar umut azalır.

    bu umut ve aynı zamanda korku dolu bakışları o insanların yüzünde gördükçe, biraz daha nefret edersiniz mesleğinizden. nasıl da pamuk ipliği ile sarılıdır bu adamların hayatları.

    ama ölmek onların kaderi di mi ?!

  • bir de anne yatağı yaptıktan sonra, yatağa yatıp üzerine yorganın serileceği anı beklemek vardır. benzer kalibredeki güzelliklerdendir ikisi de. o anki duyguyu anti-depresanlara katacak bir teknoloji olsa keşke.

  • kısa kesilen, anlatılmak isteneni sadece birkaç kelime ile anlatan mesajlardır.

    babadan gelen mesaj:
    "paran yattı."
    cevap:
    "polis yok demiştim."
    baba:
    "ne polisi?"
    cevap:
    "espri yaptım baba yok bişey:)"

  • binaları ayakta tutan tuğlalar değil, temel ve kirişlerdir. ne kadar hafif olurlarsa o kadar sağlam olurlar. yalıtım ise duvarın dışına yapılır.
    hobisi kepçe ve inşaat izlemek olan ülkenin vatandaşı böyle sorular sormamalıdır.
    çocukluğu inşaatın 2. katından kum tepesine atlamak, aylarca bekleyen rutubetli su varillerinden kurbağa yakalamak olan bir varoş çocuğu olarak biraz kassam ev yaparım.
    he bugüne kadar ne inşa ettin dersen sadece köpek ve güvercin kulübesi..
    bir de yetişkinliğimde yaptığım bir kuş kafesi var ki ustalık eserim olarak londra'da sergileniyor. bu londra işi ciddi bu arada.

  • bir gece sofrada atatürk misafirleriyle otururken, ekmeğe bir kuruş zam yapılacağı hakkında bir mevzuu açıldı.

    yapılacak zam hakkında herkes bir fikir beyan ediyordu. tartışmalar sürerken, atatürk “durun bakalım, bizim sofracıbaşımız ibrahim’in de fikrini alalım, o halk çocuğudur. bu hususta bakalım ne diyecek ?” dediler. sonra ibrahim’e dönüp “söyle bakalım ibrahim, bu ekmek zammına ne diyorsun ?” diyerek cevabını beklediler.

    ibrahim bey arkadaşımız “paşam, ekmek fakir fukara halkın başlıca gıda maddesidir. bu itibarla yapılacak 1 kuruşluk zam zengin tabakayı zaten ilgilendirmez. halk tabakası ise günde üç dört ekmek yer, bu da cebinden 3, 4 kuruş fazla çıkması demektir. zengin ve varlıklı olanlar esasında francala yer. onun için yapılacak zam, ekmeğe değil, francalaya ve buna mümasil diğer yiyecekler olan pasta, börek, çörek, bisküvi gibi varlıklı insanların yedikleri unlu mamullere yapılmalı” dedi.

    atatürk sofrada bulunanlara dönüp “ibrahim’in söylediklerini işittiniz mi?” diye sordu.

    -“evet, işittik”.
    -“o halde biz de ibrahim’in fikrine iştirak edelim ve ekmeğe yapılacak 1 kuruşluk zammı kabul etmeyelim”

    atatürk’ün yanıbaşında - çankaya köşkü kütüphanecisi nuri ulusu’nun hatıraları - derleyen mustafa kemal ulusu- doğan kitap

  • edirne'dir bana göre neden diye soracak olursanız; kardeşimi üniversite'ye yerleştiricez kayıt günü evi de halledelim dedik emlakçıları dolaştık (pek iyi namları yok evrensel olarak) bu daireler size uygun değil şu bölgeye gidin diyen mi dersiniz numaramızı alıp bizim için alternatif oluşturan mı dersiniz oldu. sokaklarda daire ararken berbere girdik 3 kişi, sorduk " boş daire var mi " diye 2 saat muhabbet ettik çay eşliğinde zaman bitti. tabi bizim de trakyalı olmamızın etkisi olmuş olabilir.

  • kendisinin kazandığı ciddi bir kupa yoktur. zaten 2002 dünya kupası da baklavasına yapılmış bir turnuvadır, hatta ronaldo o turnuvada 8 golle gol kralı olduğu için baklavadan en çok dilimi yemiş ve göbek yapmıştır.

    brezilya'nın o dönemi denilen takımda kaka yokken ve ronaldinho da daha yıldız adayı iken dünya kupası kazanmıştır. takımda kendi seviyesinde sadece rivaldo vardı, dolayısıyla ronaldo takımın iki yıldızından biriydi. liseli olduğunuzu her yerde belli etmeyin.

  • kolin inşaat'ın beni zevkten dört köşe eden hareketi. zeytin ağaçlarının bulunduğu bölgede, kolin inşaat için çalışan ve zaman zaman köylülere saldıran 50 özel güvenlik görevlisi işten atılmış. güvenlik personeli "bize iş garantisi verip, köylülere saldırttılar. şimdi de işten attılar" diyor.

    beter olun lan. darısı para için millete saldıran tüm köpeklerin başına...

    http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/27553732.asp

  • tsk'nın 30 yılda tankla uçakla füzeyle yapamadığını ışid 30 günde toyota pikapla yapmıştır.