hesabın var mı? giriş yap

  • öğrenciyken kampüs içindeki bir yurtta kalıyordum. bir akşam odamın ampulü patlayınca nöbetçi yetkiliden ampul alıp odama çıktım ve yenisiyle değiştirdim. yarım saat sonra teknik ekip gelip ampul patlamış onu değiştireceğiz dedi, ben zaten değiştirdim deyince şaşırıp gittiler.

    ertesi sabah yurt müdürü odasına çağırıp neden ampulü kendim değiştirdiğimi, teknik ekibin vaktinde gelip gelmediğini sordu. daha sonra da "sen öğrencisin senden beklenen derslerde başarılı olman, tekrar benzer bir şey olduğunda teknik ekibi bekle ampul takmak senin işin değil" gibi bir tiratla dumura uğramama sebep olmuştu.

    üzerinden yıllar geçti ancak ben hala vakti gelince kimseyi beklemeden *ampulü değiştirmemiz gerektiğini düşünüyorum sevgili sözlük. (bkz: 14 mayıs 2023 genel seçimleri)

  • sweet child o' mine 1 milyar dinlenmeye ulaşmış.

    daha önce yazdığım alakalı entrylerde (bkz: spotify/@moresk) stream başı gelirlerden bahsetmiştim.

    guns n roses'in 1 milyar stream'i karşılığında aldığı para yaklaşık 3 milyon dolar.

    spotify'ın kurulduğu 2006 yılından beri 15 yılda bu tek şarkının geliri 3 milyon dolar. 15e böldüğümüzde 200.000 dolar yıllık bir para tutuyor.

    tabi ki, spotify'da milyar dinlenen adamın yegane geliri spotify üzerinden olmayacaktır. konseri var reklamı var satışı var tişörtü var evet, ama "ben bestelerimi yayınlayayım, spotify'dan telif alayım" diyen arkadaşların bu rakama iyi bakmalarında fayda var.

    "abi yıllık 200.000 dolar bana iyi ya" diyeceksiniz de, spotify'ın telif ödemesinin ülkelere göre olduğunu hatırlatayım. yani amerikalı bir dinleyiciden gelen gelirle türk bir dinleyiciden gelen gelir aynı değil. çünkü amerikalı 10 dolar ödüyor (80 lira) türk burada 20 küsür lira ödüyor aylık. gelir paylaşımı da ona göre.

    tarkan'ın 1 milyar dinlenmesi 3 milyon dolar yapmayacak yani. dinleyicilerin ödediği aylık ücrete göre oranlanacak. kendi dinlenme sayılarım ve karşılığında hak kazandığım parayı hesapladığım takdirde stream başına 0.00112 dolar kazanıyor türkiye'de türkçe muzik yapan birisi.

    1 milyon dinlense alacağı para 1.120 dolar. 10000 lira civarı yani. net söyleyeyim, produksiyonu profesyonellere yaptırılan tek şarkının zaten maliyetini belki kurtarır. buna pr bütçesi dahil değil.

    özetle indie olarak albüm yayınlamak isteyen, bestesini kaydedip bu ortamlarda yayınlamak isteyenlerin buradan gelir beklentisi olmasın hiç. burası artık bir kartvizit. müzik üreten birisi olarak "var mısın"a "evet" diyebilmek için kullanılması gereken bir platform.

    takip ettiğim, indie denebilecek y.dışı sanatçıların grupların yöntemi canlı konser - online konser ve patreon, buy me a coffee - twitch donation tarzı şeylere yönelmiş durumda.
    ek olarak tabi ki bir de merchandise var. dropshipping yöntemiyle t-shirt, kahve fincanı, plak vs satıyorlar.

    özetle pederlerin "hobi olarak gene yap" tavsiyesi geçerli görünüyor.

  • debe editi: destekci arkadaslara tesekkur ederim, fumeci, ticaret bakanligi ve kadikoy belediyesi ucgeninde isi cozmeye calisacagim, gelisme oldukca burayi editleyecegim.

    istanbul'da goztepe medical park yanindaki fabrika satis magazasinda yasanan hadise.

    aslinda olayi daha da ilginclestiren kisim su; itimat gramaji belli olan ambalajli fumeci smokehouse urunlerini satiyor ve urunlerin uzerinde zaten acik acik gramaj ve barkod yazarken bu urunu alip tekrar tartidan geciriyorlar.

    bu duruma itiraz ettigimde kasaplar dahil zaten her yerde boyle oldugunu iddia ettiler. tarttiklari tabagin darasinin hesaba katildigini, ufak gramajlarin es gecildigini soylediler. ufak gramaj diye bahsedilen sey yaklasik 10 gram, aldigim sarkuteri urunu ise 97 gram.bu da görsel.

    bir kiloda az gibi gozukse de bu miktarda hesaba arti %10 civari yansiyor. paketli urunu almayip kestirmek istedigimi soyledigimde yine fark etmeyecegini, bu sekilde tartilacagini iddia ettiler.

    fumeci smokehouse urunlerini kendisinden daha pahaliya tabii ki satabilirler, buna bir itirazim yok ancak gerek hazir ambalajli urunun tekrar tartilmasi gerek sifirdan kestirsem bile ayni gramajin eklenecegini iddia etmeleri bana biraz ahlaksizlik boyutunda geldi, yine de emin olamadim.

    tuketici hakem heyetine basvurmayi ve fumeci smokehouse ile iletisime gecmeyi dusunuyorum. tecrubeli yazarlarin yesillendirmelerine ve konuya dair aydinlatmalarina da acigim.

    pesin edit: "baska yerden alsaydin madem, neden buradan aldin" diye soranlar olabilir. magazada cigirtkanlik yapip "fotosunu cekiciim bunun sizi sikayet ediciim" demek istemedim, aldim ve pasa pasa evime gelip cektim.

    edit 2: fumeci'nin urunlerini carrefour ve itimat'tan daha kucuk diyebilecegim baska yerlerden de temin ettim, kimse tartmadi, uzerindeki barkodu okuttular.

    edit 3: tuketici hakem heyeti yerine zabita ve belediyeye basvurmam tavsiye edildi. dogru, su an 10 liramin pesinde degil 10 liralarin pesindeyim. 175'i aradim, bu tarz seyler icin e-devlet uzerinden haksiz fiyat artisi sikayet bildirimine yonlendirildim o da henuz yanit vermiyor. ayrica fumeci'ye de yazdim. gelismeleri yazacagim.

    edit 4: fumeci satis muduru ile irtibata gectim, cok ilgili davrandi uzun uzun konustuk oncelikle kendisine tesekkur ederim. pazartesi itimat ile konuyu goruseceklerini belirttiler, yapilanin yanlis oldugunu onayliyorlar.

  • doktor öldürmesi ve sonrasında "alışkanlık yapıp" bir kaç kişiyi yaralaması armağan çağlayana komik gelmiştir ki kahkahasını tutamıyor.
    komik mi bu? gülünecek bir şey mi?

    çöp kadar değeri olmayan insanları meşhur etmeyin.

  • saçma sapan bir durum. tıraş yasak değil mi beyler diyor. tıraş neden yasak olsun berber dükkanlarının açık olması yasak. sonuçta orası berber dükkanı değil. 100-150 işçinin beraber çalıştığı fabrikalar şu an açık. 3 kişinin bulunduğu bir ortam neden polis baskını yiyor? suç unsuru oluşturmayan bir durumda polisin işgüzarlığından başka bir şey değil.

  • çok çok çok eskilere dayanan bir şaman-türk geleneğidir.

    efendim, bilindiği gbi eski türkler'in yaşadıkları bölgelerde oldukça fazla demir yatağı vardır. hatta buralarda yaşayan türkler'e ''altay'ın demircileri' denirmiş o vakitlerde. bu nedenle demir, şaman türkler tarafından kutsal bellenmiştir. demirciler, demir dövenler, silah yapanlar toplum tarafından derin saygı görmüşlerdir. aynı zamanda demirin, kötü ruhları, düşmanları kovduğuna inanılmaktaydı. bu yüzden ölmüş kişinin üstüne kılıç veya bıçak koyarlardı ki, ruhu ülgen'e kazasız belasız, kötü ruhlar musallat olmadan erişebilsin.