hesabın var mı? giriş yap

  • emanet oy vardır.

    hdp seçmeni 30 küsür başlıkta tüm samimiyetleriyle chp seçmenlerine ve kemal kılıçdaroğlu'na teşekkürlerini iletmiştir. ankara milletvekili sırrı süreyya önder ve eşbaşkan selahattin demirtaş konu ile defalarca açıklama yapmıştır.

    bu ülkede barışı tesis edecek insanlar sosyal demokrat chpliler ve sosyalist hdplilerdir.

    biz zamanında uyanamadık, sizin faşistliğinizle bu halkları bölmenizi engelleyemedik,
    bu bize ders olsun,
    ama biz de barışa olan umudumuzu kaybetmedik, el ele verip bu halkları tekrar birleştireceğiz,
    ve de size bundan sonra hiçbir zaman hiçbir halkı ezdirmeyeceğiz.

    bu da size dert olsun!

    not : takvim gazetesinden kovulan aktrollere inanmayınız.

  • 1821 yılında yunanlılar, isyan edip silahlı militanlarca navarin şehrini kuşatır. şehirdeki sivil türklerin, kendilerini koruyacak bir askeri gücün yardıma gelmeyeceğini anlaması ve şehrin açlıkla karşı karşıya kalmasının ardından yunan gerillalar ile canlarına dokunulmaması karşılığında tüm mal varlıklarını da bırakıp şehirden ayrılma üzerine anlaşma yapılır. 19 ağustos 1821 günü şehrin kapıları açılır açılmaz, silahsız 3000 türk'e saldıran yunan teröristler, kaçıp kurtulabilen 160 kişi hariç herkesi öldürür.

    yunan bağımsızlığının destekçilerinden biri olan, hayatının yarısını atina'da geçiren, iskoç tarihçi george finlay, history of the greek revolution and the reign of king otho kitabında şu şekilde yazar:

    mermiler ve kılıçlarla yaralanmış kadınlar kaçmak umuduyla denize koştu, bu sırada kasten vuruldular. kollarında bebekleri olan annelerin kıyafetleri çalındı ve tek gizlenme yeri olan denize koştular, suda çömelirken insan olmayan tüfekli askerler tarafından vuruldular. yunanlar bebekleri annelerinin kollarından aldı ve kayalara vurdu. üç ve dört yaşlarındaki çocuklar denize atılarak boğuldu. katliam bittiğinde cesetler ya denize atıldı ya da sahile yığıldı ve bir salgın hastalık tehdidiyle karşı karşıya kalındı.

    (bkz: navarin katliamı)

    bu olay üzerine bölgeye müdahale eden ve bunun için mısır valisi mehmet ali paşa'dan donanma yardımı isteyen sultan ii. mahmud, avrupalı devletlerin kendi kendilerine kararlaştırdıkları yunanistanın bağımsızlığını tanıma talebiyle karşı karşıya kalır. bu talebi, başına gelecekleri bile bile reddeden sultan, daha sonrasında ingiltere-rusya-fransa ittifakının oluşturduğu donanmanın, aynı şehrin limanında osmanlı-mısır donanmasını yok ettiği haberiyle sarsılacaktır.

    şu komşu kafasına asla giremememin sebeplerinden sadece bir tanesidir bu katliam. daha sonrasında yüz yıllık süreç içinde, yunanlar tarafından bu katliamların benzerleri birçok defa gerçekleştirilecektir. elbette bu yaptıklarının karşılığı bir katliam, savaş ya da benzeri bir şiddet aracı şeklinde asla olamaz ancak, yunanlılara dair bu tiksinme hissi sanırım beni hiç bırakmayacak.

  • hoşlanılan kişi akla düştüğünde bir tane atılır, hemen arkasından karşılık gelir ama bu karşılık o an için fazla anlam taşımaz.

    kişiyi asıl havalara uçuracak olay, ertesi gün aynı döngünün karşıdaki kişi tarafından başlatılmasıdır.

    hey gidi hey, içimden sıcacık bi' şeyler aktı geçti lan.

  • bu adamların sanal alemdeki yaratıcılıklarını hep okuyoruz da gerçek hayatta ete kana bürünmüş birisiyle karşılaşınca insan bir garip oluyor.

    departman storelardan biri * ikinci aldığınız ürün %50 indirimli diye kampanya yapmış.

    ben de hediye olarak gömlek alacaktım gittim seçtim, beğendim ihtiyacım olan başka bir şey olmayınca bir de hediye alınca deneme kabini filan uğraşmadan doğrudan kasaya gittim.

    buraya kadar bence her şey normal fakat ben farkında olmasam da donanımhaber ölücüsü mantığıyla hareket eden arkadaş tarafından gözleniyormuşum.

    sıra beklerken 25-30 yaş arası bir arkadaş yaklaştı; kardeşim sen başka bir şey almayacaksan benim aldıklarımı beraber geçirsek %50 den yararlansam olur mu dedi ben de tabi olur dedim. sonuçta beni etkilemiyor zaten 100 lira ödemeyi göze almıştım ama adam gidip benim aldığım gömleğin aynısını alıp gelince biraz koydu açıkçası.

    ulan ikimiz de aynı gömleği aldık ben 100 lira ödedim o 50 lira ödedi ayrıldık kasadan. puşt bir de benim gibi hediye paketi yaptırdı, değişim kartı istedi.

    herifi takdir ettim resmen ama asıl ufkumu kasadan ayrıldıktan sonra iki katına çıkarttı. bu hırt meğer birkaç gün sonra tekrar gelip gömleği iade edecekmiş karşılığında 75 liralık hediye çeki alacakmış, gömlek filan hikayeymiş. düşünsenize adam 50 lira karşılığı 75 liralık alışveriş yapacak oturmuş bunu düşünmüş hayret ve takdir ediyor insan.

    yalnız şu an fark ettim benim aldığım hediyenin rengini filan beğenmeseler değiştirmeye gitseler 100 lira ödediğim gömleği 75 liraya alacaklar.

    ulaaan dh ölücüsü! benim alışverişimde 3.tekil şahısken bile beni kazıklamayı başardın ya ne diyeyim ben sana!

  • (bkz: ben)
    işsiz güçsüz müyüm lan ? sevgilim yok diye üzülecem.. müzikle yaşıyorum, spordan zevk alıyorum, yemeyi içmeyi seviyorum, sanatın her bir dalıyla ayrı ayrı ilişkim var.. çalışıyorum, okuyorum, arkadaşlarımla geziyorum. kasmaya gerenk yok bence.. akışına bırakın, anı yaşayın.

  • az önce cnn 'de çıkan haberler üzerine babam her zamanki gibi gel tercüme et diye çağırdı beni. dinlemeye başladım ama anlayamadım malesef. sonrasında gelicek olan bu kadar sene boşuna mı okudun bıdı bıdıları duymamak için sallamaya başladım. ama ne sallama, aman yarabbi ya. bunu gerçekten yaptım ve şu an hiç utanmıyorum.

  • sadece temizliğe değil; 10-15 dk.'lık işler dışında eve uzun soluklu iş yapmak için gelen herkese (usta, servis vs.) yemek saatlerine denk gelen işlerde yemek verilir. kimse sultan sofrası kurun demiyor, ama bir dürüm ısmarlamak da çok zor bir şey değil bence.

  • 79. günde, geriye dönüp baktığımda üç kez dışarı çıktığımı fark ettim. dışarı çıkmak dediğim de market alışverişi ihtiyacını gidermeye yönelik. ve bunun neticesinde koronavirüse karşı elimdeki en büyük kozumu kullanmış oldum.

    (bkz: yakalanmamak)

  • almanya'daki exchange sırasında:
    alman: - türkiye'de itfaiyeci var mı?
    türk: - hayır dev battaniyeler var onlardan örtüyoruz biz yanan binalara ormanlara..