hesabın var mı? giriş yap

  • devre arasında prandelli kesinlikle sneijder'i çıkarıp direnci arttırmalı demişti. not düşelim buraya. bu yüzden sen devre aralarında tv'de yorum sıçarken prandelli gibi adamlar ise soyunma odasında taktik veriyor.

    eyyorlamam bu kadar.

  • inancım gereği alkole mesafeli biriyim. içilen ortamda bulunmamaya çalışırım. fakat bu yasak beni oldukça rahatsız ediyor. beni ilgilendirmiyor gibi görünebilir ama, birilerinin tercihi mantıksız bahanelerle engellenebiliyorsa yarın bir gün benim de yapmaktan haz duyduğum bir eylemin saçma sapan gerekçelerle kısıtlanabilmesi muhtemeldir. eğer ben bugün , bana dokunmayan yılan bin yaşasın dersem yarın da benzer mağduriyette farklı görüşlerden beni savunacak kimse bulamam. burada önemli olan , hak ve özgürlüklerin kimi muhatap alındığına bakılmaksızın engel ve kısıtlamasına karşı çıkmaktır. ülkenin yıllardır içinde bulunduğu makus zihniyetten kurtulmasının en temel gerekçesi de budur.

  • 1941-1943 yılları arasında alman ordularının sovyet işgali esnasında sivil halka yaptıklarının intikamıyla yanıp tutuşan rus askerlerinin 21 ekim 1944'te erişebildikleri ilk alman toprağı olan doğu prusya'nın en doğusundaki nemmersdorf kasabasında yaptıkları ilk katliamdır. yılın sonunda uluslararası bir heyetin incelemesiyle de tescillenen katliam hem ruslar hem de almanlar tarafından bir miktar abartılarak anlatılsa da gerçekliği aşikardır. büyük bir kısmı rus askerlerinin kasabalarına yerleşmelerinden hemen önce yollara düşen çevre kasabaların insanları olmak üzere 60 civarı sivil vatandaş hayatını kaybetmiştir. ikinci dünya savaşı esnasındaki özellikle de alman birliklerinin yarattığı terör günlerinde yapılan katliamlardaki kayıp sayısına oranla bu sayı çok önemsiz gibi dursa da katliamın önemi öldürülen kişi sayısında değil kızıl ordu'nun ilerlemesi ve berlin'e kadar girmesi halinde almanları nelerin beklediğinin bir işareti olmasıdır. katliamı tamamen reddetmeyen rus liderlerin ana amacı da bu tehdit unsurunda gizlidir.

    beş çocuğun bir masaya dillerinden çivilenmesi, ölü-diri fark etmeksizin yaşayan her kadına tecavüz edilmesi gibi barbarlıkların yanı sıra rus askerlerinin henüz kız çocuklarına tecavüz etmeye başlamamaları açısından da dikkat çekici olan katliamın çeşitli sonuçları savaşın genelinin gidişatını da değiştirmiştir. bu katliamın en önemli sonucu amerikan ve ingiliz ordularından benzer zulümler görmeyen batı almanya vatandaşlarının sovyet eline geçmektense bu iki ülke tarafından işgal edilmeyi yeğlemelerine ve savaş uğraşısına gerekli ciddiyeti göstermemelerine sebep olmasıdır. nemmersdorf'tan gelen ve bizzat goebbels tarafından yayılan propaganda metinleri ve katliam fotoğrafları batıda reich'ın liderleri için ters tepmiştir. katliamın bir başka sonucu, alman halkının kendi işgal ordularının başka ülkelerde yarattığı terörün ahlaki yanı bir kenara ne kadar yanlış bir yol olduğunu nihayet anlamalarına sebep olmasıdır. stuttgart halkı kendi nazi liderlerine "ettiğimizi çekiyoruz" şeklinde özetlenebilecek geribildirimler iletmiştir. katliamın üçüncü sonucu, savaştan yılmış olan doğu prusya halkı ve diğer doğu alman vatandaşlarının işgal durumunda başlarına gelecek olanları görüp savaşa dört elle sarılmalarıdır. batıda amerikan ve ingiliz ordularına karşı halkın gösterdiği cılız dirence karşılık doğu'da alman halkı gerçek bir ölüm kalım savaşına girmiştir. bu durum rusların doğu prusya'yı beklenenden çok daha geç zaptetmesinin sebeplerinden biridir. nemmersdorf'un bir başka sonucu ise başta adolf hitler olmak üzere nazi klanının derebeylerine alman ailelerinin de parçalanabileceği, dehşeti yaşayabileceği, tecavüz, çivileme, ikiye bölme, deşme gibi zulümlerle karşı karşıya olabileceğini ilk kez yaşatmasıdır. klan, beklendiği gibi bu katliamı kendi moskova ve baltık terörünün yarattığı nefrete değil rus ordusunun asyalı barbarlar oluşuna yorarak teslim yerine son kurşuna kadar savaş yoluna gitmiştir. bu da nemmersdorf gibi nicelik olarak küçük bir katliamın devasa bir doğu almanya kırımına doğru büyümesinin önünü açmış ve şiddetin en kıyıcısını nisan 1945'te berlin halkı da yaşamıştır.

  • sağcı olmak için cahil olmak yeterlidir.

    solculuk için ise hem okumuş hem de cahil olmak gerekir.

  • haklı bulduğum argüman.

    19 mayıs, 30 ağustos, 23 nisan gibi türk devriminin bir kilometre taşı olan gerçek vakalar, derin izleri ve sonuçlarıyla bugünün yaratıcısı. herhangi bir "inanan"a ihtiyaç duymayan, özgül değerleriyle var olan tarihi gerçekler.

    oysa 15 temmuz, kutlanmadığı anda yok. 0.

  • bazı "patron şirketleri" tarafından asla tercih edilmeyecek uygulamadır. neden mi? çünkü o eski kafalara göre işyerinde değilseniz çalışmıyorsunuzdur. sırf bu sebeple, ego tatminleri için çalışanlarını ofislere getirtmeye devam edeceklerdir.

  • 2800 km kalınlığındaki manto tabakası dünya hacminin kabaca yüzde 84'ünü oluşturur. çoğunlukla katı kaya tabakasından oluşması, yoğun ısı ve basınç jeologların bu katman üzerinde çalışmasını zorlaştırır. bunun yerine volkanik patlamalar yoluyla yüzeye çıkan mineralleri ve kayaları incelerler. geçtiğimiz hafta science journal'da yayınlanan yeni bir araştırmaya göre bilim insanları bir elmasın içinde hapsolmuş yeni bir mineral keşfettiler.

    araştırmacılar, ünlü jeofizikçi ho-kwang (dave) mao'dan esinlenerek buna davemaoite adını verdiler. livescience'ın bildirdiğine göre, mineral (kalsiyum silikat perovskit) mantonun 640 km'den daha fazla derinliğinde oluştu ve jeologlara alt mantonun kimyasal yapısına bakış imkanı sağlıyor.

    bu keşiften önce bilim adamları bu minerali laboratuar ortamında yüksek basınç kullanarak sentezlemeyi başarmışlardı ancak mineral 20 gigapaskal basınçtan çıkarıldıktan sonra kimyasal yapısı hemen kendini yeniden düzenledi. bilim insanları bu mineralin mantodaki muhtemel varlığını ve okyanus tabanının kilometrelerce altında sondaj yapmadan doğal bir örnek bulmanın imkansıza yakın bir beklenti olduğunu biliyorlardı.

    las vegas'taki nevada üniversitesi'nde mineralog olan baş yazar oliver tschauner scientific american'a "onu bulma şansımızın o kadar düşük olduğunu düşündük ki, hiçbir zaman aktif olarak aramadık" diyor.

    tipik olarak derin dünya mineralleri mantodan kabuğa doğru itildikçe yeniden şekillenirler. devamaoit ise bir elmasın içerisinde bu yolculuğu yaptığı için değişmeden yüzeye ulaşabildi. elmaslar bu süreci mantoda oluştuktan sonra volkanik patlamalar ile kabuğa doğru püskürtülerek tamamlar. yüksek sıcaklık ve basınç altında karbon atomları birbirine çok sıkı bir şekilde bağlanır bu nedenle de elmaslar bu yolculuğu yapılarında değişiklik oluşmadan atlatır.

    davemaoit, 30 yıldan daha uzun bir süre önce botswana'da çıkarılan bir elmasa gömülü küçük siyah pullar olarak ortaya çıktı. tschauner ve arkadaşları birkaç yıl önce elması incelemeye başladıklarında, lekelerin kimyasal yapısını ortaya çıkarmak için x-ışınları ve diğer teknikleri kullandılar. mineralin, alt mantonun üst sınırından birkaç yüz kilometre derinlikte ortaya çıkan ve bilim için yeni bir mineral olduğu sonucuna vardılar.

    science news'e göre; alt mantonun yaklaşık yüzde 5 ila 7'si davemaoitten oluşmaktadır. yeni mineral çoğunlukla kalsiyum silikattan oluşsa da eser miktarda toryum ve uranyum gibi radyoaktif elementler içerebilir. bu elementler bozunduğunda ısı açığa çıkarırlar. tahminler, alt mantodaki ısının yaklaşık üçte birinin bu elementler aracılığı ile üretildiğini gösteriyor. davemaoiti oluşturan radyoaktif izlerin tanımlanması bu elementlerin mantonun neresinde saklandığını anlamamızı sağlıyor.

    carnegie bilim enstitüsü'nden bir jeofizikçi olan yingwei fe, çalışma hakkında yaptığı bir yorumda "tschauner ve arkadaşlarının çalışması, doğadaki diğer zorlu ve yüksek basınçlı fazların keşfinde umut veriyor. erişilemeyen alt mantodan bu şekilde gelen doğrudan bir örnekleme, gezegenimizin tüm mantosunun kimyasal bileşimindeki bilgi boşluğumuzu dolduracaktır." diyor.

    kaynak: smithsonian maggazine

    mücevher işi ile uğraşan biri olarak tek bir merakım var: ne zaman bu arkadaşı kullanarak tek taş yüzük yapıp satmaya başlayacağız? pırlantadan çok daha kıymetli olacağı aşikar.*

  • seferlerde ilk anons yapilirken sinirsiz ikram servisi diye bahsedilir ama insanlar genelde bir bardak koladan ve bir topkekten sonra ikiciyi istemezler veya cekinirler. aslinda hep aklimda nereye kadar sinirsiz sorusu vardi 3 litre kola icsem yine de adamlarin sesi cikmayacak miydi ?
    12 saatlik bor otobus yoluculugundaydim orta yasin uzerinde hiperaktif gozlere sahip bir amca bu sorularimi yanitladi o an anladim ki sinirsiz felan hikaye.
    hikayenin kahramani amcamiz sondan 4. 5. koltukta koridor tarafinda oturuyor, kola kek servisi basladi. sira bu amcaya geldi muavin kolayi ikram ettikten sonra cam kenarindaki kisi icin kolayi doldurdu , tabi bu sirada amca kolasini coktan bitirmisti muavin elini geri cekerken amca bardagini uzatti ve 2. kolasini aldi. muavin hemen ayni hizadaki diger 2 li koltuga ikram yapti ilerleyecekken amcam tekrar bardagi uzatti ve 3. kolayi aldi alir almaz bir kerede kolayi bitirdi ve muavinin gitmesine izin vermeden 4. kolayi aldi. bunun uzerine olaydan haberdar olan herkes amcayi izlemeye basladi. muavin arka tarafa servis yaparken amca 5. kolayi aldi. artik bundan sonra amcanin muritleri olusmaya basladi amcanin koltugunun etrafindaki insanlar da hemen 2. kolalari istediler. sanki amca secilmis kisiydi biz sehirler arasi yolculuklarda yillarca onu beklemistik , o gelmisti ve artik bu gereksiz utangaclik yol olacakti. muavin direnisi kirmak icin "arka taraflara servis yapayim sonra" diyerek arka tarafa gitti yavas hareket ediyordu ama bu hamle ise yaramadi. muavin geri donerken yolda yakalandi herkes kolalarini aldi birini doldururken digeri kolasini bitiriyordu liderimiz kacinci kolayi icti ben de bilmiyorum kolalarin etkisi ile gegiren gegireneydi bunlar zafer sarkilariydi adeta, herkes gulumsuyordu gun gelmisti. bir ara otobusu yagmalayacagiz sandim ama hareket zaten amacina ulasmisti, muavinin yuzundeki o memnuniyetsiz ifadeyi gormustuk hepimiz, evet kral ciplakti sinirsiz diye bir sey yoktu kola bitti muavin gitti.
    bir daha hic bir sehirler arasi otobouste o ruhu goremedim kraldan cok kralcilar etrafi sardi 3. kolayi isteyene gormemis ac muamelesi yapilmaya baslandi, artik muavinlerin mudahalesine gerek kalmiyor, kracilar her yerde. belki bir gun baska bir sehirler arasi otobus seferinde tekrar ayni ruhu yakalayacagiz kim bilir...