hesabın var mı? giriş yap

  • valla kendisinin de evladının da hayati tehlikeyi atlatıp iyi olduğu haberine denk geldiğinde resmen gülümsedim ve inanılmaz mutlu oldum. 2 yaşındaki çocuğun 4. kattan beton zemine düşüp sağ kalması mucize evet ama özellikle annenin o yükseklikten düşüp bırakın sağ kalmayı tek kemiğinin bile kırılmaması kesinlikle akılalmaz.

    yaratıcı kesinlikle koruyor anne'leri. ve hep korusun onları ve evlatlarını.

  • milyonlarca yıl önce lav taşlarından oluşmuş, daha sonra suların çekilmesiyle günümüzdeki hallerine dönüşmüş epey yüksek, yükseklik korkusu olanları altına işetecek kadar yüksek kayalıklardır.

    esas konu bu kayalıklara vaktiyle ilkel vinçler yardımıyla, başlangıç orta çağda falan, kompleks manastırlar inşa edilmiş olmasıdır. bizdeki peri bacaları gibi mağara döneminde ve sonrasında bir yerleşim olmamıştır. ayrıca peri bacalarının yüksekliği bunların yanında cüce kalır.

    bugün de keşişler ve rahibeleriyle hiçbiri müze değil, sadece gezilmesine izin verilmiş, manastırlardır. zaten manastırların da az bölümü ziyarete açıktır.

    gerçekten büyüleyici bir görkeme sahipler.
    içinde, muhtemelen papaz veya rahibelerin şımarttığı cana yakın kediler vardır. doya doya sarıldım birine, hem de hiç ses etmedi. :)

  • bunu benim peder de diyordu. bakın bunlar aptallıktır. ilhan kesici dediğin adam iyi bir devlet adamı olabilir. bürokrattır ama o kadar. meydanda kimse ilhan kesiciyi tanımaz. rtenin karşısında durabilecek bir adam değildir kendisi. mizacı uymaz.

    memleketin dişli bir adaya ihtiyacı var. ilhan kesici bu değil. sokağa insen 10 kişiden 9u 100 kişiden 99u bilmez kendisini.

    edit: ayrıca bu adam 1994te zaten ibb seçiminde rteye yenilmişti. bu bile kullanılır.

  • özellikle çekim planlarıyla, klaisk türk ailesi havasının çok çarpıcı bir şekilde verilmesinin bu dizinin başarısında büyük payı vardır.

    sabit veya alışılagelmiş çekim planları yerine uzun koridorun sonuna yerleştirilmiş kamerayla, bir bayram sabahı odalardan tuvaletlerden, giren çıkan aile sakinlerinin telaşı muhteşem bir doğallıkta yansıtılır. mesela tuvaletin önünde bir yandan saçını yapıp diğer yandan çene çalan nevzat, kordiorda kendisini dinleyen necla'ya bir şey anlatırken diğer yandan saçını yapmasına yardımcı olan müjgan'ın saçını çekiştirmesine kızar. bu esnada odasından çıkan ferhunde nevzat'a "ne bağırıyorsun kızım" diyip başka bir şey söylemeden mutfağa yönelir. doğaçlamanın çok da kullanıldığını tahmin ettiğim bu ve bu gibi sahnelerde türk ailesinin doğallığı ve telaşı en başarılı şekilde verilir bu dizide.

    bir de her dizide her odanın belli planları var. kamera nerdeyse hep aynı yere yerleştirilir. bu dizide ise kamera o anki sahnede en çok nerede başarılı olacaksa oraya yerleştirilir. bu yüzden dışardan bakılan bir dizi havası yerine, evin içindeymiş gibi hissedersiniz kendinizi.

    doğallık, başarılı tiyatrolcular ve nermin tabii ki en büyük silahlarıdır.

  • soru hatali.

    "saate bu kadar para verilir mi?" diye değil,

    "ben bu saate bu kadar para verebilir miyim?" diye soracaksın. onu da buradaki aç köpeklere değil, kendine soracaksın..

  • altında şunun yazılmış olduğu paylaşım.

    --- alıntı ---
    ben ölürsem kimsenin adalet aramasına gerek yok ben hayatımdan memnunum ölürsem de benim sorunum.
    --- alıntı ---

    ileride bir gün, nefret ve öfke hisseden biri tarafından öldürülmek istiyor, biz karışmayalım.