hesabın var mı? giriş yap

  • “tamamen bilimsel bir bakış açısıyla bilebildiğimiz kadarıyla, insan yaşamının hiçbir anlamı yoktur. insanlar belirli bir amacı olmayan ve körlemesine ilerleyen evrimsel süreçlerin sonucudur ve faaliyetlerimiz ilahi bir kozmik planın parçası değildir. dünya yarın patlayarak yok olsa, evrende hiçbir değişiklik olmazdı; tahmin edebileceğimiz kadarıyla insanların kendilerine dair anlam arayışı ve öznelliklerinin eksikliği de pek hissedilmezdi. bu yüzden, insanların yaşamlarına atfettiği herhangi bir anlam sadece sanrıdan ibarettir.” (y.n.harari, hayvanlardan tanrılara sapiens, s.382)

  • taliban'ın ailelere yazdığı bir mektupla 15 yaşından büyük kız çocuklarını taliban askerlerine eş olarak "hediye etmelerini" istemesi durumudur. o masum kız çocukları yerine türkiye'de islamcı teröristlerin zaferine sevinen kadın ve erkekleri paketleyip taliban'a eş olarak gönderebilsek keşke. https://twitter.com/…591/status/1427006319391870978

  • bizim miletin gerçekten de mal olduğunun göstergesi. yani ürün 4 lira değil de 400 lira olsaydı mı "rezalet"i hakedecekti? adam ürün almış mı, almış. mağdur olmuş mu, olmuş. olay bu bence.

  • bir ara ingilizcesini geliştirmek için telefonunun dilini ingilizce yapanlar vardı, noldu onlara, büyük elçi falan oldular mı?

  • bir yandan dna, kamera ve daha bir suru kanit olmasina ragmen tutuklanmayan hala sokakta dolasan tecavuzcu, tacizci ve katiller. diger yanda da tek bir bulgu bile olmadan, hic bir sorgulama yapilmadan direk hapise giren baba.
    ulkede gram ayar yok.

  • bence bunun sebebi kargo şirketleri. kargo şirketleri kutuları o kadar kötü taşıyorlar ki amazon risk almamak için böyle bir yola başvuruyor.

  • en basit anlatimiyla kitap cercevesinde kurulmus bir sosyal paylasim sitesi. uye sayisi 60-70 milyon civarindaydi en son, turk kullanici sayisi hayli az olmasina ragmen, turk ''kitap kurtlari''nin bircoguna ulasabiliyorsunuz. cok guzel insanlarla tanistigim, sohbet ettigim, gorustugum oldu. benden birkac yas buyuk olmasina ragmen yuzlerce kitap fark atmis insanlarla bir seyler paylasmak guzel bir his. cok guzel dinliyorlar seni, bildigin bir konuyu bile oyle guzel anlatiyorlar ki yeni seyler ogreniyorsun, vizyon katiyorlar her anlamda. agirlikli olarak nedense ankara insani ile karsilasiyorum, algida secicilik midir bilmiyorum ama aktif okurlar ankara'da daha fazla gibi.

    sitenin en sevdigim kismi ''compare books'' yani kitap karsilastirma. okudugunuz/degerlendirdiginiz kitaplari goodreads arkadasiniz ile kiyaslayip asagi yukari bir bilgi sahibi olabiliyorsunuz arkadasiniz hakkinda, bu da sohbet etmek icin guzel bir firsat sunuyor. zaten gonderdigim/gelen mesajlarin buyuk bir bolumu bununla alakali oluyor, atiyorum karamazov kardeslere uc yildiz vermis birisi -bizim neyimize dostoyevski'yi degerlendirmek, orasi apayri bir konu- neden verdigini soruyorum, ufak bir sohbet edip noktaliyoruz konusmayi. degerlendirme bes uzerinden oluyor, tum degerlendirmelerin ortamalasi ile bir puan ortaya cikiyor ve basarali da bir sonuca ulasiyor diyebilirim cogu kitapta.

    biricigimiz eksi sozlugun meritokrasi adinda bir grubu, goodreads arsivini gelistirmek icin emek sarf eden insanlarin oldugu gruplar, yogun bir trafigin oldugu tartisma gruplari, bir sehirdeki goodreads kullanicilarina ulasmak icin acilmis gruplar var.

    site tasarim olarak bana nedense cok soguk geliyor, iyilestirmelere ihtiyaclari var, dusunce ve uygulamasi tatmin edici olsa da masaustu sitesi, mobil aplikasyonlari biraz eksik kalmis hissi veriyor. o an online olan insanlari -kendi ulkende/dunya genelinde- gorebiliyorken, yani, o derece bir esneklik sagliyorken, tasarim olarak boylesi soguk bir arayuz biraz garip geldi bana. osym sitesi gibi bir sey. ehehe

    bana kattigi en guzel seylerden biri de kitap okuma istegimi en az iki kat artiriyor olmasi. giriyorum anasayfa yenilemeye -iyice aliskanlik oldu- iki gun once bir kitaba baslayan arkadasim bitirmis, yorum/degerlendirme yapmis. lan? ben hala elimde tutuyorum bir haftadir 300 sayfalik kitabi, yaziklar olsun bana. benzeri bir dongu de yazarlarda oluyor. bakiyorum ihsan oktay anar'in tum kitaplarini okumus, vermis yildizlarini, ince bir kiskanclik ve buna bagli olarak da hirs kapliyor bedenimi. biraz tuhaf bir durum, en azindan boyle seylere takarak daha saglikli bir sey yapiyormusum gibi gibi...

    referans olarak ise hic kullanmadim. bir kitabim var caretta yayinlarindan, "olmeden once okumaniz gereken 1001 kitap" isminde, oradan listeledigim kitaplar uzun bir kuyruk oldugu icin pek kurcalama firsatim olmadi.

    gecenlerde de olgunlar'da kitaplara bakiyordum, bir kitabin arkasinda goodreads'te aldigi yildizi yazmislar, gulumsedim, imdb gibi bir sey olmus, umarim turk yazarlar da yapar boyle bir uygulamayi. ama yapabilmeleri icin sitenin turkce filan olmasi gerekiyor en azindan, onu da pek istemiyorum. gerci dusununce turkce olsa da siteyi aktif olarak kullanan insanlarin hicbir zaman facebook'ta, twitter'da oldugu gibi bir kirlilige neden olacagini zannetmiyorum. umarim dusundugum gibi olur.

    kindle'a gomulu halde gelmesi ve senkronize calismasi da basarili bir adim site icin. kindle paperwhite 3 basliginda uzun uzun yazmistim (bkz: #54469738)

  • erkin koray, bir yakınımızın yan komşusudur. annem ile arasında geçen konuşma:

    yakınımız olan abla: geçen sene aşure yapıp tüm apartmana dağıtmıştım. erkin bey'in kapısını da çaldım.. açtı. bir bana, bir de elimdeki tepsiye boş boş bakmaya başladı. sonra da "bu nedir acaba?" diye sordu.
    annem: a-aaa! görgüsüz!
    y: ben de "aşure bu" dedim. "ee napıcam bunu?" diye sordu.
    a: alıp kafana geçireceksin! deseydin?
    y: içimden dedim zaten. ama neyse ki sabır çekip "buyrun, yemeniz için getirdim" diyebildim. sonra "peki tabağı napıcam?" diye sordu. yine sabırla "daha sonra getirebilirsiniz. şu katta, şu numarada oturuyorum" dedim.
    a: ee sonra? getirdi mi tabağı?
    y: evet. kapıcıyla gönderdi ertesi gün.
    a: boş mu geldi tabak? (genelde bizim buralarda dolu gelen bir tabak, boş gönderilmez. gönderen, toplumdan dışlanır filan)
    y: evet!
    a: görgüsüz herif! insan içine bir cd'sini koyar en azından!.

    (bkz: mavi ekran)

  • web tasarımcı pozisyonu için gittiğim orta büyüklükte bir şirkette developer tarafından sorulan soru:

    +tasarım dünyasına getirdiğiniz bir yaklaşim, bir yenilik var mı?
    -öyle bir şey olsaydı bu mülakatta olmazdım sanırım.

    sonuç: işi aldım.