• öncelikle belirtmek isterim ki biten bir şeydir. evet, hakkında böyle bir söylem var, "balatalar bitmiş". peki bilin bakalım bunu nasıl anlıyoruz? çok basit. seyir halindeyken, bilhassa yokuş aşağı giderken frene bastığınızda "vızzzzz" ile başlayıp, ilerleyen zamanlarda "tartartartartar" şeklinde sesler duyuyorsanız, bilin ki balatalarınız bitmiş. bu sesi duymamazlıktan gelip, aracınızı kullanmaya devam ederseniz, sadece yokuş aşağı değil, dere tepe düz giderken bile frene basıncada sesler duymaya başlarsınız. müziğin sesini açıp duymamazlıktan gelmek ise, iyi bir çözüm değil. çünkü disk denen bir şey varmış, ona bir şeyler oluyormuş, artık o kadarını ben bilemeyeceğim. onada torna falan yapılıyormuş benden söylemesi.

    bu balata denen parça hakkında her şeyi anladım da biten bir şey oluşunu bir türlü idrak edemedim. fren bitmiyor, şasi bitmiyor, direksiyon bitmiyor, efendime söyliyim, lastik bitmiyor da ne hikmetse balata bitiyor. benzin mi arkadaş bu?
  • (bkz: yerim)
  • cemal hünal'ın, kendisine biriktirdiği söylendiğinde "balataları mı" şeklindeki soruyla aldığı surat ifadesini görmemize vesile olmuş aparat.
  • habire eskiyen ve pahalı olan; ismi anılınca genelde lastiklerdeki fren balatasıyla motorun altında bir yerlerdeki debriyaj balatasını akla getiren papuçtur.

    baba parası yenme durumu bitip kendi paranı kazanmaya başladığın ve ilk servise gittiğin andan itibaren fren basma sıklığını değiştiren, debriyajın üstünde ayağı tutarak sürme alışkanlığını bitiren ve "aaaa böyle de sürülebiliyormuş bu zımbırtı" dedirten takım taklavattır.

    genelde kadınlar bunları daha hızlı eskitir. daha çok fren yaparlar ve ayakkabıları yüzünden ayaklarını debriyaj pedalı üstünde bıraktıklarını farketmezler.

    tamircimin refans alırsam 50.000 km'de bir fren balatası değiştirdiğinde "abi sen çok iyisin ya, kadın müşterilerimizinkini 10.000km'de filan değiştiriyoruz", 300.000km olmuş arabanın servis listesine bakıp "oha yaa. abi hiç debriyaj balatası değiştirmemiş bunun. 50.000'de bitiriyor kadın müşteriler" demiştir. kadın şöförler adama dert olmuş herhalde, bilemedim.

    bir de bir tecrübe olarak anlatmak gerekirse 45 derece eğimli zemini ot olan bir araziye binek otonuzla girmeyin. durup çıkmaya çalıştığınızda motordan çıkan duman debriyaj balatanızın bittiğinin habercisidir. iyi bir yanı varsa değiştirene kadar debriyaja basmanız gerekmez, rahat rahat atarsınız vitesleri. sonra birgün yolda kalırsınız. e çekicilerde mi ekmek yemesin?
  • dün ben bunu gördüm ve hiç hayallerimdeki gibi bişey değişmiş. elim kadar bişeymiş.
    ben daha uzun bişi diye hayal etmiştim.
  • koleksiyonu yapılabilen nesne.

    (bkz: güzel bacaklı sunucu)

    (bkz: oha)
  • (fr) balata 1. kauçuk ağacı, mimusops balata,
    2. kauçuk, lastik ayakkabı tabanı,
    3. fren pabucu
    (isp) balata kauçuk ağacı
    (batı dillerine tropik bir ülke dilinden 1770 dolayında girmiştir)
    k:nişanyan sözlük
  • elma buyuklugunde eksi bir karayip meyvesi.
  • debriyaja ait olani da vardir. ve bu versiyonu freninkinden cok daha nazik yapilidir
hesabın var mı? giriş yap