ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
solipsizm
-
woody allen güzel buyurmuş:
"what if everything is an illusion and nothing exists? in that case, i definitely overpaid for my carpet."
(eğer her şey bir yanılsamaysa ve hiçbir şey yoksa; evdeki halıya kesin fazla para bayıldım demektir.)
tartıştığı taksiciyi ezmeye çalışan sürücü
-
masum oldugu ispatlanana kadar suclu taksicidir.
teselli etmeyen teselliler
-
arkadaş takside ağlıyor, ama salya sümük, taksici sonunda dayanamadı:
- yav ama neden bu kadar ağlıyorsun? nerelisin sen?
+ sivas :((((((((((
- bak, ben de orduluyum, ağlama.
teselli artık neyi değiştirir ki, arkadaşlar?
babasının aksine tam bir fiyasko olan kişiler
-
ali sunal değildir. elbette kemal sunal gibi olmak zordur ama adamın ne fiyaskoluğu var arkadaş? oynadığı film, dizilerde kötü değildi, yaptığı program da güzel. neden fiyasko bu adam?
benim aklıma ilk olarak siyasetten bir isim geldi.
alparslan türkeş- tuğrul ve kutalmış türkeş kardeşler
marketlerde poşetin parayla satılması
-
lan biz onları evde çöp poşeti niyetine kullanıyorduk.
sen kadınsın yerini bil fıtratını zorlama
-
geldi yine fıtratını yediğim. 13 yıllık akp iktidarında en nefret edilen kelimeler sırlamasında ilk üçe girer sanırım bu iğrenç kelime.
"cumhurbaşkanı tayyip erdoğan’ın ‘kadın erkek eşitliği fıtrata ters’ sözlerinin ardından bir türkçe öğretmeni kadınlara hakaret içeren şiirini okul dergisinde yayımladı."
hay fıtratınızı önden arkadan.
şiiri okurken kusabilirsiniz dikkat edin:
haber
25 haziran 2018 alaattin çakıcı'nın rte'ye mesajı
-
2018 türkiye’sinde hala alaattin çakıcı, sedat peker gibi isimlerin konuşulmasında emeği geçen herkesin allah belasını versin.
yemeksepeti sipariş notuna yazılanlar
-
lahmacun siparişi verilirken,
"hocam bu sefer 9 tane lahmacun söylüyorum bak, getirin artık bi ezme... var biliyorum."
atatürk'ün boyunun 165 rte'nin boyunun 185 olması
-
(bkz: avarel)
avengers infinity war
-
guardians of the galaxy'yi görünce bir "heyt canlarım be" dedim istem dışı. avengers'ı hiç umursamıyorum açıkçası. isterse topu ölsün. ama inşallah guardians'ı hatırı sayılır bir süre görebiliriz bu filmde. ben onları tutuyorum.
floransa
-
bu şehirde doğup büyüyen insanlar vardır. soruyorum size ey gomunistler floransada doğup büyüyen çocukla yozgatta doğup büyüyen çocuğu nasıl eşit yapacaksınız?
kavgalarda oluşan kimsin lan sen döngüsü
-
muhteşem bir doğa olayı.
- kimsin lan sen?
- sen kimsin lan?
- kimsin olm?
- sen kimsin lan sen kimsin? (bu noktada yunzuk ve depik vurmaya başlıyorlar birbirlerine)
*
kavgalarda en çok sevdiğim şey bu kısım. ama bir sorun var: fazla kültürel bir döngü bu. yani bizim memleketimiz dışındaki kavgalarda bu havayı yakalamak mümkün değil. bir londra seyahatim sırasında ingiliz'in biriyle birbirimize girdik. "who are you?" diyorum "i am richard" diyor, "who are you, who are you?" diyorum "i am richard, i am english, 79 years old" diyor, hiç bir tat alamadım, fiske vurasım gelmedi adama. desene sen de bana "who are you?" diye şöyle güzel bir güleşelim, türk tokadının tadına bak, sülüman diye bayıltayım seni.
izin isteyen personele sebebini sormak
-
bugün insan kaynaklarından aşağıdaki mail geldi ve bu başlığı gördüm.
--- spoiler ---
sevgili martin,
2020 yılının şubat ayından beri tatil yapmadığını (yıllık izne çıkmadığını) gördük, her şey yolunda mı? izne çıkmaman iş yoğunluğu ile ilgili bir durumsa bunu konuşabiliriz.
iyi günler dileriz,
ik müdürün agnieszka
--- spoiler ---
5 yıl önce türkiye'de yaşarken cuma gününe denk gelen 1 mayısı birleştirip, üzerine 1 hafta tatil yapmak istediğimde (5 iş günü), yarı-kurumsal bir firmada mobbing gördüğüm müdürüm tatilin biraz uzun olmayacak mı, en azından bilgisayarını yanına al, bir gün çalış demişti (tatil için yurtdışına gideceğimi biliyordu).
ekşi itiraf
-
oyuncak bakacağım zaman oyuncakçılara hep "benim bir yeğen var yaramaz, ona bakıyorum" diyorum ama kendime alıyorum hep. yeğenim de yok zaten.
ara sıra muhabbet de kuruyorlar "kız kardeşinin mi erkek kardeşinin mi oğlu?" filan diye. genellikle "ablamın oğlu" diyorum.
bazen de kızı oluyor tabi. ama o zaman bir de üstüne üstelik ne çeşit bir kızın oyuncak elektrikli testere filan sevdiğini açıklamak zorunda kalıyorum.
dayı olmak zor iş.