hesabın var mı? giriş yap

  • -ne oldu, ne düşünüyorsun?

    -bi şey düşünmüyom

    -nasıl lan illa bi şey düşünüyosundur

    -ya ilkan birisine ne düşünüyosun diye sormak çok saçma yaa.. ayrıca nezaketsiz de bir şey abi. kusura bakma ama bence öyle yani

    -alla alla niye abi?

    -abi birincisi bu çok kişisel bir şey, ikincisi bunu anlatması çok zor, üçüncüsü hiç bir zaman insanın kafasında böyle yekpare kristal top gibi parlayan tek bir düşünce olmuyo. yani sen şimdi sorup da bok edene kadar benim aklımın bir köşesinde aint no sunshine when shes gone şarkısı çalıyodu birazcık bu akşam ne yiyeceğiz acaba sandwich mi yiyeceğiz, makarna mı yapsak? sulu yemek yemiyoruz yememiz lazım düşünceleri.. onun haricinde benim eski ev sahibimi biliyosun.. o ev sahibiyle kafamda hayali bir tartışma yaşıyodum yani hatta kazanmak da üzereydim o tartışmayı. o yüzden ne düşünüyosun diye sorduğun zaman bu çok saçma oluyor ve içinden çıkılamaz bir hal alıyor. bildiğin vakit kaybı oluyor. bilmiyorum ki ne düşünüyorum. ne düşünüyosun diye düşünüyorum ne düşündüğümü düşünüyor oluyorum o sırada işin içinden çıkamıyoruz sonra

    şahane olmuş lan bu.

  • çeyrek altının 800 tl'ye dayanması sonucu artık çeyrekliği kalmamıştır.
    daha kuvvetli bir ismi hak etmektedir.

    önerim; 15 temmuz demokrasi altını.

  • 17. yüzyılda (1638-175) fransa'da hüküm süren kral.
    1643'te 5 yaşındayken fransız tahtına çıktı. bundan önce yönetimde, kral naibi kardinal nazarin vardı.
    14. louis 1661'de 23 yaşında iken ülkenin yönetimini ele aldı ve 1715'te ölene kadar tam 72 yıl iktidarda kaldı. çağdaş tarihin iktidarda en uzun süreyle iktidarda kalan monarkıdır.
    kendi döneminde, yönetimde mutlakiyet hakimdi. 16. yüzyılda yaşanan din savaşları ve westphalia barışı sırasında 1648 ayaklanmaları, almanya'yı küçük devletlere bölmüş, fransa'ya da dünya üstünlüğünü ele geçirmesini sağlamıştır. 14. louis, sınıflara bölünmüş bir fransa'nın bütünleştirilmesinde tek gücün ulusal monarşi olduğuna inanmıştır.
    merkeziyetçi otoritesini kurduktan sonra, orduya çekidüzen verdi. çünkü askerler önceden istedikleri ülkeye hizmet ediyorlardı. bunlara sürekli oturacak barakalar kurdu, emir komuta zinciri kurdu ve tek bir üniforma giydirdi. 14. louis bunları içerde yaparken, dış politikada da çeşitli stratejiler uyguladı. bu stratejinin temelinde genişleme yatıyordu. doğuya ve ren bölgesine doğru genişlemek ve ispanya hollandası* kendi ülkesine ilhak etmek istedi.
    bir de ispanya kralı ll. charles'in kızkardeşi ile evlenmişti. bu konudaki amacı, avrupa'nın öteki devletlerinin bağımsızlıklarına son verecek olan, "evrensel monarşi"yi kurmaktı.

    arkasında büyük bir miras bırakacak olan ispanya kralı ll. charles'in ölmesi ile 1700 yılında avrupa savaş ile karşı karşıya gelmişti. miras üzerinde en büyük hak sahibi, ll. charles'in iki kızkardeşi ile evli bulunan habsburg imparatoru ve fransa kralı'ydı. ll. charles ölmeden önce mirasın kime kalacağı konusunda vasiyet bırakmıştı. vasiyete göre ispanya toprakları parçalanmadan bir bütün olarak 14. louis'in torununa kalacak ama taht hiç bir zaman birleştirilmeyecek; 14. louis kabul etmezse, habsburg imparator'unun oğluna verilecekti. 14. louis bu mirası kabul etti ve savaş başladı. savaş sonunda utrecht barışı imzalanacak ve ispanya tahtına 14. louis'in torunu ll. philippe geçecekti.*

  • spor yorumculuğuna bir oy daha. millet kıçını yırtsın oynasın, takım çalıştırsın. sen çık yenilgiden sonra ben söylemiştim böyle olmaz. galibiyetten sonra bak benim dediğimi yaptılar kazandılar...

  • pek mümkün değil. çünkü lastik çizme giyip çamura bastı. üzerine düşeni yaptı yani.

    yine de insan sormadan edemiyor: "daha kaç vücut gerekli, benim seni unutmama?" taner bey.

  • "gerilim filmi projem: kasiyer aldıklarımı okutmayı ben poşetlemeye başlamadan bitiriyor. sıra var. poşetler açılmıyor, yalnız, çaresizim..."