hesabın var mı? giriş yap

  • valla ligin haline bakıyorum da, perez'in örnek göstermesi küçümsemek değil, olsa olsa iltifat olur gibime geliyor. ben olsam tamamen görmezden gelir, yok gibi davranırdım.

  • otomobili icat eden karl benz'in ehliyeti yoktu demek kadar saçma bir iddia.

    atatürk türk demokrasinin eseri değil, türk demokrasisi atatürk'ün eseridir.

    atatürk türkiyede demokrasi ortamını inşa etmeye çalışıyordu, demokrasi konusunda acemi ve cahil olan türk milletinin kendine yönetici seçiyor diye padişah seçmesinin önüne geçmeye çalışıyordu.

    bir şey inşa edilirken tamamlanana kadar asıl işlevini gerçekleştirmeyebilir, bu çok normaldir. mesela bir ev yaptırırken arsanın üstünde yaşamaya başlayıp ustalara evi bizim üzerimize yapın diyemezsiniz. bir süre orası inşaat vasfında olmak zorundadır. inşaa süreci bitince orası ev vasfı kazanır. atatürk de türkiye cumhuriyetinin mimarıdır, neyin nasıl olacağına karar veren kişidir.

  • ben sizin babanızım, ben ne dersem o olur.

    lan sürekli beynimin köşesinde dönüp duruyor, barbaros hayrettin bile unutmuştur sözlerini ama ben unutamıyorum.

    çıldıracağım.

    bu arada: ben sizin babanizim ben ne dersem o olur.

  • sakıncası olmayan uygulamadır. bu kadar geri kafalı olmanın anlamı yok. şekeri düşen olur, ilacını almak için suya ihtiyaç duyan olur vs. basit ihtiyaçları gidermek için kullanılır. buluttan nem kapmaya gerek yok.

  • kardeş, sen şirket sahibi olarak kendi kasanda çalışanlarının maaşını ödeyecek kadar kötü gün parası tutmuyorsan kapat git zaten.
    bir de adamlara hain demiş utanmadan. tam kafayı yemelik amk.

  • ne zaman bu gençleri, bu yavrularımızı, bu can yiğidolarımızı görsem mcdonalds'ın önüne oturup bağlama çalasım geliyor dertli dertli... bilhassa iki katlı mcdonalds'ların üst katına yerleşmiş bu topluluk aslında hemen farkedilebilir. birbirine aşık ve masanın üzerine kafalarını dayayıp el ele tutuşan rosromantik bir genco çift ve onların çevresindeki kızlı erkekli arkadaş grubundan oluşan bu gençler kış sezonunda sağa sola koydukları montlarıyla kurdukları koloninin sınırlarını çizerler. en önemli özelliklerinden biri de masa tutuculuğudur. bu iş için aralarındaki romantik çiftleri kullanırlar. kolonilerinde yaşayan diğer gencolar ise "ben bi' eda'ya bakmaya gideyim", "bizim cenk'ler gelecekti, ben onlara bakacağım" falan diye türlü güdilik nedenlerle koloniyi terketseler de mutlaka dönerler.

    çeşitli konularda sohbet ederken içlerinden biri mutlaka küser. koloninin sevilen üyelerinden biri küsen kişiyi geri getirmeye gider. çünkü koloni ne kadar kalabalık olursa o kadar güçlü görünecektir çevreye karşı. mcdonalds (ya da burger king) kalabalıklaşıp uyarı aldıklarında ise içlerinden birini ortamdaki en ucuz ürünü almaya gönderirler. bu yavrularımızın ömürlerini böyle tüketmelerine üzüleyeim mi yoksa abd gençlik muvilerindeki gibi çete kurmayıp sağ sola saldırmadıkları için sevineyim mi bilmiyorum. ne zaman bu toplulukla karşılaşsam karmaşık hislere kapılıyorum. gerçi ben kenan erçetingöz'ün bıyıklarına bakınca da karmaşık hislere kapılıyorum. gerçekten çok ilginç bıyıkları var kenan abi'nin...