ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kafede yalnız oturan insanlar
-
sürekli saati kontrol edip birini bekliyormuş gibi yaparlar. sonra da sıkılıp giderler.
13 şubat 2016 metrobüsteki mavi paltolu kız
-
''lacivert ceket, lacivert pantolon, gri boğazlı kazak..''
o nasıl bir kombinasyon lan, kapıcılar kralındaki 'oğlum ibraam' gibi..
öyle hatun kovalaman da ayrı bir cesaret..
türkiye'nin aşırı gürültülü bir ülke olması
-
can sikan bir hadise ve gerceklik. araba sesi, insan sesi, insaat sesi, tv sesi, radyo sesi, ses ayarini yapamayan milyonlar vb. kafa kazan gibi. yorgunluk ve yipranma da cabasi...
lihtenştayn'da coğrafya öğretmeni olmak
-
"perdeleri kapatın sınav başladı" anonsuyla sınav yapacaktır.
9 aralık 2015 domino's pizza rezaleti
-
fena olmayan rezalet. okuyucuyu içine çekmeyi başarıyor ancak gereksiz uzatıldığı kısımlar olmuş ve finalde şaşırtmıyor. aksiyon sahneleri oldukça az, kuryeyle beraber şubeye gitme kısmı eklenirse daha güzel olabilir.
bir rezalet yorumcusu olarak puanım 6/10.
samsung'un fırın eldiveni göndermesi
-
karakter sınırına takılmasaydı "samsung'un ısınan telefon şikayeti üzerine fırın eldiveni göndermesi" olacaktı. *
arkadaşımın başına gelmiş olaydır. samsung telefonunda ısınma problemi olduğu için müşteri hizmetlerine başvuran kişi, 1 aylık çağrı merkezi-servis mücadelesinden sonra samsung'dan bir paket almıştır. paketin içerisinde bir mektup ve fırın eldiveni bulunmaktadır. malumunuz üzere telefonu için herhangi bir işlem yapılmadığı gibi bir de kendisiyle dalga geçilmiştir.
bu da yalanına sokuyumculara gelsin: samsung
edit: samsung sıfır s5 göndermiştir. bunu sosyal medyanın gücü olarak yorumlamak istiyorum. pek inanan çıkmamış ama viral yazanlara da taşak geçenlere de teşekkürler.
bir de eğer bu gerçek dışı ise hakkımda dava açılabileceğini söylediler. yazdıklarım gerçek olduğu için buradan samsung 'a sesleniyorum kamoon
22 şubat 2020 turnikeden atlayan öğrenciler
-
80 tl'lik aylık ücreti bu ekonomide 50 tl'ye indiren adama karşı yaptıkları protesto. belediye akp'deyken yapabilirler miydi peki?
ülkede sol en az sağ kadar kanser.
ssg'nin kim olduğunu bilmeyen sözlük yazarı
kaymakamın elini sıkmayan liseli
-
asıl merak ettiğim, anlayamadığım; bu zihniyete sahip bir kişi cumhuriyetle ilgili nasıl bir kompozisyon yazmıştır ki o kompozisyon ödüle layık görülsün.
çocukluktan kalma güzel alışkanlıklar
-
sabah kahvaltısında çizgi film seyretmek. en az çocukluğumdaki kadar keyif alıyorum. belki de geri zekalıyım. gerçeğini kim bilebilir ki?
occam'ın usturası
-
bilimsel bi prensip, karsi karsiya oldugunuz bi problemde hersey esitse, en basit aciklamanin dogru oldugu varsayilir. mesela basiniza kus pislediyse ve buna sebep olarak:
1 devlet kusu basiniza konacagina delalet etmek icin verilmis ilahi bir isaret( hemen milli piyango bileti alin)
2 pisleyen bi kusun altindan gectiniz
benzeri iki sebep varsa bunlardan 2. olani kabul edilir
yanlis hatirlamiyorsam contact isimli carl sagan senaryolu filmde bu konudan dem vurulmustu
yanlış numara diyalogları
-
istanbul disinda bir ilde cesitli akrabalarini aramak isteyen bir adam, numaradan once 0 cevirmedigi icin durmadan zkurmus'un evini aramaktadir...
- alooo. yengee.
- kimi aramistiniz?
- fatma abla, nasilsin?
- yanlis numara efendim.
- pardon.
- iyi aksamlar.
ertesi gun...
- aloo. dayii (valla ayni adam)
- kimi aramistiniz?
- dayi nasilsin, ben mustafa.
- nereyi aramistiniz?
- (ilin ismini soyler, bakarsiniz, sizin telefon numaranizin ilk 3 rakami ilin kod numarasi)
- beyefendi, once "0" cevirceksiniz.
- ha pardon.
ayni gun...
- aloo. yengeee (yine ayni adam)
- mustafa bey, 0 cevirmemissiniz (ogrendim ya adamin adini)
- pardon abla ya.
ertesi gun
- alo yengeee (amma ariyosunuz be birbirinizi, kac para telefon faturasi geliyor size?)
- mustafa bey, 0 cevirmemissiniz
- ya pardon ya, yine mi cevirmemisim?
- evet, ayni numara
- siz nasilsiniz abla?
- iyiyim mustafa bey (o sirada cocuklardan biri aglamaya baslar), siz 0 cevirin once.
bir kac dakika sonra
- alo abla cocuga bisi oldu mu diye merak ettim de.
- (haydaa?) yok yok, bisi yok, dusmus. siz yengeyi ariycaktiniz?
- ha tamam, haydi gorusuruz.
- tamam gorusuruz.
hala o kadar cok olmasa da arar sorar mustafa bizi (yanlislikla ariyo ama, hep unutuyo 0 cevirmeyi). kendinin de 2 cocugu varmis. ekmek cigneyip cocugun kafasini carptigi yere koyarsam sismezmis.
17 ağustos 1999 depremindeki yağmacılar
-
bugün deprem olurken aklıma ilk gelenler bu yağmacılar oldu.bu yaratıklar kamyonlarla deprem bölgesine gelip bir sürü iğrenç olaya imza atmıştır.yukarıda yazılmış ben de ekleyeyim.askerde bir jandarma astsubaydan bizzat duymuştum.yıkılan bir evin molozlarını kaldırırken bileklerinden elleri kesilmiş 2 kişi çıkarmışlar.zar zor ayakta kalmış bir evin bahçesinde üst üste yığılmış televizyon ve müzik setleri bulmuşlar.ayrıca ordunun getirdiği malzemeleri çalmaya çalışanlar yüzünden havaya ateş açılmış ve vurulan bir kaç kişi görmüş.
durum değişti mi hiç sanmam.üstüne bir de ne idüğü belirsiz suriyeliler ve afganlar eklendi.istanbul'da büyük bir deprem olduğunda ortaya çok daha vahşi bir tablo çıkacak.insanı depremden çok bu ürkütüyor.
aslanın suratına pasta vuran insan
-
hayvanın hayattan bezmişliği, çaresizliği suratından okunuyor aslanlığı bile kalmamış. arapların ne kadar boş, görgüsüz ve cahil bir toplum olduğunun kanıtı gibi video.
kesilen ağaç varsa yüz katını dikeriz
-
"...bi de uçlarına taramalı tüfek takarız kimse bize saldıramaz...cuv cuv cuv!" diye devam eden umut sarıkaya karikatürü.