hesabın var mı? giriş yap

  • bence kedi köpeğin kendi selametleri için metrobüse yaklaştırılmamaları gerekiyor. saat 6 civarı zincirlikuyu'da metrobüslere hunharca saldıran yaratıkları görürlerse hayvanlıklarını sorgular hayvancıklar.

  • dünyanın sonu bir şekilde insanlık tarafından getirilmez ise teorik olarak ne zaman gerçekleşebilir hep beraber bakalım:

    dünyaya çarpacak büyük bir asteroit ya da kuyruklu yıldız tüm yaşamı sonlandırsa bile dünyayı yok edecek kadar bir enerjiye sahip olmayacaktır. birkaç ışık yılı içerisinde bir süpernova da olmayacaktır.

    ancak güneş sistemindeki yörüngesel dengesizlikler sonunda dünya ile diğer yerbenzeri gezegenlerden biri olan merkür, venüs ya da mars arasında feci bir çarpışmaya yol açabilir. bunun önümüzdeki 5 milyar yıl içerisinde olma olasılığı ise yalnızca yüzde 1'dir.

    dünyanın tamamen olması için en olası senaryo güneş bir "kırmızı dev"e (red giant) dönüşürken yutulmasıdır. güneşin çekirdeğindeki termonükleer yakıt hidrojen tükendikçe güneşin dış kabuğu genişlemeye başlayacaktır.

    evriminin bu aşamasında güneş önemli miktarda kütle kaybedecek sonucunda da dünyanın yörüngesi de genişleyecektir. bu teoride, yörünge genişlemesinin dünyanın güneşin yıkıcı etkisinden kaçması için yeterince geniş olmayacağı ve sonunda güneşin dünyayı buharlaştıracağı ve bünyesine katacağı öne sürülmektedir.

    bu kavurucu yıkım da oldukça uzaktadır. yapılan bazı hesaplamalar senaryonun yaklaşık 7.59 milyar yıl sonra gerçekleşecektir.

    öyle ya da böyle önümüzdeki 100 milyar yıl içerisinde bu son gerçekleşecek ancak evrenin henüz sadece 13.5-14 milyar yaşında olduğunu da düşünürsek dünya için şimdilik endişelenmeye gerek yok gibi gözüküyor. (kendiniz için endişelenmeye devam edebilirsiniz tabii...)

    kaynak: bbc science focus

  • yarım saat olsa iyi, tam bir saat bekledim. ama sor bi niye bekledim? sorduysan cevap veriyorum: ne çok sabırlı olmaktan ne de çaresizlikten; ki bundan önce üç görüşme yapmıştım, hepsi de çok iyi geçmişti *... tek sebebi vardı, o da merak.
    bir saat sonra artist artist gelen lavukla olan diyaloğu hatırladığım kadarıyla aktarıyorum:
    - ahmet bey değil mi?
    - evet.
    - ahmet bey, ben serkan. şuyum buyum bik bik bik... isterseniz kendinizi tanıtın, başlayalım.
    - açıkçası serkan bey. hiç başlamasak daha iyi olacak. zira bir saattir bekliyorum burada, özür bile dilenmedi. allah rızası için bi su içer misin diyen de olmadı. bu sizin çalışanlarınıza ne gözle baktığınızın çok açık bir göstergesi bence. kaldı ki buraya iş dilenmeye de gelmedim. benim çıkarlarım kadar sizin de çıkarlarınız söz konusu. tecrübesiz olabilirim ancak yeteneklerimin ve yapabileceklerimin farkındayım. (tamam biraz gaza geldim.)
    - ee şey, bik bik bik. yurt dışından misafir falan filan...
    - tek bir şey sormak için bekledim, yoksa çoktan çekip gitmiştim: cv'im kariyer.net üzerinden 8 kere görüntülenmiş. bunun sebebini merak ediyorum, cevaplarsanız sevinirim.
    - (görüşmede ciddiyet, bu noktada kayboldu) eheheh tam olarak bilemiyorum, insan kaynaklarındaki arkadaş sizi çok beğenmiş olabilir.
    - (sağ kaş havada) ben de öyle tahmin etmiştim. telefonum orada var, 7/24 arayabilir... iyi günler.

    hızlı bir şekilde sandalye çekilir, yerden kalkan tozlar arasında mekan terk edilir...

    edit: ya şunu da ekleyeyim; görüşmeden 10 gün önce, sabah içtimalarında 2 saat ayakta ve esas duruşta kıçı kırık başçavuş beklemiş adamım. mesele beklemek değil, potansiyel bir çalışanına yaptığın muamele. çay çorba ikram edersin, arada ihtiyacın var mı diye sorarsın, ne bileyim basit bi açıklama falan yaparsın. odaya adamı sokup, bir saat bekletmek ayıb!