hesabın var mı? giriş yap

  • yerde yatan hariç, yüksek miktarda kişiliksizlik içerir.

    abi ben bu milleti anlamıyorum ya. hayır yani sizi bu şeye yaptırmaya iten güç nedir çok merak ediyorum. anadolu çomarı denilen şey bu işte.

  • hayatımda gordugum en büyük kezban taksim'de karsıma cıktı, bir aksamüstü galatasaray civarlarında kendisine adres sordum "hahahah orayı bilmiyor musun gercekten, tanısmak mı istiyorsun? bu numaraları ben yemem" demisti bana. ben de adres stresi ve bir yeri bulamayan kamil imajıyla kuyruguma arkama sıkıstırarak yoluma devam etmistim.

    sonra arkadan gelen bir lavuga yoneldim "bilader dedim suraya nasıl giderim" kardes dedi yuz metre git solda gorursun.

    belki sözlük yazarıdır o kız, bilemiyorum.

    aksam sözlüge gelip, taksimin sapık dolu olması diye bir baslık acmıs olabilir.

  • iki kez ana hikayeyi bitirdikten sonra, kitapları da okuyunca tekrar başladığım oyun. ve görüyorum ki hala ama hala beni şaşırtıp heyecanlandırabiliyor.

    --- spoiler ---

    side questlerden spoiler içerir
    --- spoiler ---

    novigrad kırsalında cüce bir otacı, benden ot toplamaya gönderdiği fakat geri dönmeyen çırağını bulmamı istedi. ot toplamaya gönderdiği civara gittiğimde, civarda bir tane köy buldum. ama işin ilginci, köyde 5-6 ev olmasına rağmen bir tanesi hariç hepsi boştu. o tek evde de ihtiyar bir karı koca yaşıyordu. otacının çırağını sorduğumda onu ot toplarken gördüklerini, ama daha sonra ormanda kurt ulumaları geldiğini, muhtemelen çırağın kurtların akşam yemeği olduğunu söylediler. akla yatkın gelse de boş evlere de bir bakmak istedim. evlerden bir tanesinde kanlı bir kesme tahtası ve bıçak vardı. ama başka hiçbir ipucu yoktu. kanlı tahtayı ihtiyarlara sorduğumda o evin önceden bir avcıya ait olduğunu ve avladığı hayvanları orada doğradını, bu işin dışarda olmasındansa içerde yapılmasının daha temiz olduğunu söylediler. fakat yaşlı adam biraz öfkelenmiş gibiydi, bana sen bu işleri ne diye karıştırıyorsun minvalinde bir şey söyledi.
    o an dönüp otacıya çırağının kurtlara yem olduğu haberini vermek üzere köyden çıkmaya karar verdim. ancak tam köyden çıkarken bu karı kocanın evinin bahçesinden çürümüş et kokusu geldiğini fark ettim. kokuyu takip ettiğimde, yaşlı çiftin evinin bahçesinde sığınak gibi bir yere açılan ve üzeri varillerle örtüşmüş bir tahta kapak olduğunu gördüm. kapağı açıp aşağı indiğimde ise karşılaştığım manzarayı tahmin edersiniz. otacının çırağı bir masanın üzerindeydi, belden aşağı paramparça vaziyette; yanında bir sürü kesme aletiyle cansız yatıyordu. artık durum iyice ayyuka çıktığından yaşlı çiftin yanına döndüm. onlara aşağıdaki durumu gördüğümü söylediğimde, bana çırağı kurtların öldürdüğünü ama kendilerinin çok yaşlı ve aç olduklarından mecburen onu yediklerini söylediler. fakat yılların witcherı bunu yer mi ? yemedi tabii. ikisini de orada öldürdüm, durumu da otacıya bildirdim.
    bu quest böylece bitti, aradan bir sürü görev daha geçti. daha sonra başka bir yere giderken yolum mecburen bu olayın geçtiği köye düştü. orada, ihtiyarların evinin önünde 3-4 tane gûl gördüm. gûlları kesince yerde ihtiyar karı kocanın cesetleri gözüme çarptı. onların da bir kısmı gûllar tarafından yenmişti. bu manzarayı geralt da manidar bulmuş olacak ki, "hah, nekrofagilar, layığınızı bulmuşsunuz." dedi kendi kendine.
    ben o ceset kokusunu alıp da bahçeye bakmasaydım, otacıya gidip çırağını kurtların öldürdüğünü söylecektim ve görev öylece bitecekti. ama minicik bir detayla alttan devasa bir hikaye çıktı bir sidequest için. sanırım cdpr'i diğer yapımcılardan ayıran şey de tam olarak bu *

    --- spoiler ---

    spoiler sonu
    --- spoiler ---

  • got kadar evlerimiz oldugundan mutevellit ozguvenle ilgisi olmayan gudu.

    su asagilik kompleksinden vazgecin bi olom. ulan bir nesil oncesinin odasi bile olmazdi da dösegi orta yere sermez miydi bu ozguvensiz dediginiz millet.

    bi haltı da "bilmem kim soyle yapiyo, biz boyle. o zaman bizde bi bozukluk var" diye yorumlamayin be ya.

    ayrica yatagi ortaya koyunca haliyi gotumuze mi sokacaz afedersin.

    edit. edep.

  • caddenin profili değişti. araplar, karaçarşaflılar falan doldurdu caddeyi. bu insanlar mı alışveriş yapacak ? tabii ki hayır. bunlar para da harcamayan bir güruh. hem diğer batılı turistleri ve seküler kesimi caddeden soğuttukları gibi bir de kendileri de para harcamayınca ortaya çıkan doğal sonuç bu.

    kiralar yüksek denilse de, bu kiralar eskiden de yüksekti. ama bir şekilde işler yürüyordu. çünkü caddenin eski müşteri profili buna uygundu. şimdi değil.