hesabın var mı? giriş yap

  • çok büyük bir iş anlaşması ettiğiniz kişi ile telde konuşurken hatta bekletiyorum diyerek telefonun tuşuna tam basamamak ve "bu godoşa ne dicez şimdi biz " demeniz(yerinyarılması ne?canlı gömün beni )

  • 3 kere (7 oldu) ameliyatını olduğum, peşimi bırakmayan hastalık.

    cinsi paratiroid kanseri. çok nadir görülüyor.

    üniversite son sınıf öğrencisiydim. bulantı, kusma, baş dönmesi vs gibi şikayetlerden sonra antalya'daki okulumdan mezun olup izmir'e ailemin yanına geldim. önce neyim olduğu uzun süre bulanamadı. beyin tomografileri, kan sayımları vs vs vs. bir gün 9 eylül üniversitesi'ndeki bir nörolog tahlillerimde kalsiyum değerimin çok yüksek olduğunu söyledi. tetkikler yapıldıktan sonra boynumdaki paratiroid bezlerinden birinin anormal davrandığı anlaşıldı. çünkü kemiklerden vücuda çözülen kalsiyum miktarını paratiroid bezlerinden salgılanan parathormon belirliyor. neyse ameliyat dendi. biz daha o zaman kanserin k'sini bilmiyoruz. annem başıma gelen her doktora, gereken neyse yapın, oğlum çok genç, yeni mezun gibi söylemlerde bulunuyor, ben de anneme sanki doktorlar işini bilmiyor, anne lütfen sus gibi şeyler söylüyorum, doktorlara gereksiz telkinlerde bulunduğu için anneme kızıyorum.

    bu paratiroid zıkkımının kanser vakaları çok nadir olduğu için doktor nasıl olsa kanser değildir diye boynumdaki bezi 8 parçaya ayırıp çıkarıyor.

    kanımdaki parathormon ve kalsiyum değerleri düşüyor ve 3-5 gün sonra taburcu oluyorum. eve geldiğimde patoloji raporunda yazan karsinoma ile uyumlu görüldü sözündeki karsinom kelimesini sözlüklerde aratınca kötü huylu tümör olduğunu öğreniyorum ve başımdan aşağı kaynar sular dökülüyor. patolojiyi yapan doktorla konuşuyorum ve paratiroid kanserlerinin çok nadir görüldüğünü, boynumdakinin kanser olup olmadığını söylemenin bile çok zor olduğunu söylüyor ve içini ferah tut diyor. ben de nasıl olsa parathormon ve kalsiyum değerlerim düşük diye içimi rahat tutuyorum.

    yeni mezun olmama rağmen, bir iş bulup çalışmaya başlıyorum. her şey güzel gidiyor. 4-5 ay geçiyor ve her ay yapılan tahlillerde pth ve kalsiyum değerlerim giderek yükseliyor ve 2. bir ameliyat deniyor. ikinci ameliyatı da oluyorum ama ne pth değerimde ne de kalsiyum değerimde bir değişme oluyor.

    2. ameliyattan 4 ay sonra 3. ameliyat için hazırlıklar tamamlanmış bulunuyor. yapılan tetkiklerde kanserin sadece boynumun bir bölgesinde olduğu belirleniyor. ben bu sefer bu pis hastalığı boynumdan söküp çıkaracaklarına inanıyorum ve 3. ameliyatı oluyorum. hem pth hem de kalsiyum değerlerim oldukça düşüyor.

    ameliyattan kısa süre sonra gene bir iş buluyorum ve bu sefer kazancım da iyi. yeni dostlar ediniyorum, çok güzel filmler izliyorum, çok güzel şarkılar dinliyorum. tetkikler devam ediyor ve pth ve kalsiyum giderek artmaya devam ediyor. hikayemde bugüne geldik işte. ailemin ve benim durumumu düşünün.

    paratiroid kanseri çok nadir görüldüğü için diğer kanser türleri gibi bilim insanları tarafından çalışılmıyor. sinekalset diye bir etken madde var. bu maddeyi içeren hapla kalsiyumu bir nebze düşürebiliyorsunuz ama benim şansıma bakın ki sinekalset benim bünyemde kalsiyumu düşürecek etkiyi göstermiyor.

    doktorumla yaptığım son konuşmada kendisi bana ameliyatla bu işten kurtulma şansımın çok nadir olduğunu söyledi. oysa benim bütün umudum, kanser henüz vücudumun tümüne yayılmadan boynumdan tamamen çıkarılıp atılmasına bağlıydı. bu kansere karşı ne bir kemoterapi ne de rapyoterapi var.

    psikolojim çok kötü. bütün bir umutsuzluk ve keder içindeyim. henüz 26 yaşında böyle ağır bir savaş vermek benim için çok zor. ailemin de psikolojisi iyi değil. 25 yıl gözünün içine bakıp büyüttükleri çocuk nadir görülen bir türe yakalanıyor.

    her şeye rağmen işte, hayat devam ediyor.

    belki avrupa'da, amerika'da ya da ne bileyim küba'da bir çaresi vardır da, burayı okuyan biri bana derman olur diye sizinle paylaşmak istedim.

    hepinizi çok seviyorum.

    edit 10 mayıs 2020:

    sevgili arkadaşlar, değerli büyüklerim

    bir süredir haber veremediğim için üzgünüm. ameliyat, iyileşme ve birkaç aylık çok güzel bir aradan sonra tekrar ameliyat olma döngüsünde kaybolup gittim. tüm bu sürede 7. ameliyatımı oldum, evlendim ve hatta belçika'ya taşındık eşimle birlikte.

    2020 yazinda radyoterapi aldim.
    2021 yili basinda olaparib trial'inia basladik.
    2022 haziran'da sternumun bir kismi alindi.
    2022 kasim'da olaparib trial'i doktorlar tarafinda durduruldu cunku yeni bir kitle kesfedildi.

    durum şimdilik böyle. detaylı ve düzenli bilgi sağlayamadığım için beni affedin, artık çok yoruldum.

    sevgiler

  • önceden 12 saatte de olsa insanlar istanbul'dan izmir'e gidebiliyorlardı, şimdi 3.5 saate düşse de gidebiliyorlar mı? sanmıyorum.

    insanlar artık sayenizde ota boka devasa paralar veremediği için korkudan dışarı çıkamıyorlar.

  • tarihini şöyle bir inceleyeyim dedim de, gerçekten çok ilginçlikler var.

    mesela bu ülkedekiler almanca konuşmalarına rağmen, avusturya'yı 3. reich bünyesine katan adolf hitler,* nedense buraya saldırmıyor. ikinci dünya savaşı esnasında aynı türkiye gibi büyük bir dirayetle tarafsız kalma başarısını gösteriyorlar:[türkiye'nin 1945'te savaş nerdeyse bitmiş iken bm'de avantaj sağlamak için savaşa müdahil olmasını saymazsak]

    savaş esnasında, manyak bir askeri birlik gelir, ülkeyi pardon sarayı yağmalar diye bütün hazine ve kıymetli eserler londra'ya güvenli yerlere taşınıyor. avrupa'nın göbeğinde oldukları için kraliyet ailesi dahil kıtlık sıkıntısı çekerken, kızıl ordu'dan kaçan 500 askeri sovyetler birliği'ne teslim etmiyorlar. bu adamları kendileri aç olmalarına rağmen misafir ediyorlar, koruyorlar. hatta doğu bloğu ülkelerinden çekoslovakya ile yaşadıkları sorunların başlangıcı buna dayanıyor.[tabii arada arazi anlaşmazlıkları da mevcut]

    savaş sonrasında çöken ekonomiyi düzeltmek için kralları, ata yadigarı leonardo da vinci tablolarını satıyor ve bu satışlardan elde edilen gelirler, ülkenin iktisadi kalkınma programları için harcanıyor.

    en başa dönersek, devletin kurulma hikayesi çok ilginç. kralları kutsal roma imparatorluğu döneminde meclis'ten sandalye alabilmek için civardaki birkaç derebeyliğin topraklarını para ile satın alıyor. bu şekilde almanya'ya bağlı özerk bir şekilde otonom elde ettikten sonra, napolyon'un saldırıları ile kutsal roma imparatorluğu yıkılınca, birden bire napolyon ile anlaşalım diyerekten bağımsız bir devlet kuruyorlar ve hala o coğrafyada bir kraliyet var.

  • imamoğlu bu işi yapacağını seçim öncesinde söyledi.
    herhangi bir şeyi örtmek için hızlıca üretilmiş bir şey yok ortada.
    zamları unutturmak demişsiniz ama zamların sebebi de ülkedeki kötü ekonomik yönetimdir. komik duruma düşüyorsunuz iyice.

  • diktirirsin.....
    çünkü tecavüze uğramanın en kötü yanı, kimin onu alacağı değil mi?, yine bir erkeği memnun etmek,
    yoksa başka hiçbir sorun yok.

  • aşk bitmeden ayrılanlar için:

    ayrıldıktan sonra ne onun canını yakmaya çalışın, ne de onun sizin canınızı yakmasına izin verin.

    ayrılık yeterince kötü- bir de çocukça oyunlara girişmeyin. haber almaya, haber göndermeye çalışmayın.

    büyük ihtimalle duyduklarınızın, gördüklerinizin yarısından çoğu, sizin canınızı yakmak için olacaktır.
    zira kendi canı da yanıyor.

    biraz zaman verin..kızgınlıklar zaman aşımına uğrarsa, daha nesnel bakarsınız her şeye.

    siz de olmadığınız gibi görünmeye çalışmayın, o'nun bir zamanlar ciğerinizi en iyi bilen kişi olduğunu unutmayın.
    acınızdan utanmayın. siz sevdiniz.

    size kazık atmışsa bile-zira acı çeken kişiler için sevdiceğin yaptığı her şey kazık gibi görünür- kin gütmeyin.
    büyüklük sizde kalsın.

    çirkin sözler etmeyin, kırmak insanca değildir. etrafa karşı da büyük büyük laflar etmeyin; çocukça görünüyor.
    asil davranın, acınızı yaşayın. son da size yakışır olsun.

    içinizden geliyorsa, oturup konuşmak için arayın. pişmansanız arayın. tekrar denemek için arayın. iletişim kurun bir şekilde.ne diyeceginden korkmayın, önemli olan sizin arama büyüklüğünü göstermeniz.

    dünyaya bir kere geliyoruz ve ömür dediğin mutlu anlardan ibaret.

    ama iş olsun diye aramayın. amacınızı, niyetinizi bilin, bildirin.

    sevgiline nasıl sahip çıkıyorsan, ayrıldıktan sonra da eski sevgiliye laf getirmeyin. yaşadıklarınıza sahip çıkın. ona gelen laf, size gelmiştir. döneklik etmeyin.

    efendi olun. artislik yapmayın.
    ----------------------

    taraflardan birinin aşkı bittiği için ayrılanlara:

    yukarda yazılanlardan aramak dışındakilerin hepsi geçerli.

    not: bir ayrılığın sorumlusunun hiç bir zaman tek kişi olmadığını unutmayın. insan dediğin hata yapar. affetmesen de, bil.

    bilmem ne kadar zaman sonra gelen edit: bu konuda tavsiyeye ihtiyac duymayacak, insanlarin tavsiye vermeye calismayacagi biri olun.