hesabın var mı? giriş yap

  • senede iki defa gerçekleştirdiğim aktivite. ebeveynleri sevindirmek tek amacım. bitti herhalde, eve geçeyim artık.

    edit: millet de bir garip he, ahlaksızlıkmış yaptığım. hırsızlık mı yapmışım, rüşvet mi almışım, faizcilik mi yapmışım, başkasının rızkını mı çalmışım.

    edit 2: ne çabuk geldi lan bu kurban bayramı.. yine yollara düşmek amaçsızca..

    edit 3: görüyorum ki kalabalıklaşıyoruz. parti kuralım mı?

  • milyonlar kazanırken türkçe cümle kuramayan türk futbolcuların olduğu ortamda ingilizcesiyle eleştirilen voleybolcu.
    dinledi, anladı, dilinin döndüğünce cevapladı.
    işte, futbol ile voleybol arasındaki kültür farkı. sadece oyuncular açısından değil, seyirciler açısından da farkı ortaya koyan durum.

  • toplumsal dinamiklere ters, gereksiz, faydasızdir. ve de ekonomik olarak orta ve orta-dusuk kesimin güzel hizmet alabildiği bir sistemin darbe almasi demektir.

    erdoğan ilk başkan seçildiğinde tesislerden alkolü kaldırarak ve fiyatları ucuzlatarak geniş halk kesimlerinin faydalanabilecegi hale getirmişti. akp yozlaşmış olabilir ama refah belediyeciliği modelinin başarısı inkar edilemez. o hizmet anlayışı akp'yi iktidara getiren en önemli faktörlerden birisi.

    seçimleri ne istanbul'da ne de ankara'da chp kazanmadı, akp kaybetti. yapılması gereken yozlaşmış olan bu kurumları yolsuzluktan, belli bir grubun otlagi olmaktan kurtarmak ve sorumlularının ceza almasını sağlamaktır. ayrıca sosyal belediyecilik anlayışı ile insanlarin memnuniyeti sağlanmalı. aksi takdirde akp çok daha güçlü bir biçimde geri dönecektir.

  • mesela antik yunan'a gidiyorsun boyle pisagor, menelaus, hipotenus falan tum geometriciler toplanmis homeros'ta orda jose mourinho gibi elinde kagit ve kalem. ve sen gidip "abiler size bi teknoloji anlatayim super! biz pi'yi 3 aliyoruz daha kolay islem yapiyoruz boylece" desen sonra arsimet orda bagirsa "serefsizim aklima gelmisti" dese ve tum medeniyet pi'yi 3 alsaydi ne eglenceli olurdu gunumuz dunyasi. butun binalar falan egri bugru acayip sekilli salvador dali tablosu gibi bi dunya ne guzel olurdu.

  • louis wain denince, akla ilk gelen kedilerdir. kendisi kedi aşığıdır, ki bu en sevdiğim özelliği olmuştur. karısını çok seven wain, eşinin hastalığı döneminde onu güldürebilmek adına komik kedi resimleri yapar. olumlu tepki alınca, bu durum ilerlemeye başlar. eşi öldükten sonra, ağır bir depresyon sürecine girer ve şizofreni belirtileri baş gösterir.

    neşeli, eğlenen kedilerin yerini; mutsuz, depresif kediler almıştır artık. şizofreni öncesi ve sonrası resimler incelendiğinde, aradaki sert farklar hemen dikkatinizi çekecektir. başbakan ramsey macdonald, wain'in şartlarını iyileştirecek bir fon açarak, ona sanat hayatı ve geçimi için destek olur. bu süreçten sonra çalışmaları daha da mükemmelleşmiştir.

    herbert george wells kendisi için şöyle demiş; "o, kedileri kendisinin kılmış. bir kedi tarzı, kedilerden oluşan bir toplum, bir dünya yaratmış. o kadar ki, louis wain'in kedilerine benzemeyen ve onlar gibi yaşamayan ingiliz kedileri kendilerinden utanır olmuşlar." daha ne desin adam.