hesabın var mı? giriş yap

  • oğlum bu ne lan. sanki hz.musa dönemi mısır krallığında yaşıyoruz. felaketlerin biri bitiyor diğeri başlıyor. veba salgını ve kurbağa istilası da başlarsa tam anlamıyla kutsal metinlere uygun olur. umarım ülkemizi etkilemeyecek olan istiladır.

  • sevgili hemcinslerim; 6 ay sabır, saçlarınızı uzatın... zaten çirkinsiniz amk. çirkinliğinize çirkinlik kattıktan sonra o saçları bir güzel kestirin... emin olun sizi yakışıklı bulacak kadınlar çıkacaktır.

  • çevresi tarafından "çok tuhafsın" denilerek dışlanan insandır. bir keresinde rüyada olduğumu anlayınca, kendimi 5. kattan atıp atıp tekrar uçarak yukarı çıkıyordum. "ehe ehe çok zevkli lan" deyip baya bir coşmuştum.

    bir de rüyada silahla tehdit edilme sahnem vardı. tam trol işiydi. adam silahı doğrultunca "uyanıcam olum birazdan" gibi bir tepki vermiştim. adamın boş bakışları hala aklımda.

    benim gibisine de yaramıyor böyle şeyler.

    (bkz: kendi rüyasını trolleyen insan)

  • mesele de'lerin da'ların yanlış yazılması değil, bu yanlışın "ne var bunda cnm yha"cılar tarafından savunulması. bunu hala anlamadınız mı?

  • 7 aralık 1988 tarihinde ermenistan’ın spitak bölgesinde yaşanan, richter ölçülüğüne göre merkez üssünde 10 büyüklüğünde meydan gelen deprem. yaklaşık 1 milyon nüfusu olan ermenistan’ın %40’ını etkileyip 3 bin kilometre karesi kapsamış ve afet bölgesinde 21 şehir ve ilçe, 342 köy hasar görmüş. bunun sonucunda yaklaşık 500 bin kişi evsiz kalmış. bu depremin bir özeliği de deprem sonrası normal yaşama dönüş için destek vermeyi öneren yabancı yardım ekiplerinin ülkeye girmelerine izin verilmesi yani sovyetler birliği tarihinde kurtarma çalışmalar yabancı ülke ekiplerinin ilk kez katılması anlamına gelmesiydi o sırda başka bir ülkde bulunan gorbachev de gezisini yarıda keserek depremin etkilendiği ermenistan’a geldi.

    spitak depremi yüzünden hayatını kaybeden ermenilerin anısına yakın geçmişte vefat eden ermeni kökenli fransız sanatçı charles aznavour yazdığı ''senin için ermenistan'' şarkısını 87 fransız şarkıcıyı bir araya getirerek birlikte şarkıyı söylemiştir.
    senin için ermenistan

    depremden etkilenlere yardım amacıyla rock müziğin önde gelen isimleri tarafından rock aid armenia albümü çıkarılmıştır. pink floyd, queen, rush, deep purple, black sabbath, yes, ıron maiden vs aralarında bulunduğu şampiyon ligi gibi ekip. özelikle smoke on the water efsane olmuş.
    smoke on the water

  • -yav necla seninle de uzun zamandir sevi$medik...
    -ama saldiray abi ben evlendim
    -insan bi haber verir necla. yav necla senin bi bacin vardi.

  • girçikliri ziminli iğirinip vitininin diğirini iğrinicik çiçik.

    ulan 17 senedir baştasınız.
    o çocuk sperm olarak bile yoktu siz ülkeyi bacak omuza alırken.
    daha ne zamanından bahsediyorsunuz utanmaz herifler?!
    bir defolun gidin de ülke oksijen alsın.
    rica ediyorum.

    tanım: gençliği heba olan biri olarak hak verdiğim çocuktur.

  • çoğu zenci futbolcu kendisini hayır işlerine adamaktadır. futbolu bıraktıktan sonra kurdukları vakıfların işleriyle ilgilenir ya da kurulmuş vakıflara destek olurlar. geri kalmış ülkrlerinin bakanlıklarını federasyonlarını veya spor bakanlığı bünyesindeki kurumlarını kalkındırmaya çalışırlar. ülkelerine vakıf futbol okulları açıp bizzat kendileri işin başında durup çocukları suçtan uzak tutmaya ve aralarından yetenekli olanlarını futbolcu yapmaya uğraşırlar
    yokluk çok kötü bişey oğlum. kendileri bu yoklukla büyüdükleri için aynı durumdaki insanlara yardım etmeyi teknik direktörlük yaparak servetlerine servet katmaya tercih ederler.

  • eğer ki bu eyleme karşılık olarak "ya sapık mısın sen ya salak şey" gibi bi' cevap alıyorsanız, bilin ki karşınızdaki bir türk kızıdır, kaçın. eğer ki melüm melüm bakışlarla birleşmiş dingin soluk alış verişler duyuyorsanız, bilin ki karşınızdaki kız ecnebidir, ingilizce konuşmayı deneyin. eğer ki siz bunu söyledikten sonra hemen kaybolmuşsa ve etraf sessizse bilin ki o bordo berelidir ve merak etmeyin o sizi bulur.

  • polisiye türünde olması mantıklı olacak bir kitaptır. kitap okuma alışkanlığı kazandırması açısından sürükleyici ve kaliteli polisiye romanları/hikayeleri bir adım daha önde görüyorum. kalınlığıyla korkutmayan, içeriğiyle keyiflendiren, hızlıca sonuca giden polisiye deyince de aklıma ilk sherlock holmes hikayeleri geliyor. yerli yazarlarımızdan ahmet ümit'in çoğu kitabı bu açıdan güzeldir.

    polisiye kitapları bir kenara koyarsak ben şahsen tanıdığım az kitap okuyan kişilere sıklıkla sait faik'in öykü kitaplarını(özellikle lüzumsuz adam), çehov'un seçme öykülerini, stefan zweig'in satranç'ını ve amok koşucusu'nu öneriyorum.

    bazı yazar arkadaşlarımızın ulysses, tutunamayanlar, yabancı gibi kitapları önerdiklerini görüyorum ki bu oldukça saçma geliyor. tamam,güzel, siz bu kitapları okumuşsunuz, bunu belirtme ihtiyacı hissetmişsiniz (ki bahse girerim ulysses'i okuduğunu iddia eden kişileri çoğu bitirememiştir) ama hiç kitap okumayan birine bu kitapları önerirseniz en az bir kaç yıl daha bir şey okumamalarını garanti altına almış olursunuz.