hesabın var mı? giriş yap

  • afyon'da "kudret" adlı yerel gazeteyi çıkarmakta olan cüneyt mollaoğlu, 1950 yılının mayıs ayında bir trene binerek eskişehir'e doğru yola çıkar... cumhuriyet'in ilk yıllarından beri çalışan bir trenin kompartımanında, cüneyt bey'in yanına kütahya garı'nda bir kız çocuğu oturur. cüneyt bey cebinden gazetesini çıkarır, okumaya başlar; kız çocuğunun gözü de gazete sayfalarındadır.. akrabası sinirlenerek dirseğiyle dürter, "evladım ayıptır başkasının gazetesi okunmaz, yapma etme.." ama çocuk gazeteyi okumaya devam eder, üstelik bununla da kalmaz, cüneyt bey'e dönüp "siz bitirdikten sonra gazetenizi ben okuyabilir miyim?" diye de sorar..
    çocuğa refakat eden akrabası çok bozulur bu duruma, kızın kulağına eğilip, "sen ne terbiyesiz bir kızsın, tanımadığın bir adamın gazetesi alınır mı?" der. konuşulanları duyan cüneyt bey gülümseyerek gazetesini çocuğa verir ve ardından "okumayı seviyor musun?" diye sorar. tarlalar arasından akıp giden trende bir sohbet başlar, gazeteci ve kız çocuğu arasında..
    cüneyt bey anlar ki yol arkadaşı, okumayı çok seven, kitaplara ilgi duyan bir çocuktur. sohbet esnasında çocuk ona masallar yazdığını söyler, bu daha da hoşuna gider cüneyt bey'in. "peki," der, "yazdığın masallardan birini bana gönderir misin? eğer uygun görürsem gazetede basarım. ama masalını mutlaka daktiloyla yazıp göndermen gerekir."
    bu sözler çok heyecanlandırır kız çocuğunu, masalının bir gazetede basıldığı düşüncesi günlerce süsler hayallerini.. ama daktilo, ulaşılması zor bir araçtır o günlerde; her yerde bulunmaz, ancak devlet dairelerinde, okullarda vardır. kız çocuğu, "nereden, nasıl daktilo bulacağım?" diye düşünürken bir gün kütahya'da, adliye önünde çalışmakta olan arzuhalcileri görür. arzuhalciler, okuma yazma bilmeyen insanların devlet dairelerindeki işlerine dilekçe yazan, daktiloyla geçinen emekçi insanlardır. küçük kız arzuhalcilerin yanına gider ve "benim bir masalım var, el yazısı, onu size getirsem bana daktiloda yazar mısınız?" diye sorar. "tamam," der arzuhalci, "ama 2 lira alırım."
    2 lira o zaman büyük bir para, hele ki bir çocuk için.. ama kararlıdır kız çocuğu; haftalar boyunca harçlıklarını saklar, almak istediği karamelaları, bisküvileri yemez, içmek istediği gazozları içmez ve o parayı biriktirip yazdığı hikâyeyi arzuhalciye daktilo ettirerek gazeteye gönderir. yayımlanan ilk öyküsü budur.. ki yıllar sonra bu ülkenin çocuk edebiyatının en ünlü, en saygın ismi olacaktır. o kız çocuğunun adı, çok sevilen kitaplarının kapağında "gülten dayıoğlu" yazmaktadır..
    gülten dayıoğlu, "kudret" gazetesinde yayımlanan ilk öyküsünü kaybeder. gazeteye başvurup arşivinden öyküsünü bulmak ister ancak gazete binasının yandığını öğrenir. ne gariptir ki dayıoğlu, gazetede yayımlanan ilk öyküsünde bir baca temizleyicisini anlatmıştır.
    gülten dayıoğlu ailesiyle beraber istanbul'a gelir ve ortaokula başlar. türkçe öğretmeni onun edebiyata olan ilgisini kısa sürede keşfeder. bir gün, türkçe dersindeyken müfettiş gelir sınıfa. öğretmen ders anlatırken müfettiş, gülten dayıoğlu'nun yanına oturur. ders bittiğinde, sınıftaki çocuklar teneffüse çıkarken, öğretmen gülten dayıoğlu'nu müfettişle tanıştırmak için durdurur. "biliyor musunuz müfettiş bey, bu çocuk edebiyatla çok ilgili ve inanıyorum ki ileride çok büyük bir yazar olacak."
    müfettiş, çocuğa bakar ve şöyle söyler: "madem edebiyatı bu kadar seviyor, o zaman bu çocuğu kütüphanede görevlendirelim."
    gülten dayıoğlu o müfettiş sayesinde kütüphanede görevlendirilir ve raflardaki kitapları tek tek okumaya başlar. o gün derse giren müfettiş, reşat nuri güntekin'dir...

    sunay akın

  • sırada bekleyen hastalarının hakkını yedirmeyen doktora helal olsun. ülkenin böyle yürekli insanlara çok ihtiyacı var.
    normal çalışan bir hukuk sisteminde hsyk’nın bu ve benzeri durumlarda (halı saha maçında öğretmenleri gözaltına aldıran savcı https://eksisozluk.com/…retmenin gözaltına alınması - link için @mavibalinahemdeminik’e teşekkürler) gerekli adımları atması gerekirdi.
    edit: hsyk değil hsk imiş. “yüksek” ibaresi son referandumla çıkarılmış. @kafto’ya bu bilgi için teşekkürler.

  • carpismanin ucuncu gunune girilirken lee dusunceler icindedir. yenilmez ordusu kuzey ordusunun hatlarini yaramadigi icin hayalkirikligina ugramistir. fakat askerlerine guvenmektedir. 2. gunun sonunda kuzeylileri izleyip, hareketlerini rapor etmesini icin gonderdigi fakat haber alamadigi stuart ta orduya katilir. lee stuart'i kendisini habersiz biraktigi icin epeyce paylar. general'in guvenini kaybettigini dusunen stuart istifa etmeye kalkar fakat lee gonlunu alir. zira gelecek carpismada her adama ihtiyaci vardir. ustelik stuart ic savasin en iyi suvari komutanidir. gun icinde longstreet ile gorusen lee ne yapacagini dusunmektedir. longstreet halen bir buyuk catismayi cikarabilecekleri kadar cephaneleri oldugunu, hala kuzey ordusu ile washington arasinda hicbir sey olmadigini, hala geri cekilip guneye dogru ilerleyerek kendilerine avantaj saglayacak bir alanda kuzeylilerle carpisabileceklerini lee'ye hatirlatir. lee dusunmek icin zaman ister ve kararini sabah aciklayacagini soyler.

    3 temmuz 1863 sabahi lee longstreet ile bulusur. longstreet'e elindeki birlikler ile kuzey hattinin merkezine saldirmasini soyler. kuzey ordusunun kanatlarinin cok guclu oldugunu ve iyi korunduklarini, bunu bir onceki gunku carpismada hep birlikte gorduklerini soyler. lee'nin tahminlerine gore kanatlarda bu kadar guclu olan kuzeyliler merkezde zayiflamis olmalidir. longstreet bunu once ciddiye almaz. zira kuzeylileri merkezden yarmanin imkansiz oldugunu dusunmektedir. lee'nin ciddi ve israrli oldugunu gorunce nedenlerini aciklar: bir onceki gun longstreet'in elindeki 3 tumenden 2'si kuzeylilere saldirmis ve guclerinin yarisini kaybetmislerdir. kalan askerler de yorgundurlar. general george pickett komutasindaki son tumeni savas alanina yeni intikal etmistir. longstreet guney ordusunun sag kanadini olusturmaktadir. elindekilerin tamami ile kuzeylilerin merkezine yuruyuse gecerse guneylilerde kanat manat kalmayacagini soyler. ayrica yuruyecekleri mesafe neredeyse 1 mil (1.6 kilometre) uzunlugunda acik arazidir. cephedeki butun kuzeyli topcularinin menzili icindedir. askerlerin kuzeylilerin merkezine varamadan bicilecegini anlatir. bu sirada takviyeye ihtiyac olursa birlikler birbirlerinden cok uzakta kalacaklardir. lee ikna olmaz. kendisine a.p. hill komutasindaki 2 tugay daha verecegini, boylece elinde 15.000 kisiye yakin adam olacagini, saldiridan once guney ordusundaki butun topcularin kuzeylilerin merkezini bombardimana tutacagini soyler. fredericksburg meydan savasi'nda cok iyi bir is cikartarak neredeyse zaferi tek basina kazandiran albay porter alexander'in basinda oldugu topcusunun guneylilerin elindeki butun toplar ile (yaklasik 150 top) piyade saldirisi baslamadan once merkezde buyuk bir gedik acacagini soyler. longstreet 15.000 adamin bile yetmeyecegini soyleyince lee sinirlenir. kendisi kuzeylilere hicbir zaman yenilmedigini, ellerinde kalanin bu oldugunu, evlerine bu kadar uzakken baska bir savas icin yeterli malzemelerinin olmayacagini, kuzeylilerin ise surekli olarak takviye edildiklerini, isin cozulme zamaninin geldigini soyler ve longstreet'e bu saldiriyi yapmasini emreder. gun icinde istedigi zaman baslayabilecegini fakat cok dikkatli olmasi gerektigini, butun savasin kaderinin ve amerika konfedere devletleri'nin bagimsizliginin longstreet'in planlayacagi bu saldiriya bagli oldugunu hatirlatir.

    lee'nin yanindan ayrilan longstreet elindeki son tumenin komutani george pickett'a hazirlanmasini soyler. son saldiriyi o ve onun tumeni yapacaktir. tumeni bu carpismada henuz rol almamis pickett, kuzeylileri yenecek saldiriyi yapacagi icin heyecanli ve mutludur. pickett'in elindeki uc virginia tugayina (armistead, kemper, garnett) pettigrew ve trimble'in tugaylari da katilir. komutanlarini toplayan longstreet planini anlatir. saldiri guclu bir topcu bombardimani ile baslayacak 1 mile varan uzunlukta duz bir hat olusturacak piyadeler kuzeylilerin karsisinda fakat menzili disindaki bir korulukta bekleyecektir. bombardimanin ardindan harekete gececek piyade kivrilarak kuzeylilerin zayiflatmis merkezi uzerine cullanacaktir. boylece yarilan hat icine sizarak kuzeylilerin bir oraya bir buraya takviye tasimalari engellenecek, desteksiz kalan kuzeyliler sonunda ya teslim olacaklar ya da imha edileceklerdir.

    kuzeylilerin tarafinda ise hersey sakindir. birgun onceki carpismalarda hatlarini korumus ve cok fazla kayip vermemislerdir. zemin kendilerin avantaj saglamaktadir. kuzey ordusunun komutani george meade kendisinden onceki komutanlarin yaptigi hatayi tekrarlayarak saldirida bulunma niyetinde degildir. zira kendi sahasinda yaptigi bu karsilasmada her gecen dakika kendisine daha fazla takviye ulastirilmaktadir. saldirma baskisinin guneyliler uzerinde oldugunu dusunerek inisiyatifi rakibine birakir.

    3 temmuz 1863 gunu saat tam 1'de top atesi baslar. guneyliler tam iki saat boyunca kuzeylilerin merkezini doverler. bu o kadar siddetli bir saldiridir ki top seslerinin kilometrelerce uzaktaki washington'dan isitildigi rivayet edilir. bombardimanin olanca siddetine karsin saldiri beklenilen etkiyi gostermez. guneylier merkeze dogru ates acmaktadir fakat kalkan tozdan ve dumandan dolayi ne olup bittigini tam olarak gorememektedirler. guneyliler basarili olduklarini dusunerek giderek hattin daha gerisine yogunlasirlar. boylece kuzeylilerin asil gucunu degil destek hattini vurmaya baslarlar. bu sirada kuzeyliler de top atesine cevap vermeye baslar. amerikan ic savasi'ndaki en buyuk topcular arasi catisma yasanmaktadir. bombardiman sirasinda longstreet durumu incelemek icin topcu komutani alexander ile konusur. alexander, kuzeylileri dovduklerini, bircok topu etkisiz hale getirdiklerini fakat vurulan toplarin yerine hemen yenisinin konuldugunu boyle giderse cephanelerinin yetmeyecegini soyler. longstreet ise merkez zayiflatilmadan piyadeleri o cehenneme gonderemeyecegini, bombalamaya devam etmesini fakat piyade saldirisini destekleyecek kadar cephaneyi saklamasini soyler ve yerine doner. kisa bir sure sonra alexander zamanin geldigini, eger saldiriya baslanmazsa topcularin orduyu kurtaramayacagina dair bir mesaj iletir. longstreet istemeyerek te olsa pickett'a saldiriya gecmesini emreder. olacaklardan habersiz pickett buyuk bir hevesle tarih boyunca kendi adi ile birlikte anilacak ugursuz saldiriya baslamak icin hevesle yerini alir. 15.000 konfederasyon askeri, planlandigini gibi 1 mil uzunlugunda devasa bir hat olusturur ve yuruyuse gecer. tam da longstreet'in ongordugu gibi topcu menziline girdiginde arkasina saklanabilecekleri hirbir sey olmayan askerlerin uzerine top mermileri yagmaya baslar. ilerledikce sayisi azalan guneylilerin hatlari onlerine cikan basit tarla citi, dere gibi engellerden dolayi bozulmaya baslar. planlandigi gibi dar bir alana yigilan guneylilerde birlikler birbirlerine karisir, hangi birligin hangi emri aldigi borazanlardan anlasilamaz. durum tam bir kesmekestir. ilerledikce kuzeyli piyadelerin de menziline giren guneyli askerler icin sarpnel atisi yapan topcu isleri daha da kotulestirir. yurudukleri mesafede saldiriya baslayan askerlerin neredeyse ucte ikisi (2/3) telef olur. kalan askerler de tas duvar arkasina siper almis kuzeyli piyadeler ve topcularin yogun atesi altindadir. butun bu olumsuzluklara ragmen general armistead'in komutasinda yer alan askerler sungu hucumu ile tas duvari asacak kadar ilerler. duvarin uzerinde guneylilerin bayragi dalgalandirilmaktadir. lee ve olan biteni izleyen guneyliler umutlanir. fakat askerlerin sayisi cok azalmis ve kalanlar da yorulmustur. kuzeylilerin takviye birlikleri alana gelir. guneylilerin en yakin birlikleri ise 1.5 kilometre gerilerinde kalmis, olan biteni caresizce izlemektedir. gogus goguse carpisma kelimenin tam anlamiyla yasanmakta ve buna bagli bir toz bulutu bu kucuk alanin uzaktan gozlenmesine imkan tanimamaktadir. bir sure sonra kuzeyliler armistead'in askerlerini de alt ederek tas duvari tekrar tahkim ederler. guneylilerin olmesine ve teslim olmasina bagli olarak toz bulutu dagilir ve aci gercekler ortaya cikar. kuzeyliler hala yerlerinde durmaktadirlar ve alana hakimdirler. cephenin merkezinde amerikan bayragi dalgalanmaktadir. buna karsin guneylilerin 15.000 yakin askerinden hayatta kala bilenler guc bela kendi cephlerine donmeye calismaktadirlar. kuzeyliler mevzilerinden cikarak bu az sayida kacmaya calisan askeri takip etmezler. yerlerinde guneylilere dogru kendilerinin agir yenilgisi ile sonuclanan carpismanin adini guneylilere intikam alircasina hatirlatmaktadirlar: fredericksburg! fredericksburg!

    yenilgi apacik ortaya cikinca lee longstreet ile gorusmek icin atina atlayarak yola cikar. yolda saldiriyi yapan tumenin komutani pickett ile karsilasir. lee, atindan inmis basi bos dolasan pickett'a ne yaptigini sorar, tumeni ile ilgilenmesi gerektigini soyler. pickett'in cevabi son derece gercekci bir o kadar da aci vericidir: artik bir tumenim yok! bunu duyan lee aglamakli olur. gercekten de pickett'in elinde askeri yoktur. lee'nin hatasi nedeniyle 15.000 kisi olume gitmistir. pickett bu olay icin savastan sonra 'o yasli adam benim askerlerimi oldurttu' der. askerleri lee'ye bagliliklarini yinelerler, toparlanip tekrar saldirabileceklerini soylerler. moralleri bozulmamistir. ama lee kabul etmez. evlerine doneceklerini ve baska bir gun savasacaklarini fakat dikkatli olmalari gerektigini soyler. kuzeyliler onlari cekilirken gormemelidir.

    lee bir sure sonra longstreet ile bulusur. ordusunun degil ama kendisinin morali cok bozuktur. hatasindan dolayi cok sevdigi askerlerini olume gondermistir. 65 yasindaki caresiz bir adam, boyle bir kayba nasil uzulurse oyle uzulmektedir. longstreet kendisini teselli etmeye calisir. fakat o da durumun vehametinin farkindadir. birlikte geri cekilme icin hazirliklari yaparlar.

    kuzeyliler de ise tam bir bayram havasi vardir. kendilerini ardi ardina ve asagilarcasina bozguna ugratan lee'yi sonunda yenmislerdir. daha onemlisi washington'u herhangi bir isgalden kurtarmislardir. daha da onemlisi guneylilerin saldirma gucunu ve isteklerini yok ederek savasin gidisini degistirmeyi basarmislardir. buyuk makamlarda gozu yokken kendisini kuzey ordusunun basinda bulan, mutevazi george meade icin parlak bir zaferdir. daha sonra butun kuzey ordularinin komutani olacak ulysses s grant'in altinda bulunacak olmasina ragmen potomac ordusu'nun son generali olarak kalacaktir.

    boylece 3 gun suren gettysburg meydan savasi sona erer. 3 gun icindeki kayip yaklasik 50.000 kisi kadardir. bunlarin 6.500 kadari son gun yapilan saldirida olmustur. gettysburg meydan savasi bu nedenle amerikan tarihinde halen bu kadar kisa sure icinde en cok amerikalinin hayatini kaybettigi olaydir.

  • ulaştırma, denizcilik ve haberleşme bakanı binali yıldırım'ın beyanatı;

    şöyle diyor; "marmaray açıldı halkımızın yüzde 80'i memnun. açıldıktan sonra arıza oldu, yüzde 20'si memnun. sonuçta yüzde 100'ü memnun"

    görüldüğü gibi 80+20= 100 sonucuna ulaşmıştır. gerçekten dahice bir çıkarım.

    link:

  • adam kaydı dinlerken kafasının içinde ben bu hallere nasıl düştüm diye düşünüyor ama cevabı bulamıyor. kadının tek derdi etkileşim. bir gözü kamerada adama koala gibi sarılmış sürekli sarsıyor. o da içinden "kendine gel o kadar hazırlık yaptık bunun en az 1.000 beğeni 100.000 izlenme alması lazım" diye düşünüyor ama çabaları yetersiz.

    bu bir dramdır.

  • "şirin "

    isim garip çünkü büyük büyük dedemin ismi. teknik olarak soyum şirin baba'ya dayanıyor.