hesabın var mı? giriş yap

  • ingilizce "click"den gelir.

    click basligina gitmeye usendim simdi. onu da buraya yazayim.

    click: askeri terminolojide, gorus efektli silahlarda (rifle olur bu, sniper olur, tankin bonba atan borusu olur, ne dersen) kullanilir. cogunlukla bir tik arkin bir dakikasina tekabul eder. isaret ettiginiz noktaya gore degisir. eger 100m deki bir cisme hedef aliyorsaniz, bir tik, gorusunuzde 1cm degistirmeniz demektir.

    su aralar en cok kullanilan alani insansiz hava araclaridir.

    insanimiz da bunu almis gunluk diline sokmus. buyuk olasilikla bir tik alt, bir tik ust one-click-south ve one-click-north demek oluyor.

    demek ki neymis? bilmeden konusmamak lazimmis. adam kalkmis tiki kizlarin dejenere agzindan geliyor demis! e her turk asker dogar!

  • bi bon jovi parçasından sonra

    -üff eski sevgilimi hatırladım ya
    -hangisini?
    -ya,işte onu hatırlıyamadım...

  • albüm reviewlarında ismin ne kadar önemli olduğunun güzel bir kanıtı gibi. artık çok saygın olduğu ve yerini / yeteneğini kanıtladığı için herkes midnights albümüne 100 verip geçmiş sanki. oysaki 19 yaşında tek başına yazıp bi iki kişiyle prodükte ettiği speak now albümü şu albümün 10-15 katı kalitede ve derinlikte. hatta o albüm bu “midnights” konseptine çok daha uyuyor bence.

    intikam arzusunda uyuyamamak >>better than revenge - mean
    pişmanlıktan uyuyamamak >> back to december
    aşktan uyuyamamak >> enchanted
    aşk acısından uyuyamamak >> last kiss
    travmalardan uyuyamamak >> dear john, innocent

    gibi. ve bu şarkıların hepsi de midnights’ta aynı konsepti işlemeye çalışmış şarkıları 10-15e katlıyor. o albümün metacritic puanı 77 mesela çünkü taylor o albümü yaptığında kendini kanıtlamaya çalışan 19 yaşında bir kızdı şimdi ise taylor swift ve bu kritikler tamamen bundan etkileniyor.

    bunun gibi az beğenilen bir diğer albümü lover idi ki o bile taylor için yeni soundlara sahipti. albümün çocuksu soundları olsa da bu soundlar “aşık, toz pembe” albüm temasına uyuyordu. midnights ise hem taylor’ın önceki işlerinin bir tekrarı gibi hem de soundlar konseptle hiç uymuyor. üstelik lover da yine bir sürü ilk dinleyişte çarpan güzel şarkılar vardı. midnights’ta o bile yok gibi neredeyse.

    bence jack antonoff ile çalışmayı reputationdan sonra bırakmalıydı. lover dinlerken de tam olarak bunu düşünmüştüm. loverda da sözleriyle vs güzel olabilecekken, altyapısıyla, pop müzikte kalma ısrarıyla sanki kötü olmuş hissiyatı veren şarkılar vardı. folklore ve evermore etkisiyle bu sorunu unutmuştuk ama midnights ile bu durum kendini tekrarladı. folklore ve evermore’u da yüksek oranda kurtaran aaron dessner imiş demek ki. yani bilmiyorum ya sorun taylor’ın popta özgün soundlar bulamayıp alternatif ve countrye daha uygun olması; yahut jack antonoff. artık her ne ise bu değişmeli bence sonraki albümlerde.

    velhasıl kırdığı rekorlara ve aldığı yüksek puanlara rağmen midnights taylor’ın en kötü albümlerinden biri sanırım.

  • 24 yaşında, dünyanın en muhafazakar tabirle ilk 5 voleybol kulübünden biri olan vakıfbank'ta senelerdir as oynayıp birçok kupa alan, milli takımında mevkisinde alternatifi bulunmayan, pozisyonunda dünyanın en iyi iki üç isminden biri olan ve fakat ekşici voleybol otoriteleri tarafından "hantal ve bir üst seviyeye çıkması zor" bulunan yıldız voleybolcumuz. ahahhaha

  • biri bu saçmalığa artık dur desin be. yemeği verin geçin. ne bu eziyet, şov merakı.
    geçen bir mekana girdik yemekten sonra tatlı yiyeceğiz. neyse tatlı geldi garson 20 dakikada anca servis edebildi baklavayı. almış çatalı bıçağı masaya, tabağa her yere vuruyor adam tempo tutmamızı, alkış yapmamızı bekliyor. çok içinde kaldıysa baterist olsaydın kardeşim, kadıköy’de liseli gruplarla sahneye çıkardın.
    kız arkadaşım da o ara telefonu çıkarmış videoya alıyor bu garsonu vaaay, süper ya, çokiiiiiyyy, ahahaha gibi tepkiler veriyor. (büyük şehirde ortam görmüş anadolu köylüsü gibi)
    yemin ediyorum o an hem yiyeceğim tatlıdan tiksindim, hem hayatımın aşkı dediğim kadından.