ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gerdek gecesi diyalogları
-
- sevgilim aylardır bu anı bekliyordum
+ ah bende sevgilim.. ama sana söylemem gereken bi şi var..
- yaw boş ver şimdi gel şööle kolları...
+ yaw muhittin bi dinle anlatıyorum bak..
- eee? ne ?
+ muhittin... bak.. ben daha küçükken.. eeee... tecavüze uğradım..
- uhmm... şey.. hmm... ya neyse hayatım.. üzüldüm tabi.. ama... sen kendini şimdi iy hissediyosan... yani.. çokta önemli değil...
(5-10 saniye sessizlik)
- hmm.. akraba filanmıy dı ?
+ yok ya.. bizim mahallede bi bakkal vardı... böyle renkli şekerle , çukulatalar felan satardı.. bi gün sokakta oynarken bana.. ' sedat bi aşşağıya depoya gelsene sen' dedi...
- sedat kim lan ?
+ yaw muhittin bi dinle anlatıyorum bak..
(bkz: bi dur bi sus bi dinle)
ailenin komik kısa mesajları
-
annenin cep telefonu- sdhkjsdhkahlksdhakl
lae- anne bisi mi demek istiyorsun?
annenin cep telefonu- ben baban, nasil annen taklidi yapiyorum ama hahahahah
lae- ?!?!?!?!
yeter
-
ilk defa sözlük formatına aykırı olduğu için bir başlığa ve entrye kızamıyorum.
haklı bir serzeniş.
ahilik sistemi
-
şimdi ben bunun ticari boyutunu aşan siyasi kısmına girmeden basit birşey anlatacağım.
birebir yaşamadım ya da hatırlayamıyorum ama avrupa veya herhangi bir batı kültüründe siz bir yerden alışveriş yaparken eğer istediğiniz şey yok ve bundan dolayı ayrılmak üzereyseniz, ve nerede bulacağınızı sorarsanız; dükkan sahipleri "bakın bizde elmalar yok ama armutlar var onlar da nefistir, lütfen tadın" der, ya da hiç sesini çıkarmaz.
ama türkiye'de size tak diye "köşeyi dönün orada x tuhafiye var orada bulabilirsiniz" der. neden?
nedeni ta eskilerden, bu ahilik sistemine dayanır.
ahilik, bir bölgede tüm esnafların örgütlenmesini de sağlayan bir sistemdi bildiğim kadarıyla. esnaflar, oluşturdukları localar ile birbirlerine destek olur, dayanışmada bulunur ve çeşitli etkinlikler veya toplu hareketler düzenlerlerdi. çıraklar, ustalar bu sistemde bir bütündür.
ve zamanla bu kültür esnafımıza yerleşmiştir. eğer yabancı kökenli bir mağazada değilseniz veya para hırsı bürümüş bir ticarethanede bulunmuyorsanız bu etkileri görebilirsiniz. örneğin "beni x yolladı " dediğinizde %10 indirim yaparlar. bu yalakalık değil, aksine ahiliğe kadar giden dayanışmanın ürünüdür. ama siz bunu bir ingilize veya fransıza, almana, flemenke yapın adamlar size "sooo what?" diye bakarlar.
adı koyulmamış ilişki
-
bundan korkunç çok az şey var, gelin makyajı mesela.
40 yaşına gelmiş çocuksuz insan
-
olmamıştır mesela. evet tıp çok ilerledi ama hala ne kadar para dökseniz de sonuç vermeyen kısırlık vakaları var. bu kimsenin seçimi değil.
veya başka bir hastalığı vardır, kaza geçirmiştir, çocuk yapamadan eşini kaybetmiştir, baskasından çocuk istemiyordur falan....uzar gider bu liste.
varoluş görevimiz çocuk yapmak değil, öncelikle insan olmak. aramızdan bazıları çocuk yapmasa da dünya başının çaresine bakar, rahat olun siz. daha bugün 3 yaşında bir yavrumuzun ölüm haberiyle yüreğimiz dağlandı, demek istediğim herkes aynı standart hayatı yaşamıyor bu dünyada.
bir de son olarak, hayat kısa falan derler ama, hayat aslında ettiğiniz büyük lafları size yedirecek kadar uzun. umarım böyle bir şey olmaz tabi.
türkiye'de kimsenin nefret etmediği tek kişi
-
(bkz: adile naşit)
edit: gelen mesajlardan anladığım kadarıyla rahmetlinin sevmeyeni çokmuş. ne diyeyim, allah sevmeyenlerini bildiği gibi yapsın.
karneye reklam almak
merhaba ben vedat milor sorularınızı cevaplıyorum
-
merhaba, ben vedat milor.
gurme değilim ama yazdığım ve çizdiğim hemen her şey yemek ve yemeğin şarapla olan uyumuyla ilgili. ama takip edenlerin de bildiği üzere, bunlarla da sınırlı değil; elimden geldiğince ve bilgim el verdiğince, konulara sosyolojik ve iktisadi açılardan bakıp, daha genel bir tablo çizmeye ve neden sonuç ilişkilerini de ortaya koymaya çalışıyorum.
tv’deki programım sona erince sosyal medyaya daha çok zaman ayırma şansım oldu. birçok takipçim ile artık düzenli etkileşime girebiliyoruz. ekşi sözlük’ten de böyle bir etkinlik için davet gelince açıkçası heyecan duydum. ister şekeri bol, isterse de acılı veya asiditesi yüksek olsun, sorularınızı cevaplamayı dört gözle bekliyorum.
kanıt
edit: sorular için çok teşekkür ederim. her soruyu cevaplayamadığım için kusuruma bakmayın. ekşi sözlük gerçekten değerli bir topluluk. inanın bana birçok gazetecinin röportajda sorduğundan daha derin ve ilginç sorular sordunuz. yakında tekrar bir arada olmak dileğiyle...
sorularınıza verilmiş yanıtları görmek için şu bağlantıyı kullanabilirsiniz: (bkz: merhaba ben vedat milor sorularınızı cevaplıyorum/@vedat milor)
not: soru cevap etkinliğini mobil ve web tarayıcınızdan takip edebilirsiniz.
12 temmuz 2015 novak cokoviç roger federer maçı
-
niye ingilizler federeri tutuyor ya da çoğunluk federeri niye tutuyor diye isyan edenler bir alıcı gözüyle baksınlar adama, bu kadar mı estetik olunur, adam rönesans döneminden çıkmış gelmiş sanatını icra ediyor gibi.
yazarların küçük ama etkili tasarruf yöntemleri
-
siz türkçede nasıl diyorsunuz demek gibi olmasın ama türkçeye sanırım henüz yerleşmemiş ve youtube'da salgın haline gelmiş iki konsept var; meal prep ve capsule wardrobe.
ilki kısaca yemek planlama. 3 gün, 5 gün ya da bir haftalık yemeği bir seferde yapıyor, buzdolabında veya dondurucuda saklıyorsunuz. malzeme ziyan olmuyor, sağlıklı yiyorsunuz ve zamandan bayaaa tasarruf.
detaylar için #86592009
ikincisi, giysi dolabı planlama. renk ve stil paletinizi belirleyip bunun dışında kiyafet almıyor, toplam sayıyı sınırlıyorsunuz. yine zaman ve paradan tasarruf. ayrıca tum dolap uyumlu olduğu için ne giyseniz düzgün kombin oluyor.
#71390509
yaşam tavsiyesidir.
steve jobs
-
herkese kredi kartına on iki ay iki yüz elli tl yi kitleyip bu dünyadan göçmüş ceo.