hesabın var mı? giriş yap

  • okulda bir arkadaş anlatmıştı böyle bir yöntemi. kız epey bir güzel. eleman çekingen bir fotoğraf öğrencisi. kızın uzaktan fotoğraflarını çekiyor. bunun için ciddi bir mesai harcıyor.
    günlerce, haftalarca kızın yolunu gözlüyor.
    bazen kar yağıyor, sırf onun beyazlar içinde bir kardelen gibi yükseldiği bir kare için bekliyor.
    bazen yağmur, fırtına hiç dinmiyor, eleman yılmadan bekliyor...
    en sonunda kızın çok güzel bir karesini yakalıyor. çok doğal ve kızın tüm güzelliği, fotoğrafa yansımış... eleman o kareyi çerçevelettirip hediye paketi yapıyor.
    kız bir gün okulda yürürken, tüm cesaretini topluyor ve karşısına çıkıyor.
    şaşıran kızla hiç konuşmadan elindeki paketi veriyor.
    kız paketi açıyor, kendi fotoğrafına bakıyor...
    bir süre sonra kız hüngür hüngür ağlamaya başlıyor.
    "hiç kimse benim için böyle bir şey yapmadı" diyor...
    olayı dinleyenler, heyecanla soruyor;
    ee peki sonra, eleman kızla sevgili oldu mu?
    anlatıcı yanıt veriyor...
    bizim eleman çok çirkindi laa, kız kabul etmemiş...

    kıssadan hisse: önemli olan yarışmaktı...

    oha: 500 küsür favori ve 2015'in en beğenilen entry'lerinden biri olmuş. emeği geçenlere sevgiler.

  • şuradan görülecek aile ve sosyal politikalar bakanı ayşenur islam'ın açıklaması.

    öncelikle soruyorum neden?
    evlenmeyi düşünmeyen bekar kişiler ne yapacaklar?

    ben evlenmeyi hiçbir şekilde düşünmüyorum. kezâ eskiye göre evlenen kişilerde de önemli derecede azalma var. ben bekar bir birey olarak toplumun yarattığı kalıplara girmek zorunda mıyım?
    birey olarak yaşamayı seçtiğim bir hayatta benim varlığımı nereye koyuyorsunuz?

    evlenmek ve bir aile kurmak, sizin gösterdiğiniz yolları izlemek zorunda mıyım?
    ufak bir ev almayı düşünen bekar kişiler ne yapacaklar?
    her tek yaşayan kişi evinde fuhuş mu yapıyor?

    en önemlisi tek yaşayan insanlar olmazsa o edepli ailelerin erkekleri "ya evin anahtarlarını bana versene haftasonu" diye kime diyecekler?

    madem aile ve sosyal politikalar bakanısınız, 1+1 eve yasak getireceğinize;

    insanlar neden evlenmek istemiyorlar,
    toplumu fuhuşa iten nedenler nelerdir,
    ekonomi nasıl iyi hâle getirilir de insanlar refaha ererler

    gibi sosyoljik ve ekonomik sorular üzerinde düşünün. o zaman zaten böyle şeyler düşünmenize de gerek kalmaz.

  • evlenmeden önce;

    - poffffff!!! yeminle bıktım ya bıktım, gidiyorum ben necati!
    - tamam özür dilerim aşkım tamam...

    evlendikten sonra:

    - pofffff!!! yeminle bıktım ya bıktım, gidiyorum ben necati!
    - tamam. gelirken de mutfaktan su getir.

    budur!

  • çevirisini yaptığım muhteşem thomas vinterberg filmi. film gerçekten, değil bu senenin, son zamanların en iyi filmlerinden biri. yönetmen her iki tarafa da empati yapmamızı sağlıyor. kasaba halkını düşünürsen onlar haklı, bizim elemanı düşünürsen o haklı. iki ucu boklu değnek. sanırım bu film oskara yetişememiş. bence amour'dan çok daha iyi bir filmdi. mads adamım, zaten süper bir oyuncu ama bu filmde resmen şov yapmış. ne zaman böyle avrupa'dan süper oyuncular çıksa, neden bizden de uluslararası bir oyuncu çıkmaz diye üzülürüm. helalinden bir 10 puan veriyorum.

  • ablacım sana ricamdır, ordakilere sorar mısın underage yazar almayan sözlük senin üstünden 2 view kasmaya utanmıyor muymuş, bu olay senin gelişimin için nasıl bir etkiymiş falan filan.

    arkadaş yok ya sahiden çok şaşırıyorum el kadar çocukların bu kadar sosyal medyada olmasına. ekşinin bu işe vesile olması da ayrı olay. burada kimlere ne yorumlar geldi yarın bir gün ailesi ne kadar üzülür.

    olmadı başak bey. bunu koskoca şirkette 1 kişi bile düşünemediyse gerçekten yazık.

  • nasıl da kendinden emin söylüyor caiz değil diye. dayandırdığı nokta da kendin çıkmak istiyorsan alamiyorsun işveren çıkarmak istiyorsa neden odesinmiş sen zaten maaşını almışsın.

    bak hele sen şark kurnazına. 0 bilgi ile hukuk master degree açıklamaya bak sen.

    çok yüz verildi zamanında bu tip adamlara. yok komik, yok söyle yok böyle.

    gidiş iyi değil, cahillik bu kadar prim yapmamalı.

  • insanların her birinin muhteşem potansiyelleri olduğu fikrine katılmayanlardanım.

    önce potansiyel kelimesini açmamız gerekiyor. tdk'ya bakalım.

    1. gizli kalmış, henüz varlığı ortaya çıkmamış olan, gizil
    2. gelecekte oluşması, gelişmesi mümkün olan
    3. kullanılmaya hazır (güç, yetenek)

    yani her insanın içinde, ortaya çıktığında fark yaratacak bir yetenek olduğu ön kabulü var bu "potansiyelini kullanamamak" mevzusunda. iyi de her insanda böyle bir gizli güç yok ki? ki çoğu insan maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisindeki temel gereksinimleri karşıladıktan sonra başka bir şey yapmaya üşeniyor, en tepedeki "kendini gerçekleştirmek" mevzusu bu temel ihtiyaçlardan çok daha soyut bir şey sonuçta. insanlar yorgun, iş ve okul stresiyle boğuşmaktan, trafik çilesi çekmekten, para kazanmaya çalışmaktan yorgun düşmüş haldeler. bu nedenle sıradan bir insan olup hala potansiyel denen şeyi zorlamaya çalışmamalarını anlıyorum.

    tabi gerekli temel ihtiyaçları karşılayan ve görece rahat bir yaşamı olup, üstüne biraz zorlayarak parlatabileceği bir yeteneği olanları bundan hariç tutuyorum. işte onlara potansiyellerini kullanmadıkları için ve dünyayı yeteneklerinden mahrum bıraktıkları için kızabiliriz.*

  • birşey olursa saldırgan serbest bırakılacağı için riske girmeyip cüzdanımı veririm, haaa insanlık hali o an param yoksa müsade isteyip iki dakikada düşük faizli kredi çeker yine veririm

    saldırganın memnuniyeti benim için önemli, daha sonra mennuniyetini 1 ile 5 arasında puanlamasını isterim

    tabii ki hukuki haklarımı biliyorum manyak mısın :s