• insanlar ne yaşıyor bilmiyorum ama benim için harika olan ilçe. öncelikle burada gece kadınlar çok rahat dolaşır. bu dediğimi herhangi bir küçük kasabada yaşamış insanlar anlayacaktır. bazı yerlerde maalesef kadınlar hava karardıktan sonra tek başına dolaşmaya çekinir. bandırma bu konuda istanbul'dan farksızdır. bu mu yani olay diyenler muhtemelen büyükşehir dışına çıkmamıştır. git bir anadolu'da ilçeye anlarsın o zaman.

    zaten sen bandırma'ya gelip istanbul hayatı yaşamak istiyorsan bu hayatta hiçbir şeyden mutlu olamazsın. istanbul'da 10 sene yaşadım ve şimdi kurulu düzenimi bozarak bandırma'ya geldim ve mutluyum. tabii dediğim gibi senin aradığın ortama göre değişir. bir de her yerde olduğu gibi yaşadığın mahalle de etkili. paşakent bence şuan gayet yaşanır bir ortam. sessiz sakin. insanlar seviyeli.

    bandırma benim için mükemmel bir yer. çünkü genel olarak büyükşehir'in o keşmekeşi yok(son zamanlarda gelen göçlerle maalesef arttı ama daha o seviyede değil.) güzel oturabileceğiniz bahçeli siteleri, yürüyüş yapabileceğiniz parklar, oturup sohbet edebileceğini mekanlar mevcut ve bunlar geceye kadar açık. ben akşam 9'da açık tek mekan olmayan ilçeler gördüğüm için bandırma'nın güzel bir yer olduğunu biliyorum.

    bunun dışında erdek 20 dakika, yanında yarımada var. ayvalık'a hafta sonu gidip gelebilirsin, bursa 1 saat, istanbul 2.5 saat, izmir 3 saat. hızlı tren de geliyor. yoksa etkinlik istiyorsan burada ne işin var ankara, izmir bile kesmez istanbul'da yaşa istediğin gibi.
  • bandırma marmara denizi'nin güneyinde, balıkesir iline bağlı bir ilçedir. türkiye'nin en büyük limanlarından birine sahiptir. bandırma limanı'na her gün düzenli olarak istanbul'dan feribot seferleri yapılmaktadır. 2021 yılı sonu itibariyle resmî nüfusu 161.894 olarak belirlenmiştir.

    bandırma kelimesi zaman içerisinde telaffuz ve anlam değiştirerek günümüzdeki halini almıştır. m.ö. 8 yüzyılda antik yunan tarafından kizikos şehrinin etkisinde kurulmuş ve panormos ismiyle anılmaya başlanmıştır. kelime anlamı "güvenli liman" olan bu kelime zaman içerisinde panderma, banderma ve son olarak bandırma'ya evrilmiştir.

    1874'te büyük bir yangın geçirmiştir. 1877-78 osmanlı rus savaşı'ndan sonra kırımlı ve rumen göçmenlerin gelmesi ile kalabalıklaşmıştır.

    17 eylül 1922'de işgalden kurtulduğunda yıkık haldedir. cumhuriyet dönemi içinde de liman inşaatının yapılması, kentleşmenin artması, bandırma-izmir demiryolu hattı ve bandırma-istanbul feribot taşımacılığı gibi etkenlerle birlikte bir ihracat limanı ve türkiye'nin önemli ulaşım merkezlerinden biri olmuştur.

    bandırma'nın kuzeyinde marmara denizi ve erdek ilçesinin kurulu olduğu kapıdağ yarımadası, güneyinde manyas ilçesi ve kuş cenneti adıyla da bilinen manyas gölü, batısında gönen ilçesi, doğusunda ise bursa iline bağlı karacabey ilçesi bulunmaktadır. engebeli arazisi vardır.

    1. derece deprem kuşağındadır. körfezin içine giren bir fay hattı bulunmaktadır.

    ilçede 1997 yılında bandırma ticaret odası'nın desteği ile bandırma organize sanayi bölgesi kurulmuştur. 52 sanayi parseli ve 150 hektarlık genişleme alanı bulunan osb'de bugün 10 fabrika bulunmakta, 7 fabrika da inşa edilmektedir. ilçede bulunan bu sanayi bölgesinde 2009 yılında traktör fabrikası faaliyete geçmiş ve ayrıca 2011 yılında yılla 450 rüzgâr gülü kapasiteli bir rüzgâr gülü fabrikasının da açılışı yapılmıştır.

    bugün türkiye'de üretilen kimyasal gübrenin %15'i, etlik civcivin %25'i, yumurtalık civcivin %20'si, beyaz etin %22'si, yumurtanın %22'si burada üretilmektedir. ilçenin doğu girişinden girildiğinde yoğun bir tavuk, kümes ve gübre kokusunu hissedeceksinizdir.

    ticaret genellikle deniz yolu ile yapılır. bandırma limanı, türkiye'nin beşinci büyük limanıdır. limanın derinliği 12 metredir ve 20 bin gros tonaj kadar 15 adet gemi aynı anda yükleme-boşaltma yapabilir. bandırma'nın ihraç ürünleri madenler, piliç eti, yumurta, deniz ve su ürünlerinden oluşmaktadır. liman olması sebebiyle denize girilmez, kumsal yoktur.

    mısır, yulaf, şeker pancarı ve bakla en çok üretilen ürünlerdir. bağlarda şaraplık üzüm üretilir.

    ilçede sığır ve koyun da yetiştirilir. ilçede kurulu merinos yetiştirme çiftliğinde damızlık koç ve koyun yetiştirilir. merinos koyunlarının spesifik kuyruk yağlarının olmaması ve tüylerinin kıvırcık olması ile ün salmıştır.
    görsel görsel görsel

    ilçede bulunan bandırma onyedi eylül üniversitesi, 2015 yılında kurulmuştur. 9 fakülte, 4 enstitü, 1 yüksekokul, 8 meslek yüksekokulu ve 18 araştırma ve uygulama merkezi bulunur.

    türk hava kuvvetleri'nin iki lantirn filosundan biri olan 161. filo'nun konuşlandığı 6'ncı ana jet üssü bulunur.

    istanbul'a 2 saat, izmir'e 3 saat, bursa'ya 1 saatlik mesafededir.

    genelde tayin ile gelen asker , öğretmen ve memur yoğun olduğu için nüfus döngüsü hızlıdır.

    sahilde rüzgâr içinize işler ve soğuktan kemikleriniz üşür resmen. sabahları sis yoğunluğu ve rüzgâr sertliği meşhurdur.

    ve bütün bunların haricinde en önemli özelliği insanlarının mutlu olmayı biliyor olmasıdır. yolda yürürken insanların yüzü güler, tebessüm ederler. her an bi yerlerden kahkaha sesi duyabilirsiniz. apartmanlar genelde site içerisinde bulunur ve her an hayvan besleyen genç ya da yaşlı, erkek ya da kadın birilerini görebilirsiniz. tanımadığınız biri size selam verip, tebessüm ederek günaydin diyebilir. kasiyer, tezgahtar, minibüs şoförü ya da bankacı kadın size nazik davranır. herkes kibar, narin, nazik, nahif ve zariftir. teşekkürler , kusura bakmayın , kolay gelsin, iyi günler gibi söylemesi basit cümleleri eksik etmezler. herkesin geçim sıkıntısı, derdi, mutsuzluğu ve sağlık sorunu vardır muhakkak, ama kimse bu durumların kendi hayatlarındaki enerji ve eğlencesinden mahrum etmesine izin vermez. türkiye'nin en kibar insanlarının yaşadığı yerlerden biridir.
  • iş için birkaç ay bulunduğum, balıkesir'in güzel bir ilçesi.

    sırada gözlemler;

    -hayatımda gördüğüm en yoğun güzel kız popülasyonuna sahip. 10 kızdan 8'i bildiğin baya baya güzel, fizikleri düzgün, sevimli yüzleri var ve kızlar hakkaten güzel kıyafetler giyiyor.

    -sarışın mavi gözlü insanlar çoğunlukta.

    -erkekler birbirlerine sadıç diye hitap etmekte.

    -insanlar birbirlerinin annelerine küfür ediyor, yakınlık göstergesi gibi birşey.

    -be ya kalıbı bol bol kullanılmakta. napıyon be ya..

    -tavuğuyla meşhur olan bir yer ama sadece iki yerde tavuk çevirme gördüm onlar da pahalı ve kötüydü.

    -bandırma tostu diye birşey var, çok beğendim gerçekten belki de en çok onu özledim.

    -liman avm adında bir adet avm'si bulunmakta. avm de ayakta kalmak için 1tl den çay satmak zorunlu gibi.. bandırmalılar biraz cimri sanki. avm de mado var, çay 3tl diye neredeyse nefret ediliyor mekandan.

    -mevcut belediyeden bir önceki belediye döneminde sahil kısmı düzenlenmiş, çakma boğaziçi köprüsü yapılmış, her yer taş kaplanmış, gezerken renkli olan taşlara dikkat edin çok kayıyor (kışın tabi)

    -peyzaja önem verilen bir ilçe. (helal olsun)

    -liman, 6. ana jet üssü ve banvit vb ticari oluşumları ile ve doğal güzelliğiyle balıkesirin önünde. lakin askeriye bandırmanın büyümesinin önüne geçmekte.

    -güyya iskenderi meşhur ama bence kebap vb. olarak düzgün yemek yapan pek bir yer yok.

    -deniz kenarında, aslında demek istediğim denize sıfır hiç balık restoranı yok. bu ve buna benzer birçok konuda potansiyeli asla kullanmamışlar.

    -türkiye'nin en çok rüzgar alan ikinci yeriymiş burası heryerde rüzgar gülü var, ağaçlar hep yamuk ve nerdeyse yere yatmış gibi. bazen ayakta zor durdum rüzgar yüzünden.

    -höşmerim tatlısı meşhur dediler, yedik ama hiç beğenmedim. deniycekseniz küçük kapta satılanı alın derim.

    -erdek'e 10-15 dk mesafede.

    -doğru dürüst güzel mekan yok, güzel mekan açanlar hep batmış fiyat yüksek diye, best model kızlar erkek arkadaşları tarafından hep köfteciye yada fast food mekanlara götürülüyor, o güzellikte ankaralı bir kızın kaprisini düşünüyorum da, gözümde canlanmıyor bile, o küçücük taburede ekmek arası falan yerken.

    -16 plakalı insanlar burda da mevcut ve hala araba kullanmayı bilmiyorlar.

    -istanbul'a sabah akşam ido deniz ulaşımı var. (arabalı, arabasız) küçük vapur bandırma rüzgarında coşan denizde adeta yengeç avcılarının gemileri gibi sallanıyor, o gün kusmadıysam bir daha kusmam. 2.5 saat falan sürmekte.

    -midye dolmada çok kötü midye tavada iyiler. kokoreç vasat.

    -canlı müzik yapan iki üç yer var, pop müzik çalınmakta, damsız alınmamakta. acımasız tecrübeler
    rock müzik için bir tane ufacık bar var ama canlı müzik yok.

    -kağan yağız diye bir şarkıcı var, her yerde reklamını görebilirsiniz.

    -kıraathane denilen şeyin bu kadar dolduğunu ilk defa gördüm bikaç ay daha kalsam ben de kahve kültürüne alışacaktım nerdeyse.

    -kürt nüfusu az ve pek sevilmemekteler. şopar denilen çingene insanlarımız bol bol bulunmakta. samsunlu falan da çok.

    -avm de bol bol banvit basket takımının oyuncularını görebilirsiniz, adamlar bariz sıkılıyor özellikle yabancı olanlar.

    -futbol takımına destek epey yüksek.

    -çarşı içinde park ücretli heryerde action man gibi giyinmiş adamlar ve kadınlar var. saat 18:00'den sonra ve pazar günleri park ücretsiz, parkın geliri bandırmaspor'a ait.

    -dışardan gelip kısa süreli ev kiralama gibi durumlarda işiniz zor. kiralar yüksek.

    -yağmur dikey değil, paralel yağdığından dolayı şemsiyenin burda pek bir faydası yok.

    -otel fiyatları, en lüks otelde 150-200 tl arası iken eli yüzü düzgün idare eder otellerde50-60 tl. 10-20 tl'ye de bol bol otel var. (genelde işçiler için)

    -cumartesi ve pazar günleri, nefes alan tüm canlılar liman avm'ye akın etmekte.

    -insanları güzel insanlar, hepinize selam tekrar uğrayacağım oralara.

    edit:

    good old fashioned lover boy, uyardı sağolsun.

    -hasadı kaldırıp paranın gözüne vuran çitçi dostlarımızın ilk durağı olan pavyonların bolluğundan ve bu kültürden bahsetmeyi unutmuşum.
  • sarayburnu'ndan ne zaman geçsem, gözüm hep bandırma tarafındadır, hakeza moda aile çay bahçesi'nde otururken de sandalyemi güney marmara'ya doğru çeviririm. bir nevi şaman ritüeli gibi; bandırma'ya, çocukluğuma yönümü çevirirsem her şey düzelecekmiş, sihirli bir el dokunacakmış gibi.

    bankada çalışırken işe kadıköy - karaköy vapur hattıyla gidip gelirdim, marmara denizi tarafına oturur, ciddi ciddi vapurdan atlayıp bandırma'ya yüzerek gitmeyi çok düşünürdüm, yüzerim lan nolcakki diye kış vakti boğazın göt kesen soğuk sularına bakıp iç geçirirdim. geçti şimdi. şimdi iyiyim, ama bandırma'yı hala özlüyorum. aslında bandırma'yı değil, çocukluğumu özlediğimi bilerek o eski sahil kasabasını arıyorum; cin çukurunu, kırk merdivenleri, şmg'yi, livatya'yı, paşabayırı, çınarlı'yı, erdek yollarını, tatlısu büyük bakraç dalyan koylarını, kapıdağ'ı, anneannemi... saymakla bitiremem.

    üç yaşında cumhuriyet meydanında çekilmiş bir fotoğrafım var, elimde allı türk bayrağı. büyük ihtimal 23 nisan çocuk bayramı, gözlerimi güneşten kısmışım, henüz deniz tam doldurulmamış, arkamda çınarların içindeki eski aile gazinoları, şehir kulübü, bandırma ortaokulu gözüküyor; bandırma aklımda hep o fotoğraftaki bayram coşkusu gibi kalmış, öyle kodlamışım.

    dedemin de 1940'larda çekilmiş bir fotoğrafı var, şimdiki ido iskelesinin olduğu yerde, kalabalık bir grupla kayalıklardan denize atlıyorlar, herkes beyaz don beyaz fanilalı, siyah beyaz resim olsa bile hepsi bembeyaz parlıyor. onlar da, o fotoğrafta bembeyaz kalmışlar, 76 yıl önce o fotoğrafa gülümseyen adamların hiçbirini tanımıyorum ama kırım'dan, kafkasya'dan, selanik'ten göçmüş çerkez, muhacir, tatar, manav bir sürü adamın kardeşçe yaşadığını biliyorum.

    söylenecek çok hikaye, anlatacak çok göçebe, çingene, pavyon hikayesi, rumlardan kalan altınlar evler, pomak gelinleri, edincik beyazı, erdek kirazı, bandırma ayazı, kapıdağ efsaneleri, kirazlı manastırı, panarmos'u... o kadar çok hikaye var ki. başlasam bitiremem.

    memleketimin mavi limanlarını, çocukluğu, anneannemi ezbere aldım; bandırma 23 nisan bayramı gibi neşe ve özlemle orada duruyor.

    şiirlerde, şarkılarda geçmeyen o sahil kasabasına;

    deli ismail'e, beter'e selam olsun.

    ve kalan kim geride?
  • herkesin herkesi tanıması, veya göt kadar şehir gibi küçüklük ve az nüfusluluk hali kalmayan şehir. yanlış anlaşılmasın, keşke öyle olsaydı, 80'lerdeki gibi, çocukluğumdaki gibi.
    ama şu anda bandırma'ya küçük diyenler ya körler, ya bakmayı bilmiyorlar, ya da direk istanbul ile falan kıyaslıyorlar. şehir merkezi girişindeki tabela şu anda 120.000 yazıyor. aslı 150.000'e yakın, sadece ilçe merkezi. önüne il merkezleri nüfuslarını al bak, türkiye'de kaç ilden fazla. onu geçtim kendi içinde bakıyorum, eskiden 3-5 mahalle ismi ile tanımlanırdı bandırma. eskiden arsa bile değil tarla olan yerler şimdi blok blok site. yeni mahallelere, sokaklara isim aranır oldu. isim bulunamıyor, sokaklara sayı veriliyor falan. kiralar arttı. her yönü ile büyükşehir göstergeleri sergiliyor. istanbul'a denizden 2 saat, müthiş transit bir yer oldu. eskiden aynı adlı vapur sayesinde kısmen bilinen şehire, transit yer olması yüzünden istanbul'da gitmeyen(geçmeyen) kalmadı diyebilirim. sanayi için de ulaşımda çok uygun. istanbul, izmir otoyolu karacabey civarından geçecek, bandırma'ya 40 km, daha da büyüyecek. taşımacılıkta limanın kullanımı her türlü artacak.
    şehir toki projeleri ve nüfus alıyor. hem köy ve kazalarından, hem de malum doğu illerinden yoğun taşınmalar var. lakin bunu kaldıracak iş canlılığı yok, işsizlik fazla.
    yani demem o ki, bunun adı bok olma, büyümesine koyayım. keşke böyle olmasa, sittin senedir aynı sahil kasabası kalabilseydi.
  • bandirmak fiilinin olumsuz emir kipi.
    -bandiriyim mi abi?
    -hayir bandirma.
  • "nerelisin?" sorusuna asla ama asla "balikesirliyim" demeyen insanlarin yasadigi ilce, bandirmaliyiz cunku. mektuba falan adres yazarken bile balikesir sozcugu kullanilmaz. ozledim be.
  • parkları, bahçeleri, göz önünde olan ne varsa tastamam olan ilçe'm.
    mahallelerin yolları akla zarardır.

    -başkanım, yollarımız çok kötü, bebek arabalarını caddeye kadar elimizde taşımak zorunda kalıyoruz
    diyen vatandaşa,
    -bana mı sordunuz da dogurdunuz
    diyen bir belediye başkanına sahipti. neyse şimdi o belediye başkanı görevi bıraktı. olması gerektigi yere gitti. meclise tabi..
  • türkiye'nin gelişmiş sanayi şehirlerinden biri olan ilçe. türkiye'nin en büyük 5. limanına, banvit'e, eti maden işletmeleri'ne, türk hava kuvvetleri'nin iki lantirn filosundan biri olan 161. filo'nun konuşlandığı 6'ncı ana jet üssü'ne ev sahipliği yapar. oldukça gelişmiş bir organize sanayi bölgesi vardır. şehrin hemen karşısındaki kapıdağ'da bulunan kyzikos, bandırma sınırları içerisinde yer alan daskyleion antik kentleri ve manyas kuşcenneti ile birlikte kültür ve doğa açısından da önemli bir yere sahiptir. kyzikos ve daskyleion antik kentlerinde ortaya çıkarılan buluntuların sergilendiği bandırma arkeoloji müzesi de görülmeye değerdir. 154,359 nüfusuyla, 150 km uzağında bulunduğu ve il olan çanakkale'den daha fazla nüfusa sahiptir. türkiye'de kendi üniversitesine sahip ilçelerden biridir (bkz: bandırma onyedi eylül üniversitesi). tcdd'nin ana limanlarından biri bandırma'da yer alır ve ido'nun karşılıklı seferleri ile istanbul'a 2 saatlik uzaklıktadır. bursa ve izmir de yakın olduğu diğer büyük şehirlerdir. erdek, avşa ve marmara adalarına olan yakınlığı ise bandırma'yı turizm ve tatil olanakları bakımından da önemli kılar. tüm bu özelliklerine rağmen bandırma'yı köy, gelişmemiş bir mezraa filan olarak görenlerden kendi gelişmiş memleketlerinde yaşamalarını ve bandırma'dan mümkün oldukça uzak durmalarını rica ederiz.
  • agayı bilmeyen bandırmalı yoktur.
hesabın var mı? giriş yap