ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
fahrettin altun'un twitter açıklaması
-
(bkz: mağdurum da mağdurum)
atanamamış goebbels in, bir yığın suçlama yönelttiği twitter dan yaptığı açıklama.
karizmatik cevaplar
-
çalıştığı için gündelikçi tutan kadın bi gün aklına gelir çalışana sorar:
- sen biz yokken hiç yemek yemiyorsun galiba? dolaba baktım hiçbir şey eksilmemiş.
- hayır yemiyorum.
- aa niye kuzum?
- arkamdan dolaba bakıyorsunuzdur diye..
- ?!
masa da masaymış ha
-
edip cansever'in siiri..
adam yaşama sevinci içinde
masaya anahtarlarını koydu
bakır kaseye çiçekleri koydu
sütünü yumurtasını koydu
pencereden gelen ışığı koydu
bisiklet sesini çıkrık sesini
ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu
adam masaya
aklında olup bitenleri koydu
ne yapmak istiyordu hayatta
işte onu koydu
üç ker üç dokuz ederdi
adam koydu masaya dokuzu
pencere yanındaydı gökyüzü yanında
uzandı masaya sonsuzu koydu
bir bira içmek istiyordu kaç gündür
masaya biranın dökülüşünü koydu
uykusunu koydu uyanıklığını koydu
tokluğunu açlığını koydu.
masa da masaymış ha
bana mısın demedi bu kadar yüke
bir iki sallandu durdu
adam ha babam koyuyordu.
yaran diyaloglar
-
turkcell:iyi günler turkcell fatura hatırlatma servisinden arıyorum. temmuz ayı faturanızı ... (burada son anda ödenmemiş diyeceği faturanın aslında ödendiği bilgisini görüyor) ... da ödemişsiniz ... bey, teşekkür ederiz.
coloready:ee evet?
t:öyle yani ödemişsiniz teşekkür ederiz iyi günler.
c:bunun için mi aradınız yani?
t:evet teşekkür etmek için aradık iyi günler.
c:yoksa faturayı hatırlatacaktınız da son anda sistemde ödendigini falan gormediniz yani.
t:(sessizlik) yok ..... bey teşekkür etmek için aradık iyi günler
c:böyle her faturasını ödeyeni arayıp teşekkür ediyor musunuz 10 milyon kişiyi falan?
t:bazen arıyoruz iyi günler.
çamaşır asan cam silen ütü yapan evi süpüren erkek
-
yalnız ve insan gibi yaşayan erkek türü.
iki yumurta kıran olmasa aç kalıp geberecek tiplerin ağzına sakız olur. lan sen daha kendi kendine hayatta kalamıyorsun ne ılığı?
erdal tosun
-
babası ve kardeşine kavuşmuş.. şu güzel aile..
---------spoiler---------
organize işler'de güzel bir yemekte, tolga çevik film boyunca susan erdal tosun'a sorar:
- neden konuşmuyorsun abi?
+ bir ara çok konuştum, hiç faydasını görmedim, bıraktım
---------spoiler----------
edit: samamca'ya teşekkürler
edit2: xaxxbczczaaxax'e teşekkürler foto için
nolur nolmaz foto yedeği: görsel
john updike
-
amerikanın 1960'larda ünlü olan roman, hikaye, eleştiri, makale,şiir yazarı. kısa süre gazetecilik yapıp daha sonra yazar olmuştur. en ünlü kitapları rabbit serisidir, "rabbit" lakaplı harry angstorm'un ripleyvari maceralarının 4 ciltlik hikayesesidir rabbit serisi: "rabbit run, rabbit redux, rabbit is rich, rabbit at rest. serinin 3. kitabı pulitzer ödülünü kazanmıştır. rabbit ripley gibi "becerikli", hilebaz, ali cengiz bir karakter değildir, onun en ilginç yönü sınıfındaki tüm insanların yaşadığı olagelen bunalımlardan son anda bir şekilde kurtulabilme yetisidir. normal bir adam sıkıntılı dönemde arabasına atlayıp biraz dolaşır, hava alır, aynı durumdaki rabbit arabasına atlayınca soluğu başka bir eyalette alıverir.
updike'ın benim bildiğim diğer kitapları the witches of eastwick, brazil'dir. 9 kitap halinde yayınlanmış hikayeleri, şiirleri ve gazete makaleleri ve yazıları ile 20. yy amerikan edebiyatına en çok ürün vermiş edebiyatçılardan biri olsa gerek.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
i phone 6 plus mı alsam, 92 şahin mi? karar veremedim.
digital nomad
-
at the end of my life, geriye dönüp baktığımda para, ev, araba vb. değil, dünyayı gördüğümü, ne çok farklı kültürden insanla tanıştığımı, ne çok yaşanmışlığım olduğunu ve ne çok yaşanmışlığa tanıklık ettiğimi, ne çok yeni şey denediğimi görmek istediğimden hayatım ile ilgili koyduğum hedeflerin son basamağını oluşturan hede.
ilki abd'de bir düzen ve konfor yaratmak, ikincisi kabarık bir savings hesabı oluşturmak, üçüncüsü sevmeyerek yaşadığım bir east coast şehrinden severek yaşayacağım bir west coast şehrine taşınmak ve böylece hem doğu hem de batı yakasındaki yaşamı deneyimlemiş olmaktı. hepsini gerçekleştirdim.
şimdi sıra dn olmaya geldi. çok büyük bir aksilik çıkmazsa en erken 2024 başında, en geç 2024 sonunda olmuş olmayı planlıyorum.
abd'deki eşyalarımı bir storage'a koyup veya satıp, önce birkaç yıl colombia, mexico, costa rica, argentina, guatemala, peru, brazil, chile ve panama'dan oluşan latin america ülkelerinde yaşamak planımın ilk ayağı. schengen ülkelerinde 90 gün kalıp, ordan schengen olmayan ülkelere geçiş yaparak bir seneyi tamamlamak planımın ikinci ayağı. dn visa veren ülkelerin birkaçında birer sene harcamak da planımın son ayağı.
üç ayaktan oluşan bu göçebe hayatından yorulduğum ve/veya sıkıldığım noktada abd'ye kısa/uzun vadeli geri dönmek de tabii ki seçeneklerim arasında. üç ayağı tamamladıktan sonra döneceğim yerin neresi olacağına o gün geldiğinde karar vericem.
1000 tane ateistin gündemi belirlemesi
-
(bkz: genç hafızlar rahatsız)
bir öğretmenden duyulabilecek en ağır söz
-
'senin psikolojin bozuk, ilerde iyi bir anne olup çocuğuna bakamayacaksın' bunu 17 yaşında genç bir insana, tüm sınıf arkadaşlarının yanında zikredecek kadar haysiyet yoksunu bir öğretmenim vardı benim. eğitimci bir insanın, her şeyden öte 2 kız evladı olan bir babanın, başka bir babanın gözünden sakındığı kızına edebileceği en büyük hakareti etmiştir. hakkım haram olsundur.
kuzey güney
-
ilginç neden-sonuçlar barındıran dizi.
gelin kuzey-güney ilişkisine bir göz atalım;
-kuzey; hayali olan askerlik mesleğini yapamadı, çünkü hapisteyken yaralandı.
-kuzey; hapse girdi, çünkü güney'in yaptığı kazayı üstlendi.
-güney; kaza yaptı, çünkü kuzey çok alkol almıştı ve arabayı kullanamayacak haldeydi.
-kuzey; çok alkol almıştı, çünkü güney ile cemre'yi öpüşürken gördü.
-güney; cemreyi öptü, çünkü daha önceden cemre onu dudaklarından öpmüştü.
-cemre; onu öptü, çünkü güney cemrenin gözünden kuzey'in attığı kumu çıkarmaya çalışırken yakınlaştılar.
-kuzey; cemrenin gözüne * kum attı, çünkü güney cemre ile onun öpüşmesini kesmişti.
-güney; cemre ile kuzey'in öpüşme anını yarıda böldü, çünkü kuzey gözlerini kapattı.
-kuzey; gözlerini kapattı, çünkü oyun icabı değil içinden gelerek cemre'yi öpüyordu.
-kuzey; cemre'yi öpmeye hazırlanıyordu, çünkü şişe çevirmece oynuyorlardı.
bence bu dizide tek suçlu var; o da şişedir abicim.*