ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
terlik ile metroya binen yüreği zengin insan
-
eğer olay doğru ise bu ekçiciler o kızı yıkar, ömrü billah sosyal medyaya tövbe ettirir.
kendisine geçmiş olsun diliyor, ilerleyen yıllarda hayatını paylaşacağı 3310 ile mutluluklar diliyorum.
demet akalın'ı terk eden erkek
-
en az 3 albüme sebep olur. 1 nesil de ziyan olur.
sözlüğün bir kırmızı çizgisinin olması gerekliliği
-
bu istekte bulunanlar için eski moderatör guru yıllar evvel bir söz söylemişti. tekrarlayalım:
"neyi yazıp neyi yazmamanız gerektiğine, gerçekten bir başkasının karar vermesini istiyor musunuz?"
dc vs marvel
-
internette rastladığım şöyle bir kıyaslama var
"in the general sense, dc comics is about super heroes who happen to be people, while marvel is about people who happen to be super heroes."
yani demek istiyor ki dc'de siz bir batman hikayesi anlatırsınız içinde hiç bruce wayne adı geçmeyebilir veya superman hikayesinde clark kent'ten bahsedilmez. ama biz biliriz ki batman aynı zamanda bruce wayne'dir ve superman de clark kent. marvel'de ise spider-man'in peter parker olmadığı bir hikaye yoktur. hatta aslında hikaye peter parker ile ilgilidir ama peter aslında spider-man olduğu için onu orada görürüz. iron man'in en belirgin özelliği tony stark olmasıdır, captain america steve rogers değilse ağzımızda ekşi bir tat bırakır.
batman batmandir. bruce wayne sadece insanların gözüne bir perde çekmek için vardır. clark kent ise superman'in dikkat çekmemek için kullandığı ezik insan modelidir.
bence en temel fark budur. dc aynı zamanda insan da olan süper kahramanları anlatır; marvel ise aynı zamanda süper kahraman olan insanları anlatır.
gelen mesajlar üzerine ekleme: bahsettiklerimin aksi yönde yüzlerce örnek bulunabilir belki ama gerçekten çok çizgi roman okuyan birisi olarak dc'de süper kahraman hikayeleri marvel'de ise karakter hikayeleri okuduğumu düşünürüm hep.
gurbetçilerde obd paniği
-
burda mallarını kiraya verip almanya’da sosyal yardım alma devri bitti. bitti o iş.
derhal ülkeye dönün bu güzel vatanda hep beraber yaşayalım. eurosuz, reisimizin uygun gördüğü şekilde.
edit: aranızda hala ironiyi bilmeyenler var.
edit: fikrinizi merak etsem tek tek mesaj atarım sen bu konuda ne düşünüyorsun diye. dolayısıyla fikirlerinizi bana göndermeyin.
ayrıca uzun lafın kısası;
(bkz: #112945024)
babaların ilk aşklarının ismini kızlarına vermesi
-
-kızımıza neden mustafa ismini verdiğini hala anlayamıyorum necati ?
-rica ederim sus.
iş görüşmesi
-
geçen hafta, bizim şirkette çalışmak isteyen biriyle yaptım. çocuk şirketteki hiyerarşi ile ilgili bazı çekincelerinden bahsetti, ben de "merak etme, sen direkt patrona bağlı olacaksın, burda kimse senin sikine osuramaz" dedim adama. bugün başlaması gerekiyordu ama gelmedi herif.
var ya bütün bu dünya kurumsal olur da, benden yine de bi sik olmaz ha.
kendini bir masalın ortasında hissettiren şarkılar
-
harry potter - hedwig's theme
carter burwell - bella's lullaby
david oistrakh - clair de lune (violin)
yann tiersen - la valse d'amelie
midnight in paris - bistro fada
dmitri shostakovich - waltz no. 2
yiruma - river flows in you
brian crain - dream of flying
brian crain - wind
iron & wine - flightless bird, american mouth
jeremy messersmith - a girl a boy and a graveyard
lana del rey - bel air
noir désir - le vent nous portera
coldplay - oceans
plumb - cut
berry - love affair
yolda - yol