ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
cenab-ı hakkın kayıtlarında mevcut
-
siyasal islam boktur.
siyasal islam bok çukurudur.
siyasal islam içi irin idrar ve bok dolu bir çukurdur.
kim bundan besleniyorsa boku ve irini yudum yudum içmektedir.
telefon whatsapp ve skype'tan ulaşılamayan sevgili
-
pompa yapmaktadır. tuvalet tıkanmış onla mı uğraşsın, size mi cevap versin şimdi!?
21 şubat 2015 tbmm oturumu
-
chp her madde için gruplar halinde üçer önerge hazırlamış.
mhp her önergeye usul tartışması veriyor.
hdp'nin görevi ise sınırsız slogan.
gözlerim yaşardı allah belamı versin.
(bkz: kahrolsun faşizm)
iq'yu en az 10-15 puan düşüren şeyler
-
türk televizyon programları izlemek.
basquiat
-
bir biyografi filmi için bana biraz kısa geldi ama aynı zamanda bazı yerleri de gereksiz uzun geldi. müzikleri şahane, özellikle waltzing mathilda çalan yerde de içiniz dağlanıyor. filmin yönetmeni julian schnabel zaten vakti zamanında hem andy warhol ile hem de basquiat ile çalışmış. kadro ise inanılmaz yani elektrikçi willem dafoe, parti konuğu vincent gallo ki büyük başları saymıyorum bile.
ilginç kablosuz ağ isimleri
-
sifresiz hali: "abartmadan kullan"
aradan zaman gecince pezevenk sifre koymus ve kablosuz ag adini da "abarttin" olarak degistirmis.
2013-2014 10. sınıf fizik kitabı
-
hocanın ilayda'nın başarısına çalışın, ordan sorucam demesine rağmen, şeyma'nın rüyasından sorup hepimizi sıçırttığı dersin kitabıdır.
katı meyve sıkacağı alacaklara tavsiyeler
-
hiç bir zaman almayın, iki kere kullanıp kenara kaldıracaksınız çünkü.
12 mart 2020 otogar görüntüsü
-
yarın itibari ile corona olmayan şehir kalmayacak.
hoşgeldin corona bebek.
17 nisan 2023 demirtaş'ın ince açıklaması
-
“ince'ye oy vermekle erdoğan'a oy vermek arasında fark yok.”
%100 haklı bir tespit. dağılabilirsiniz. konu kilit.
the office
-
muhtemelen defalarca söylenmiştir ama yine de biraz detaylı olarak açıklayayım: the office'in amerikan versiyonunun ilk sezonu size tırt geliyorsa bunu görmezden gelmenizi tavsiye ederim çünkü ilk sezon tamamen ingiliz versiyonundan uyarlamadır.
michael scott'ın ingiliz karşılığı olan david brent'i oynayan ricky gervais; işinde kötü olan, çalışanlarına da kötü davranan, başkasının yerine utanma isteği doğuracak espriler ve hareketler yapan birini çok iyi canlandırmış olsa da nedense bu konseptteki bir insanı ya steve carell iyi oynayamadı ya da bir ingiliz üzerinde doğal duran bu rol bir amerikalı üzerinde eğreti durdu.
neyse dizinin berbat geçen ilk sezonunun ardından steve carell, the 40 year old virgin filmi ile sempatik bir salağı çok iyi oynadığı için ve film de amerikada o dönemde iyi anlamda patladığı için dizinin yazarlarından olan greg daniels, michael scott'ı da ikinci sezonda uyuz olunan bir tipten sempatik bir salağa dönüştürme kararı alıyor. ki bu kararına diğer senaristler karşı çıksa da son söz greg abimizde olduğu için diğerleri de paşa paşa bu karara uymak zorunda kalmışlar.
işte bu karar sayesinde the office'i ilk kez izleyen çoğu kişi "ilk sezonu izledim ama beğenmedim" diyerek diziyi bırakıp bir efsaneden mahrum kalıyor. birinci sezonda diziyi bırakan birilerine denk geldiğinizde onlara şefkat gösterin.
edit: "ilk sezonu izlemeden ikinci sezona başlayayım mı?" gibilerinden neredeyse yirmiden fazla mesaj aldım. 1 bölümü 20 dakika olan 6 bölümlük ilk sezonu izleyemeyecek kadar vaktiniz değerliyse zaten hiç başlamayın. anime fillerı izlemiyorsunuz sonuçta, size "bu bölümleri atlayın" diyecek halimiz yok. bu yüzden artık "ilk sezonu izlemesem olar mığ?" gibilerinden komik sorular sormayın, tşk. kaldı ki ilk sezon da iyidir ama dizinin reyting olarak istenen seviyeye gelmediği ve neredeyse iptal aşamasına gelindiği için "berbat" ve "tırt" terimlerini kullandım.