hesabın var mı? giriş yap

  • •öncelikle, panik olmayın. bir şekilde katılmış olduğunuz o duruşma, sizin için ilk olsa da duruşmaya katılan diğer insanlar(hakim, avukat, zabıt katibi vs.) için çok sıradan bir şey. dolayısıyla o insanlar, sizin gibi stresli olmayacak. siz de olmayın.

    •tutup da duruşma düzenini bozmaz, sağa sola hakaret etmezseniz başınıza bir şey gelmez. korkmayın.

    •size söz hakkı verildiğinde konuşmak ve konuşan kişinin-kim olursa olsun- sözünü kesmemek, oldukça önemli.

    •davacı, davalı, müşteki, sanık ya da tanık olmanız hiç fark etmez. hangi sıfatla olursa olsun mutlaka hakime bakarak konuşun. tanık iseniz bu duruma, daha da çok özen gösterin.

    •karşı tarafı ya da tanığı dinlerken kaşınızı gözünüzü oynatmayın, öfleyip püflemeyin. gerçekten dikkat dağıtıcı ve duruşma düzenine yakışmayan bu hareketler yüzünden, en anlayışlı hakimden bile azar işitebilirsiniz.

    •tanıklık yapacaksanız sorulan soruları karşılayacak yanıtlar vermeye çalışın. somut ifadelerle konuşursanız sizin için de, hakim için de daha kolay olur. örneğin: “birbirlerine hakaret ettiklerini duydum.” yerine, “a’nın b’ye “...” dediğini duydum.” derseniz ne hakim laf anlatmaya çalışır, ne de siz gerilip stres olursunuz. yine de hakimin sorduğunu o anki ruh haliniz nedeniyle kavrayamıyorsanız heyecanlı olduğunuzu hakime söyleyin. çok insanlıktan çıkmış biri olmadıkça anlayış gösterecek ve biraz sakinleşmeniz için bekleyecektir.

    *hukuk mahkemesinde tarafsanız ve ön inceleme duruşmasıysa dilekçenizde anlattığınız olayları, anlaşılır şekilde özetleyin. bazen davanız/savunmanız, en iyi bu şekilde anlaşılır.

    *kılık kıyafetinize abartılı bir özen göstermeyin. tabi ki at hırsızı gibi olmayın; ama takım elbise muhabbetine de girmeyin. sanılanın aksine; çoğu zaman iyi bir izlenim değil, suçluymuş da yaranmaya çalışıyormuş izlenimi uyandırır.

  • - hayattaki en büyük başarısızlıklarınızı, hatalarınızı düşünün.

    bütün gece gözümü kırpmadığımı bilirim.

  • 200 lira civarına satışa koyduğum parfüm için arayan birisi "hocam amerikada bunun fiyatı 100 lira civarı, 100 liraya veriyorsan senden alayım" demişti mesela. 100 liraya bulduysan bana da bi tane al dedim kendisine, sonra kapattık. 1-2 saat sonra gene aradı "bak hocam şu an amerikadan sipariş veriyorum 50 küsür dolara, satmıyor musun emin misin" diyor.

    adamın şantajına bak. elimdeki parfümü amerikadan daha ucuza almakla tehdit ediyor beni. al abicim amerikadan, hasta mısın dedim. "alıyorum bak kardeş, sen kazansaydın elin amerikalısına kazandırıyosun" falan diyor. suçlu olduk bi de ayaküstü.

    yakında bi telefon daha bekliyorum "kardeş parfüm amerikadan geldi" deyip telefonun ahizesine fıslatacak.