hesabın var mı? giriş yap

  • sayın sözlük yazarları, bakın sayın diyorum, zevkleriniz ve renkleriniz kimsenin sikinde değil de, şu şarkıyı beğenecek kadar ne yaşadınız hayatınızda, hiç mi şarkı dinlemediniz, kaliteli sese kulağınız hiç mi aşina olmadı merak ediyorum, utanmadan ben şarkıyı beğendim, sesi beğendim diyenler olmuş, pes.

    çocuğu tanımıyorum bile, emeğini katıyordur işlerine, ne bileyim karakter koyuyordur yaptığı şeye, lafım yok, takip et, sev. adamı kötülemek gibi bir niyetim zaten yok, haydi yaptığı klibi beğendim de bari ona da lafım yok, ama ben bu müzik türünün cidden içine sıçayım, arabesk pop mu oluyor, ya da her ne halt ise.

  • evvela işid'in allah belasını versin. lakin gazetedeki haberde şöyle bir şey dikkatimi çekti. "geçtiğimiz günlerde meydana gelen patlamada çok sayıda kişinin ölmesi üzerine petrol çıkarma işini profesyonellere devretme kararı alan..."

    lan, biz de o kadar maden çöktü, yüzlerce insan öldü. kimse en ufak bir karar almadı be. işid kadar yok muyuz amk?

  • video.

    açıklamaları da şöyle.

    --- spoiler ---
    i ran away 12 days ago. my village is close to kobani. when everything began we were told to run away. my uncle who is 80 years old was unable to come with us and he was killed by isis in his home. we then walked away to the turkish border but recep tayyip erdoğan and his soldiers didn't allow us to cross the border. they were also killing us. generally they are the ones that are responsible for everything that's happining to kurds now. it was turkish soldiers that killed many of my friends. we only hoped that god will save us. neither erdoğan nor turkey will help us. an 8 year old girl was raped by isis fighters. that really happened. then they killed her and left her body in the street.
    --- spoiler ---

    çevirelim.

    *****
    12 gün önce kaçtım. köyüm kobani'ye çok yakındı. herşey başladığında kaçmamız söylendi. amcam 80 yaşında olduğu için bizimle gelemedi ve evinde ışid tarafından öldürüldü. biz de türk sınırına gittik fakat recep tayyip erdoğan ve askerleri sınırı geçmemize izin vermediler. onlar da bizi öldürüyorlardı. zaten genel olarak kürtlere yapılan herşeyin sorumlusu da onlardır. türk askerleri birçok arkadaşımı öldürdü. tek umudumuz allah'ın bizi kurtarmasıydı. ne erdoğan ne de türkiye bize yardım etmeyecek. 8 yaşında bir kız ışid askerleri tarafından tecavüze uğradı. bu gerçekten oldu. sonra onu öldürdüler ve ceseti sokağa bıraktılar.
    *****

    video 8 ekim'e ait, rt genelde günü gününe haber yayınlayan bir tv. 12 gün önce geldi ise ya 27 ya da 26 eylül'de girmiş içeri. sınır ise 19 eylül'de açılmıştı.

    kendisi farkında mı bilmem ama bu açıklamaları 2.000.000 insanın ve kendisinin sığındığı türkiye'den yapıyor.

    insanda bir minnet duygusu olur.
    evet, biz ölmek üzereydik, buraya kaçtık, türkiye mecbur olmamasına rağmen bizi içeri aldı ve artık güvendeyiz der.

    yok, demiyorlar arkadaş.

    hem hangi türk askeri herhangi birinizi vurdu sınırda?

  • gerçekten de hayatımda gördüğüm en inanılmaz mantık hatası olabilir. "iyi bir çocuk olursanız, bir gün siz de şirinler'i görebilirsiniz" şartına rağmen gargamel isimli koca herif şirinler'i görebilmektedir. adam hem çocuk değil, hem de iyi değil. yaa yaa.

  • aşık olduğunuz kadın ile evlenip, özgürce gezip tozup; aşkınızın meyvelerini rahatça büyütüp, hobilerinize vakit ayıtmanız ve huzurlu bir şekilde ölmeniz sıradanlıksa şayet en sıradan şekilde ölmek isterim.

  • geçen seneki "şampiyon 4. yıldız için sahada" yazan eleman yazmazsa eleyeceğimiz takımla maçımızdır

    edit: iş bu entry tüm lig boyunca bu entryi yazan, kalkın ulan fener'in maçı var diyen emekçi dostumuz, çubukluya gönül vermiş kardeşimiz nick yazmazsam ne olacak ki renkdaşımızı incitmek için yazılmamıştır. yaptığı totemin ters tepmesine, esprili bir tepkidir.
    kendisine ve çubukluya gönül vermiş renkdaşlarıma selam ederim.

  • cogu kisinin kacirdigi nokta, odul teslim alinir, telsim eden sahneyi kazanana birakir ve odulu kazanan kisi konusmasini elinde odulu ile yapar. nihal hanim seyirciyi selamlayip odulu teslim almasi gerekirken dogrudan konuusmaya baslayip tamer karadagliyi arkasinda figuran bekci durumunda birakmistir.

    tamer karadagli gercekten oduluyle komusmasi icin vermis olmasa nihal hanimin tepkisine bu kadar hizli yanit veremezdi.

  • shounen denen, aksiyon dolu animelerde, bir adet hiçbir şeyi sallamayan, sürekli uyuyan ya da yemek düşünen, diğer karakterlere pek yardım etmeyen ancak ciddi olduğunda ortalıkta düşman bırakmayan aşırı güçlü bir karakter vardır. bu karakter genelde olaylara pek karışmaz, ana karakter kan ter içinde mücadele ederken bu karakter etrafta olmaz ve savaşın son anına kadar da kendisini göstermez. iş kendisine kadar geldiğinde ise bıkkın bir ifadeyle ortaya çıkar, ana karakterin bölümler boyu uğraştığı düşmanı takribi iki üç dakikada yere serer, bilgece birkaç söz söyledikten sonra da yine ortadan kaybolur.

    bu karakterler de genelde izleyici tarafından çok sevilir. mesela bleach'teki urahara kisuke ve one piece'teki shanks bu konuya örnek gösterilebilir. bu karakterler de sanjuro kadar rahat ancak tehlikelidir. ben de bu filmi tekrar izlerken önce animeleri, daha sonra bu filmin yapıldığı tarihi düşündüm ve sanjuro'nun bütün bu karakterlerin atası olabileceğine karar verdim. şimdi animelerde de önemli yer tutan bu karakterlerin özellikleri nelerdir sanjuro üzerinden bir inceleyelim.

    --- spoiler ---

    1) rahatlık: bu konu, karakterimizi tanımlayan en önemli noktalardan biri. ayrıca yazılan karakterlerin karizmasına karizma katan da bir özellik. mesela bu filmin hemen başında sanjuro, bedava diye bir shrine'da kalıyor. daha sonra bir takım insanlar olduğu için uyanıyor ve bir bakıyor ki kendisini klan ve yöneticilerin dahil olduğu büyük bir komplonun içinde bulmuş. burada diğer insanlar gibi panikleyebilir çünkü kendisinin durumla hiç alakası yok ve sırf uyumayı tercih ettiği yer nedeniyle hayatı tehlikede. ancak sanjuro o kadar rahat ki dışarı çıkıp biraz konuşarak, biraz güç gösterisi yaparak ekibin hayatını kurtarıyor.

    sanjuro'nun rahatlığı sadece yalan söylemesi gereken durumlarda ortaya çıkmıyor. kendisi hep böyle. oturabiliyorsan ayakta durma, yatabiliyorsan oturma felsefesini hayat görüşü olarak benimsemiş. mesela diğer samuraylar baston yutmuş gibi sırtları dümdüz otururken sanjuro'yu sürekli bir yerlere yayılmış şekilde görüyoruz. ancak sanjuro'nun bu rahatlığı gamsızlıktan değil, olayların nasıl gelişeceğini adım adım bilmesinden geliyor. çünkü kendisi de eski bir samuray ve muhtemelen bu tip klan içi politik çatışmaları gördü daha önce. düşmanını çok iyi tanıması da bu rahatlığına ayrı bir etkileyicilik katıyor.

    2) roninlik müessesesi ve umursamazlık: feodal dönem japonya'sında her samuray bir daimyo'ya bağlıdır. ve bir samurayın amacı daimyo'ya hizmet ederken ölmektir. çünkü tüm hayatını bağlı olduğu lorda adamıştır. ancak bu süreç her insan için aynı şekilde işlemez ve bazı samuraylar efendisiz kalır. samurayların görevi daimyo'sunu her koşulda desteklemek olduğu için bir samuray efendisiz kaldıysa burada ortaya iki ihtimal çıkıyor. ya samuray efendisini terk etti, ya da daimyo öldürüldü ancak samuray onu koruyamadı. bu ihtimaller nedeniyle de insanlar ronin'lere pek iyi gözle bakmıyor.

    ancak bu durum sanjuro'nun umurunda değil. zaten filmin başındaki dövüş sahnesinde gördüğümüz üzere yeteneklerini azıcık gösterdiğinde hemen kendisine yeni bir efendi bulabiliyor. ki burada da iyi para kazanıp rahat yaşayacağı ortada. ancak sanjuro, artık bir efendiye bağlanmayı istemiyor çünkü bu filmde de gördüğümüz üzere daimyo'lar ve klan liderleri kendi çıkarları için onlarca insanın hayatını tehlikeye atan kişiler. bu yüzden sanjuro'nun roninliği tercihli bir durum ve kazanacağı paraya sırtını bu kadar kolay dönebilmesi de etkileyici bir hareket.

    3) gerekmedikçe saldırma: bir samurayın ünlü olmasını sağlayan şey dövüşteki kabiliyetidir. bu nedenle samuraylar olabilecek her fırsatta birilerine saldırıp kendilerini kanıtlamaya çalışırlar. mesela bu filmin merkezindeki 9 samuraya bakarsanız, en ufak bir fırsat bulduklarında hemen saldırıya geçmek istediklerini görürsünüz. ancak bu kana susamış insanlar oldukları için değil. çünkü olabildiğince çok dövüşe girip "nam salmak" samuraylığın bir gerekliliği.

    sanjuro ise dövüş konusunda ne kadar yetenekli olursa olsun gerekmedikçe asla kılıcını çekmiyor. bunun da nedeni aslında sanjuro'nun bundan çekinmesi değil. evin hanımıyla konuşmadan önce mesela gözünü kırpmadan savaşa giriyordu ve insanların ölüyor oluşunu çok kafaya takmıyordu. dövüşe girmemesinin asıl sebebi ise sanjuro'nun "kanıtlayacak" bir şeyinin olmaması. bunu da ancak kendini gerçekleştirmiş bir insan başarabilir. mesela diğer samuraylar yeni kimonolarla gezerken sanjuro, kimonoyu reddedip yırtık çoraplarıyla yollara düşebiliyor. çünkü üst baş gibi ilk seferde fark edilebilen statü göstergeleriyle ilgilenmiyor.

    4) bilgelik: sanırım bu bir insanı karizmatik yapabilecek en önemli özellik. bir şeyleri bilmek ve üzerine bildiği şeyler ile ukalalık yapmamak. zaten üçüncü maddede bahsetmiştik sanjuro'nun kendisini kanıtlamak gibi bir amacı yok. bu yüzden düşmanının her bir adımını bilse de asla ukalalık yapmıyor ve bilgeliğini ölçülü bir şekilde kullanıyor.

    5) hevesli karakterle dalga geçmek: bu da yine bir anime klasiğidir aslında. her şeyi bitirmiş olan güçlü karakterimizin en önemli sorunu motivasyon eksikliğidir. çünkü zaten kazanacağını bildiği için savaşlar artık ona heyecanlı gelmiyordur. bu yüzden karakterimiz kariyerine yeni başlamış aşırı motive ana karakter ile sürekli dalga geçer. muhtemelen burada kendi gençliğini görür ama fark ettirmez.

    bu filmde de komik olarak görülebilecek pek çok an var. bunların bir kısmında sanjuro, seri olarak ekiple dalga geçiyor. hatta ekipten birkaç kişi buna bozuluyor ama sanjuro'nun niyetinin kötü olmadığı anlaşılıyor bir süre sonra.

    --- spoiler ---

    gördüğünüz gibi saydığımız beş madde urahara kisuke gibi karakterlerin hepsinde mevcut. her ne kadar bütün anime ve sinema arşivini incelemeden böyle bir çıkarıma ulaşmak zor olsa da tarih nedeniyle sanjuro'nun bu karakterlerin çıkış noktası olduğu varsayımı gerçeğe çok da uzak değil sanırım. zaten aynı ülkede üretim yapıp toshiro mifune'nin bu filmdeki karizmasından etkilenmemek ya da yakalandıktan sonra hayatını kapatıldığı dolapta sürdüren, arada sırada dolaptan çıkıp grupla konuşan hatta onlarla birlikte sevinen ne yaptığı fark edilince de sakince dolabına dönen adamın yarattığı mizahtan esinlenmemek çok kolay değil.

  • ölüler tek bir şeyi bilirler: hayatta olmak daha iyidir..

    film boyunca aslında "gerçek hayat"tan ne kadar uzak olduğumuzu, okuyacağım, adam olacağım, işe gireceğim, evleneceğim, emekli olunca şunu yapacağım bunu yapacağım gibi hedefler ve ideallerin arasında sıkıştığımızı, eskiden sadece yaşamak amaçlı var olan bizlerin ne olduğunu unuttuğumuzu yüzümüze vuran, sonundaki işlek bir caddede su gibi akan insanları görünce derin düşüncelere sevk eden danny boyle filmi. (böyle cümle olmaz olsun) james franco coşmuş, döktürmüş.... muazzam.

  • nisan 2020'de türkçe altyazıyla birlikte gelen oyun.

    mart gibi karıyı boşar, nisan ayında rahat rahat takılırım.

    1 yıl sonrası gelen edit: oyuna bak anasını satim, sürekli erteleniyor. karı başımıza kaldı.