hesabın var mı? giriş yap

  • iş güvenliği uzmanı a.b. sanki olayın sorumlusu gibi çoktan gözaltına alınıp tutuklanmış bile. ilgili savcı ve hakim 6331 sayılı kanunu açsın okusun; işletmelerde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınmasından "işveren sorumludur". daha işveren ifade bile vermemiş deniliyor. işin ciddiyetine bakar mısınız?

    adamın sahibi olduğu fabrikada deprem etkisi yapan bir patlama oluyor, insanlar ölüyor ama daha ifadesi bile alınmamış.. bu nasıl bir hukuk sistemidir, nasıl bir adalettir acaba? bu kişinin dokunulmazlığı mı var?

  • türkçemize "travma sonrasi stres bozuklugu" seklinde kazandirilmis bir kaygilanim bozuklugu türü.
    savas, konsantrasyon kampi veya deprem gibi büyük felaketleri, travmalari yasayan insanlarin düsebilecegi bir çukur. o anlari sürekli tekrar yasamak (rüyalarda da), hayata ve insanlara karsi hissizlesmek, apatik olmak, gelecegin anlamini yitirmesi, çok yüksek düzeyde kaygiyla dolu olmak gibi semptomlari vardir. depresyonla elele, kolkola gezen bir rahatsizliktir.
    hem travmadan önceki psikolojik altyapiniz, hem travma sirasindaki deneyimlerinizin yogunlugu, hem de travma sonrasi insanlarla etkilesimlerinizin niteligi belirleyicidir ptsd'yi yasayip yasamamanizda, ya da ne düzeyde yasadiginizda. konusmak, paylasmak kisa dönemde aci verse de, uzun vadede her zaman en sagliklisidir, en iyi tedavi yoludur.

  • bronz çağı çöküşüne sebebiyet veren bir insan kitlesi var, bunlara "deniz insanı" (sea peoples) deniyor, ama kökenleri muamma.

    ve evet, akdeniz'e kıyısı olan medeniyetlerden sadece mısır medeniyeti ayakta kalabiliyor.

    bazı mısır kabartmalarında ("delta muharebesi" kabartması gibi) mısırlıların, denizden gelen bir halkla savaştığı sahneler resmedilmiş.

    150-200 sene boyunca bu yıkıma karşı mücadele vermiş ve özellikle öne çıkmış olan hükümdarlar 2. ramses, merneptah ve 3. ramses'dir.

    o dönemden kalan ilginç yazışmalar da var. bugünkü suriye topraklarındaki ugarit devletinin kralı, aynı zamanda babası olan komşu kraldan yardım istiyor (alasiya diye bir devlet, bugünkü kıbrıs adasında olduğu düşünülüyor).

    mektupta "baba, benim tüm askerlerim hatti'de (hitit devletinin toprakları) olduğunu, tüm gemilerimin lukka'da olduğunu (likya'nın eski adı) bilmiyor musun? şehrimi yağmaladılar, yaktılar, yıktılar, kötü şeyler yaptılar, bunu sadece yedi gemiyle yaptılar!" diye resmen ağlıyor.

    kıbrıs'ta bulunan bazı kazılarda ufak "hazineler" bulunuyor. bunların da aynı dönemlerde, işgalden ve kıyımdan kaçmak zorunda kalan zenginlerin mallarını "sonra gelip alırız" diye gömdükleri yerler olduğu düşünülüyor.

    hitit devleti ortadan kalksa bile, sonrasında hitit artığı başka devletler devam ediyor. üstüne lidya, likya, truva güçleniyor. orta anadolu'da bulunan hitit devletleri, asurlular tarafından işgal ediliyor ve bütün hatti halkları asimile oluyor.

    asurlulardan sonra akamenid persler var, sonrasında neo-babil var, ermeni krallıkları var...

    kendileri de hint-avrupa kökenli bir grup olan hititler, kendi devletleri tamamen çöküp bir daha bir devlet oluşturamayınca, ve ufak gruplara bölününce, önce semitik bir halk olan asurlular tarafından tamamen devlet yapıları yıkılmış, sonrasında ise diğer hint-avrupa kökenli ve hititçeye daha yakın lisanları konuşan diğer devletler tarafından (pers) tamamen asimile edilmişler.

  • az önce bir twit okudum, sadece 1 helikopter çalışıyor insanlar çamurlu suyu seyreltip içmeye çalışıyor yazmış bir kişi.sonra yardım kampanyası başlatıldığını okudum.sonra aklıma geçen hafta somaliye verilen 30 milyon dolar geldi.
    sonra dedim ki senin öldüğün gün anam babam ölse yine de o günü hayırla yad ederim.başımıza gelmiş en büyük felaket sensin.

  • köprünün açılış gününe denk getirilerek mühendislik harikamıza gölge düşürmek isteyen dış güçlerin oyunu olan durum. ayrıca juno nun gittiğini gören yok belki jüpiter ona geldi.
    debe editi: atatürk havalimanı patlaması sonrasında köprü açılışında sevinçten göbek atanları hayatınız boyunca unutmayın.