ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
galatasaray are the biggest club in turkey
-
(bkz: türk takımlarını yenmeden önceki övme süreci)
hep aynısı. beşiktaş harika bir takım, fenerbahçe avrupa'nın sayılı kulüplerinden, galatasaray masaya bir vursa 10 kişi kaçar, vs vs. sonra gelip 4-5 atıp gidiyorlar. biz de en sonunda stadyum nasıldı, seyirci nasıldı, atmosfer nasıldı diyoruz. süper süper deyip gidiyorlar.
biz çekerken çok eğlendik
-
bi de böyle bir klişe var.
en son dün gece alper kırşan, avanak kuzenler için söyledi bunu.
'' biz çekerken çok eğlendik, izleyicilerin de eğleniceğini düşünüyoruz''
yani her yeni filmde çekenler çok eğleniyor anasını satim. o değil, çekenler eğlendiği için, izleyicinin de eğlenmesi şart oluyor.
arkadaşım 31 çekerken de eğleniyorsun oysa. senin 31'inin beni eğlendirmesi mi lazım şimdi.
ayrıca başlık karakter sınırından böyle. ayrıca böyle daha fesat olduğundan hoşuma gitti.
yazarken çok eğlendim, şukela verin o zaman, ne duruyosuuz.
yaran fıkralar
-
iki genç arkadaş uyuşturucu bulundurmak suçundan mahkemeye çıkarılırlar. yargıç hapis cezası vermez, onun yerine gidip diğer gençleri uyuşturucuya karşı uyarmalarını ister. bir ay sonra iki arkadaş yeniden yargıç karşısına çıkar ve yargıç durumlarının ne olduğunu sorar. birinci genç:
"harika,100 kişiyi uyuşturucu kullanmaktan vazgeçirdim" der.
"nasıl yaptın?"
"tahtaya biri küçük biri büyük iki daire çizdim. sonra da dedim ki;büyük daire uyuşturucu kullanmadan önceki beyniniz, küçük daire uyuşturucu kullandıktan sonraki beyniniz."
"aferin" der yargıç ve diğer gence döner.
"ben 1000 kişiyi vazgeçirdim" der ikinci genç.
"bravo,sen nasıl yaptın?"
"tahtaya biri küçük biri büyük iki daire çizdim. sonra da dedim ki; küçük daire uyuşturucu yüzünden hapse girmeden önceki kıçınız, büyük daire de hapisten çıktıktan sonraki kıçınız."
tanım tanım devamı örnek alıntı ya da bkz değil
istegelsin ped saklama rezaleti
-
kötü niyet yok. hassasiyet var. zihniyetleri sorgulanabilir ama hitap ettikleri toplum düşünülünce yadırganamaz. içinde yaşadığımız yapıda % 10 böyle gönderilmesini eleştirir ama % 90 bundan memnuniyet duyar. bu durum malesef böyle. onlar da çoğunluğa hitap edecek. mecbur. o beklenen eşik bize halen çok uzak. ben olsam gönderiyi yapan ben de öyle koyardım.
geziciler dostoyevski'yi isviçre peyniri sanıyor
-
oysa ki dostoyevski; dünyaca ünlü ukraynalı yazar raskolnikov'un tercih ettiği bir çeşit salamura zeytindir.
tanım: korkan birisinin beyanı. derin korkularının vardır bir sebebi, muhakkak.
murathan mungan
-
''hatırlamak için kullanacağımız bir hafızamız varken, unutmak için elimizde hiçbir şeyin olmaması; hayatın bize attığı en büyük kazıktır.''
cem yılmaz'ın gişede çakılması
-
ilginç olay ama olayın cem yılmaz’ın işlerinin içeriğiyle ilgisi yokmuş. başarılar tamamen siyasi düşüncelere göreymiş.
başarı ölçütü=siyasi görüş. teşekkürler yazar kardeş, yine kutsal bilgilendim.
bamya yiyordum aklıma geldin diye mesaj atan kız
-
"kalbimiz birmiş ben de kaşarlı tost yiyordum" diye cevap yazılarak nezaket gösterebileceğiniz kız.
osuran kadın
-
özel üniversiteden mezun avukat bile olabilir bu.
ışıktan daha hızlı olan şey
-
kız profilinde avatar değişikliğine gelen ilk "like"
leyla ile mecnun
-
erdal bakkal: sen de şu çocuğu doğuracaksan doğur artık nurten ya. biraz şey yapmıyorsun gibi geliyor, bilmiyorum.
nurten: hayırdır, ne oldu? acelen ne sabırsız bakkal.
erdal bakkal: ya kaç ay geçti doğmadı bir türlü çocuk ya. bir an evvel doğsun bu kadar da bekletilmez ki insan.
nurten: dört aylık çocuğun doğduğunu duydun mu hiç sen erdal?
erdal bakkal: bilmiyorum nurten yav ama biraz ağırdan alıyorsun, böyle savsaklıyorsun gibi geliyor acele et biraz. *