ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
konkordatoya türkçe isim önerileri
-
odeyecez kaçmıyoruz ya.
annelerin telaffuz hataları
-
ben yıllarca hoparlör'ü aporlo bildim.
north ile south'u karıştırmak
-
oha demek istediğimdir. nasıl karıştırıyorsunuz böyle şeyleri anlamıyorum. bak mesela north. başında n var. böyle daha bi' kuzeyimsi. oysaki south'un başında s var. böyle daha bi' güneyimsi. anladın mı? anlamadıysan bi' daha anlatayım. bak north'un başında n var, daha bi' kuzeyimsi. oysaki south'un başında s var. daha bi' güneyimsi. benim yöntemim bu. saygı duyacaksınız.
kocasını başka bir kadınla yakalayan kadın dayağı
-
şiddeti kadın uygulayınca neden bu kadar mutlu olduğunuzu anlamadım. aynı kafayı erkek kadına atsa burnunu muhtemelen kırmış olsa bu kadar sevinecek miydiniz? ülke olarak kafayı yiyoruz yavaş yavaş
çocukken ansiklopedi okumak
-
(bkz: yürek hoplatan başlıklar)
11 yaşındaydım, televizyonu kapatıp ansiklopedileri açtım. bir daha televizyonla ilişkim olmadı. ansiklopedileri de her zaman delice sevdim. bir süre sonra hayatımıza bilgisayarlar girdi ve matbu ansiklopediler "yetersiz" kaldı elbette. ama ben hala google'a sorarken bir tuhaf olurum, uzun süre arayamam bulmaya çalıştığım şeyi, pes ederim kısa sürede. bilgi kirliliğinden bunalırım. bilmek istemediğim şeylere maruz bırakılmaktan rahatsız olurum. mesela bu yeni nesiller bilgi kirliliği deyince boş boş bakarlar. neden? çünkü ansiklopedi karıştırmamışlar! uzun uğraşlarla derlenip, süzüle süzüle kağıda dökülen bilgiyle tanışmamışlar.*
velhasılıkelam, çok güzeldir. çocuk olmak ve torson kadar büyük ansiklopedileri karıştırmak. içlerinde kaybolmak... yürek hoplamasının sebebi de yalnız değilmişim hissidir.
sevgilisi olmayan yazarlar toplanıyor zirvesi
-
(bkz: askerlik şubesi)
güzel kıza sevgilim var diyebilen erkek
-
sevgilim var ama aramiz bu aralar bozuk... diye devam eder.
ankara'da ishal salgını
-
(bkz: kaynak kıçım)
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
ilay (4), ege (6)
ilay: nasıl görünüyorum?
romica: çok güzelsin.
ilay: iyi de tarif et...
romica: saçların rengini güneşten almış, gözlerim kamaşıyor bakamıyorum...gözlerin menekşeleri kıskandırıyor...
ilay:hihihihi...
ege: beni de tarif et...
romica: saçların altın bir madalyon gibi parlıyor, gözlerin ise aynı adını aldığın ege denizi kadar derin mavi bakıyor...
ege: yakışıklıyım yani...
romica: evet, dünyanın en yakışıklısı sensin...
ilay: kendini de tarif et...
romica: saçlarım alev renginde bir deniz gibi dalgalanıyor, gözlerim bal gi...
ege: bir kere senin saçını kuaför boyuyor, ayda bir de dibi geliyor, hiç kendini övme!
romica: eşşoğlusu!%!!