hesabın var mı? giriş yap

  • babam kızkardeşimin* vurdulu kırdılı, vahşet dolu oyunlar oynadığını görünce kendisine midtown madness'ı uygun görüp almıştı. sonra yayaları öldürmeye programlı bir halde araba kullandığını görmüştük kendisinin de sonunda the sims almıştık gidip beraber ki o sıralarda on yaşının baharında olan kızkardeşimin ruh sağlığı daha fazla hasar görmesin; evde sakin sakin takılsın diye. ama sonradan farkettik ki çocuklarla uğraşamayacağını anladığı vakit, bahçesindeki muazzam havuza bu çocukları sokuyordu. sonra eşya satın alma moduna geçip, havuzun merdivenlerini satıyor ve haliyle çocukların patır patır can cekişerek ölmelerini izliyordu. artık başka çare bulamayıp kendisinin bu bastırılmayan öldürme isteğini en azından oyunlarla tatmin etmesine izin verdik de ailede kimse ölmedi.

  • "birkaç saat sokaklarda dolaşırım, rastgele şiddet için ideal hedef olurum." repliğiyle içime işlemiş film. yılın çeşitli zamanlarında izlenilesi. her an kötü birşeyler olabilir düşüncesinin nasıl da içimize işlemiş olduğunu ispatlar aynı zamanda.

  • twitre gezerken denk geldim...
    eminim binlercesi vardır böyle.

    ulan yazıklar olsun!
    yiye yiye doymadınız! paraları yediniz, ülkeyi yediniz, gençliğimizi geleceğimizi yediniz!
    doymadınız! utanmadınız! gencecik memur adaylarının haklarını yediniz!

    şu kıza mülakatta elenecek kadar düşük puanı nasıl verirsiniz. ne yapmış olabilir yani 2 senedir memur olmak için kendini paralayan biri mülakatta! süt dökmüş kedi gibi uslu da durmadıysa ben de bişey bilmiyorum...

    not: hakikaten ne bu kızla ne başka bi kpss adayıyla en ufak alakam olmadığı gibi kpss denen sistemle de bi ilgim yok. özel sektörcüyüm.. ama vicdanımızı da çöpe bırakmadık amk.

    https://twitter.com/…anp/status/1475753894273822722

    gelen mesajlar üzerine edit: abi bisürü mesaj geldi, bu yazdığım örneklerden birsürü gönderen oldu... birinci olup atanamayan, çok yüksek puanla atanamayan, mülakatta kazanamasın diye bilhassa elenen birsürü genç varmış... yazık..

    edite edite: ooo kılıçdar amcamız da girmiş topa..
    https://twitter.com/…luk/status/1475924061373046793

    şimdi bu aktroller, atanamayan çocukcağızları terörist falan ilan etmezlerse iyidir ya...
    yıllarca çalış didin.. kpss de tavan puan yap...
    devlete memur olarak girmek için emek ver.

    sonuç olarak kapı gibi terörist damgası kazan.
    trajik bile demeye utanıyor insan...

  • ahmet hakan: "turk futbolunun geldigi hal icin endiselenmeli miyim?"
    b. albayrak: "sunu sorayim. bayern'le mi oynuyorsunuz? bayern'le isiniz var mi?"

  • -1976 yılında ronald shusett ve dan o’bannon, philip k. dick’in 20 sayfalık kısa hikayesi we can remember it for you wholesale’i filme uyarlamak için anlaşmışlar. aynı yıl hikayenin telif haklarını satın almışlar. bu kısa hikayeyi film için kurgularken çok zorlanmışlar. senaryo son haline gelinceye kadar 40’tan fazla kez revizyona uğramış.

    -ilk başta yapımcı olarak dino de laurentiis ile yönetmen olarak da david cronenberg’le anlaşmışlar. cronenberg ilk başta bu profe için the fly’ı reddetmiş. ancak cronenberg proje üzerinde bir süre çalıştıktan sonra yaşanan anlaşmazlıklar yüzünden projeden ayrılmaya karar vermiş ve the fly'ın yönetmenlik koltuğuna oturmuş.

    -david cronenberg, philip k. dick’in orijinal hikayesine bağlı kalmak istediği için projeden ayrılmış olsa da, sinema salonuna total recall olarak ulaşan filme kendisinden bazı miraslar bırakmış. marslı mutantlar ve liderleri kuato gibi.

    -senaryo ve yönetmen karmaşalarının yaşandığı bu süreçte projeden haberi olan arnold schwarzenegger filmdeki role talip olduğunu dino de laurentiis'e bildirir fakat reddedilir. orjinal hikayeye bağlı kalmak istediği için cronenberg’le anlaşamayan laurentiis, douglas quaid karakterinin ise orjinal hikayedeki gibi olmasını istemektedir. douglas quaid, philip k. dick’in eserinde karısı tarafından aşağılanan, daha heyecanlı bir hayat düşleyip mars'a gitmek isteyen sıradan memurdur. bu bir rol için düşünülen ilk oyuncu richard dreyfuss olmuş. daha sonra william hurt ve patrick swayze gibi isimler düşünülmüş.

    -bir süre sonra laurentiis’in yapım şirketi de laurentiis entertainment group iflas etmiş. bunu fırsat bilen arnold, red heat filminde birlikte çalıştıkları carolco pictures'ı total recall'un haklarını alması için ikna etmiş. douglas quaid rolü artık arnold'un olmuş. sadece bununla da yetinmeyen arnold, hayranı olduğu robocop filminin yönetmeni paul verhoeven'in total recall'un yönetmeni olmasını sağlamış.

    -filmin ilk versiyonu aşırı şiddet ve kan içerdiği için x rated kategorisine girecekmiş, r rated olabilmesi için bazı sahneleri yumuşatılmış.

    -metro istasyonundaki kovalamaca sahneleri meksika'nın başkenti mexico city'deki metro pantitlan istasyonunda çekilmiş.

    -bilgisayar destekli görsel efektlerin kullanıldığı ilk filmlerdenmiş

    -filmin mars'da geçen sahnelerinde muhafız olarak kullanılan oyuncular amerikan deniz kuvvetleri askerleriymiş.

    -filmin çekimleri yapılırken oyuncu kadrosu ve prodüksiyon yemek firmasının yemekleri yüzünden gıda zehirlenmesi geçirmiş. yanlızca kendisine yapılan özel yemekleri yiyen arnold zehirlenmemiş. meksika'nın kirli havası yüzünden hastalananlar da olmuş. yine çekimler sırasında arnold schwarzenegger'in parmağı kırılmış.

    -tam olarak bilinmese de aşağı yukarı 65 milyon dolara mal olmuş ve muhtemelen o tarihe kadar yapılan en pahalı filmmiş.

    filmin yapım süreci part 1 part 2

  • "sennnnn... sennn kiii, düşmanlarıııı..." diye nara atan çocuk iticiliği. saçının birkaç telinden tutup indireceksin aşağı, düşmanı görsün.

  • kadın olur.

    bütün maskelerini çıkartır. ve sadece kadın olur.

    güçlüyü oynayan, mantığa tapan, kariyeri her şeyden üstün tutan, aşka inanmayan, kimseye güvenmeyen, herşeyi zamana bırakan, bir şeyleri yaşamak yerine sonunu hesap eden maskelerini çıkartır, salt kadın olur. aşık olmanın, olunmanın, istenilmenin, beğenilmenin, özlenilmenin tadını çıkartır. hesaplar , kitaplar, kurallar biter; her şeyden hatta insanın kendisinden güçlü olan tek duygu başlar, aşk.

    zaten hayatta iki mucize bir de gerçek vardır. mucizelerin ilki doğmak, diğeri aşık olmak. hepsini bozan tek gerçek de ölümdür. kaçınılmaz olan. ve mucizeler inananların başına gelir, gerçekler herkesin.

    çok kadın tanıdım hep aynı hataları yaptığı halde bir mucize bekleyen. aşka inanmıyorum diye bas bas bağırıp, kalbiyle aşkların en güzelini çağıran. çok kadın tanıdım ne istemediğini otuz, ne istediğini kırk yaşından önce çözemeyen. kırkında da bunlara nasıl nereden başlayacağını kestiremeyen. sadece gerçek bir adama aşık olan gerçek bir kadın bilir ne istediğini; her şeyi unutup o aşkı yaşamak ister. erkeğine teslim olup, acısıyla, hatalarıyla, pişmanlıklarıyla ve inanılmaz derinlikteki özel anlarıyla o aşkı yaşamak ister. dibine vurmak ister. bütün kimliklerinden sıyrılıp, annelikten, iş kadınlığından, evlatlıktan, yemek yapmaktan, bulaşık yıkamaktan, güçlü durmak zorunluluğundan sıyrılıp sadece kadın olmak, bunu her hücresinde hissetmek ister.

    bir kadın bir adama gerçekten aşık olursa; işte o zaman bir mucize olur. cennet dünyaya iner. cebinde cehennem saklı olsa bile.

    tanım; bir kadının bir adama gerçekten aşık olursa hissedeceği şeylerdir.

    (bkz: #30474124)

  • çinde kıtlık olduğu için uydurulmuş yalandır. ulan adamlar canlı fare yutuyor, canlı maymun beyni yiyor, adı sanı duyulmamuş bilmem ne sikim hayvanından tut olmadık yarasaları yiyip kovidi dünyaya yaydılar da kala kala araştıracak yumurtanın zararı mı kalmış? ahhah.

    bir de sayın cumhurbaşkanımız recep tayyip erdoğan beyefendi gibi dünya lideri yok ki başlarında adamların karnı doysun.