ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
meltem cumbul
-
yıllarca aynı sıraları paylaştığımız lise arkadaşım, okul ziyaretinde karşılaştığımızda bütün erkeklerin elini sıkmış ama bana başıyla selam verip geçmişti. inancı dedik, hiç alınmadık. meltem cumbul da bir inancından, ideolojisinden ötürü, birinin elini sıkmamış ama faşist olmuş.saçmalamışsınız. bu tarz tepkiler demokratik sınırlar dahilindedir. herkes bu tarz duruşlar sergileyebilir.
ancak kaplanoğlu'na sırf muhafazakar diye, hak ettiği ödüller verilmiyor olsaydı; görmezden geliniyor olsaydı orada bir hak gaspı oluşacağından bu faşizm olurdu. görüldüğü üzere adam ödülünü almış.
hem mühendis hem doktor hem de pilot olmak
-
(bkz: catch me if you can)
kaygan zeminli malzemeyle inşa edilen kaldırımlar
-
hangi akla hizmet yapılan, hangi akla hizmet belediyelerce izin verilen ya da inşa edilen kaldırımlar olduğunu anlamadığım lanet olası kaldırımlardır.
hiç mi bir mühendislik hesabınız yok? hiç ki aklınız kesmiyor yaparken? kurak ülkelerde filan yaşıyorsunuz da yağışla pek işiniz mi olmuyor?
sabah maslak'taki bir binanın önünde jilet gibi kaygan bir malzemeyle inşa edilmiş ve karın da âdeta bir buz pateni haline çevirmiş olduğu kaldırımda bir kadın düştü ve muhtemelen kalça kemiği kırıldı ya da zedelendi, kalkamadı yerinden uzun süre. ben de elimi uzatıp kalkmasına yardım ederken kendim de jet gibi kaydım. kadıncağız topallaya topallaya işine gitti.
illa birilerinin kolu bacağı mı kırılmalı bu boktan kaldırımları yapma fikrinden vazgeçmeniz için? başka türlü bir mühendislik hesabıyla kestiremiyor musunuz önceden? belediyeler neye göre nasıl onay veriyor? estetik mi insan sağlığı mı önemli?
her 5 yılda bir yeniliyorsunuz, öngörüleriniz sadece 5 yıla yetiyor ama bari insan sağlığını düşünün!
edit: şuraya hırsla gelip ciddi bir konuya parmak basmışım alay etmişsiniz teessüf ediyorum yani. tamam zemin değil yüzey ama bu entry girmekle yaşadığım olay arasında 5 dk. vardı düşünün yani.
edit: imdat! tamam ekvator'da da yağış olur. ben şu yağmur su almayan afrika ülkeleri, arabistan gibi kurak iklimlerin yaşandığı yeri kastettim. hani çok yağmaz filan. keserim kendimi gelmeyin üstüme.
mackolik.com'un yaran üye yorumları
-
kimisi saflığın göstergesi olan yorumlardır.
adam "dinamo kiev maçını nereden izliyorsunuz arkadaşlar? " diye soruyor,
bir kişi cevap vermiş "erzurum yildizkent'te iddaa bayisinde izliyorum"
kanada'da hayatın sanıldığı kadar güzel olmaması
-
her gün tavuk döner yiyen adama antrikot yapıyorsun da yalnız ben medium rare severim bu fazla pişmiş diyor gibi bir durum.
türkiye'nin italya'ya kaçan mültecileri yakalaması
-
akp, avrupa birliğinin bekçi köpekliğini yapmaya devam ediyor.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
ailece akşam yemeğinde anaokuluna yeni başlamış ilay (4,5) ve ilkokula yeni başlamış ege (6,5)...
ilay: durun durun, yemeyin, önce yemek namazı yapmamız lazım...
romica: yemek namazı da nedir?
ilay: açın elinizi, benim bağırdığımı bağırın benden sonra, tamam mı?
romica: tamam.
ilay: kan içelim, kan içelim!!!
romica: o ne be???
ege: of ilay, öyle değil o... yediğimiz can olsun, içtiğimiz kan olsun, hepimize afiyet olsun!
atatür caltiklarini gentine malmül almişti
-
çomar-altay dil ailesinden bir cümle.
arda turan'ın sabah 5'te kalkıp 8 km koşması
-
hakikaten yılda birkaç milyon euroya yapılcak iş değil.