balat

• istanbulun kendi haline terk edilmis tarihi, guzel bir semti. yabancilarin bir zamanlar altin boynuz dedikleri halic kenarinda, bir zamanlar rumlarin oturdugu bir semttir. ilk bakista varos izlenimi verse bile, balatta sokaklarinda dolasirken tarihi koklamaniz icten bile degildir. onunde 'bir zamanlar burada rus prensi bilmem ne'nin sarayi vardi' diye bir tabela bulunan bir copluge rastlamaniz mumkundur mesela. oldukca yokusludur, pek cok yerde merdivenlere rastlarsiniz. istanbullularin ragbet etmedigi bu mekani eger dolasacak olursaniz, elinde fotograf makineleri ie dolasan pek cok fransiz, alman turiste rastlarsiniz. balat sakinleri, carsambadakiler gibi tutucu degillerdir, kara carsaflilara pek rastlanmaz. kimse de yalniz basiniza gezmenizi kinayan bakislar firlatmaz. ama iki ev arasina gerilmis ipler ve onlara asili kurumakta olan beyaz camasirlar altindan gecerken, bu manzaranin da kendine ozgulugunun farkina varir insan. birdenbire, beklemeden bir parkla, bir tarihi evle, ya da bir patrikane ile karsilasiverirsiniz. geldiginiz yerin adi artik fenerdir, ama mahalleler ve semt adlari fark etmez- sokaklarinda kaybolmak icin vardir balat.
• bu semtin çocukları kadar, fotoğrafçılardan^* çekmiş bir nesil bilmiyorum.
• kendini fotoğrafçı zanneden her insan evladının sokaklarında fellik fellik sümüklü çocuk aradığı semttir.
• dizboyu yoksulluğun fışkırdığı kimi evlerden gülben ergen şarkılarının yükseldiği semt. muhteşem bir şizofreninin mütevazı platosu. herkesin bir dikili ağacı yok belki bu semtte ama askere giden her gencin bir duvar yazısı var.
• fotoğraf makinesiyle gidilmesi gereken bir garip istanbul semti. her taraf rumlardan kalma evler, okullarla dolu. ama etrafta hiç rum yok ^*. sahile yakın yerlerde kendinden geçmiş halde radikal islamcılar yaşarken, biraz daha yukarılarda çingeneler yaşamakta.
  
  fotoğraf çekme konusunda dikkat edilmesi gereken bir nokta var, sokaklarda top oynayan çocukları veya daha da klişe olan buruşuk yüzlü insanları fotoğraflamak isterseniz yanınızda birileri bulunsun mutlaka. göründükleri kadar masum olmayabilir bu insanlar. sonra fotoğraf makinesi gitti, telefon gitti diye ağlar durursunuz altın boynuza karşı.
• fotoğraf öğrencisi olarak bir ders olarak gidip balat'ta fotoğraf çekmek gibi bir deneyim yaşamak kaçınılmazdır. oraya gidip toprakla oynayan çocuk, örgü ören yaşlı kadın, pencereden bakan genç kız, bıçkın delikanlı vs. fotoğrafı çekilir pek tabiki akşam üzeri eski sokaklara vuran yumuşak ışık altında. sokaklarında gezerken sanki dünyanın en medeni ülkesinden inmiş şaşkın turistler gibi hayretlere düşmek, oradaki halka samimi görünmeye çalışarak yapmacık olmak da yanında hediyesidir. bu tür fotoğraflar çekmekten nefret eden biri olarak neden oraya götürülüp sanki o insanlardan çok farklı bir dünyada yaşıyormuşuz gibi o hayatı belgelemek zorunda bırakıldığımızı asla anlayamam. tabiki orada çekilmiş güzel^* karelerimiz olur bu gezilerden sonra ama bu bize yada fotoğrafını çektiğimiz turistik muamelesi gören insanlara ne katar orası tartışılır..
• tarlabaşı'ndan sonra bana göre tipik, gece vakti kıçınıza şöyle ince uçlu bi' bıçak yiyebileceğiniz ikinci semttir.
• fatih'te bulunan tarihi yapısı çok güzel semt.
  
  son gidişimde araç ve insan trafiğinden rahat gezememiş olsam da yine de orada bulunmaktan büyük keyif aldım, balat'ın kiliseleri, yokuşlu dar sokakları, tarihi evleri, eskici ve antikacıları oraları gezerken; oralarda gördüğüm eskiden kalan, bir zamanlar birilerinin evinde, onların hayatlarına tanıklık etmiş restore edilmiş eşyalar, eski faytonlar, porselen fincan takımları, pirinç heykelcikler, teraziler hepsi şahaneydi.
• osmanli doneminde yahudiler de agirlikli olarak buraya yerlesmislerdir. balat'li mişon terimi unutulmasin
• balat biraz kudus´u, daha dogrusu eski istanbul´u andiriyor. camiyle kilise, sinagogla ayazma yanyana bulunuyor. balat dernegi, basta camiler olmak uzere tum tarihi ibadet mekanlarinin restore edilerek istanbul´a kazandirilmasi icin bir program hazirliyor. programin ilk adimi olarak bugunlerde tum camilerin bahcelerine guller dikilmeye baslanmis.