• 4 sene okuduğum ve iyi arkadaşlar edindiğim lisem.

    halı sahası ve spor salonu ve geniş bahçesiyle diğer okullardan ayrılır. bahçesi genel olarak asfalt olsa da yan tarafında küçük bir ağaçlık alanı da mevcut. dini bütün bir insansanız cami de var yanıbaşında. müdürden izin alarak cuma'ya gidebiliyorsunuz. fiziksel özellikleri genel olarak böyle.

    ilginç öğretmenleri vardır bu okulun. derste tahtaya kafa atanından, çöpe tükürenine kadar ne ararsanız vardır(tsubasa'lar, izzet'ler ve daha niceleri). bu öğretmenlerle dalga geçilir bol bol. bu değişik öğretmenlerin yanı sıra gayet iyi ders işleyen öğretmenler de var tabii ki. murat tekeci, nihal şen, erdal sağır, gökhan filiz boz'a selamlar :)

    dil konusuna da değinelim. ingilizce bölümü hakkında bilgi sahibi değilim ama almanca bölümüne gireceklere dil konusunda pek ümitlenmemesini söyleyebilirim. 4 yılda pek bir şey öğrenemiyor öğrenciler genel olarak. onun için de ayrıca çaba göstermeniz gerek. almanya'dan gelen türk öğrencilerle iyi ilişkiler kurup onlarla almanca pratik yaparsanız daha kolay öğrenebilirsiniz almancayı.

    derslerde gırgır şamata çok olur. haftada da en az 2-3 dersiniz boş olunca haliyle dersleri okulda pek öğrenemezsiniz. özel olarak çalışmanız gerekiyor. bana kalırsa bu her okulda böyledir. zira çalışmayan(bkz: tembel) biri olarak dershanedeki düz liseli arkadaşlarımdan altta kaldığım çok olmuştur. anadolu lisesi kazandım diye çalışmazsanız çalışan adam geçer sizi haliyle.

    bana kalırsa lisede hangi okula giderseniz gidin çalışmadan başarı gelmiyor. bu yüzden de okulun yerine, güzelliğine, okulda yapabileceğiniz aktivitelere bakın tercih yaparken. bari o dört yılı okurken keyif alın.
  • (bkz: lise detected)

    lan olmadi bak, bi asagilayacaktim yazani, bi boyle inci jargon kescektim, elime yuzume bulastirdim, egitim var dediler geldik, lan bu da olmadi be, bohuhuh.*
  • şöyle bir durum da geçmiştir başından:
    90ların sonunda, artık resmi bayram mıdır nedir velilerin de bulunduğu bir gün... istiklal marşı okunacak, normalde müzik hocasının ses vermesi gerekirken ortalıkta yoktur. ismi bende kalsın bedenci nedim hoca mikrofunu alır eline:
    "korkkmaazzzzzz!!"
  • 1985 yılında kurulmus , cyborg olduğu sanılan bir müdüre ve yer yer kaçık(tatlı) insanların görüldüğü bir kadroya sahip,kapısından girdiğiniz anda aklınıza mukayet olmanız gerektiği , 4 seneden fazla okunmamasını şiddetle tavsiye ettiğim aksi halde psikolojinizde ve vücudunuzda kalıcı izler bırakabilen , buna rağmen beni hayata bağlayan birçok şeyi barındıran , ölene kadar unutmayacağım ve özleyeceğim bu sene mezun olduğum okulum. okulumdan bikaç enstantene:

    sınıf:-hocaaaeamm ne zaman yazılı olucaazz?
    a.hoca:-zaman zaman
    --
    a. hoca:-yusuf olm 2 dakka adam ol küfretme...
    2 dakika geçmeden:
    a.hoca:-ulan nerde bu .mınağ kodumunun yoklama fişi??
    --
    a.hoca:haydarımı getirin! (haydar=30 cmlik tahta bir cetvel. ozan adlı talihsiz bir şahsın üzerinde kırılmıştır.(bkz: vücuttaki kalıcı izler)
    --
    sınıf:hocam 2.ders serbest miyiz?
    a.hoca:evet 2.ders serbest güreş yapıcaz nıhahahah
    --
    m. (mami) hoca:-kuşlar süzülürken gökyüzünde
    seni gördüm o bahçede
    ve sen o kadar güzeldin ki....ulan eşşek mi ossuruyo burda evladım??
    --
    mami : (kitaptaki çözümlü bir matematik sorusunu çözmeye çalışırken)(yaklaşık 2 saat sonra)
    -hmm bu soru komplike..
    --
    e. hoca (almancacı): iş hağbe kayne ... sussanıza pejevenkleaar!!
    --
    ben:-seni seviyorum...
    kız arkadaşım:-olabilir...
    --
    (tören esnasında istiklal marşı okunurken bi kaç arkadaş konuşuyor)
    h.hoca :-manyah herifler!poh torbaları!hüşş..
    --
    i. hoca:ivit ivit (bkz: evet), sağdan çark ediyoruzz
    --
    sınıf yeni gelen almanca hocasıyla dalga geçme modundadır.
    sınıf:-hocaaaam können fiilinin anlamı nea?(gülüşmeler fln)
    hoca:-çocuklar können fiili -ebilmek -abılmak ve... çocuklar???
    (abılmak kelimesinin şiddetiyle ön sıralarda oturan 8 öğrenci kalp krizi sonucu hayatını kaybetmiş , geriye kalanlar ise ağır yaralanmıştır)
    --
    a. hoca:-dersimizin konusuuuu soba borusuuuuu nıhahahaha!
    --
    öğrenci:hocam bu soruyu 37 53 üçgeniyle mi çözücez??
    a. hoca:biz onları fizikte patates kızartırken kullanıyoz..
    ---
    a.hoca:kızlardan yiğit gelsin tahtaya!
    ---
    a. hoca:bir açıyoruz bir kapıyoruz artema gibi..(bkz: parantez)
    ---
    not: burdaki enstantenelerde adı geçen hocalarımızın isimleri yazar olmamla beraber kısaltılmıştır.neden diye sorma sen biliyosun nedenini.
    not2: ayrıca giriş bölümünde cyborg olduğu belirtilen müdürümüz değişmiştir.kendisine hayatında mutluluklar dilerim..
    ayrıca #5314444 ve #5314477
  • (mezuniyet töreni sonrası)
    ben:-hocam diplomayı ne zaman alıcaz?
    h.hoca:-20 mülyon.
    ben:-ben seneye alayım o zaman.
    h.hoca:-sen bilürsün.
    ben:-hımpf..
  • müdürünün yürürlüğe giren emeklilik yasasıyla yapıştığı koltuğundan kazınarak kaldırılıp jübilesini yaptıktan sonra yeni çıkan başka bi yasayla koşa koşa geri gelip koltuğuna, öğrencilerin yakalarına, öğretmenlerin özgürlüklerine yapıştığı, kocaman bahçesinde kapalı spor salonu ve açık halı saha bulunmasına ve bunların yöneticilerce pazarlanmasına karşın idarenin her sene içinde,sonunda, paramız kalmadı ya bize para verirsiniz ya da karnelerinizi vermeyiz diye tehditler savurduğu, faşo tarihçilerinin olduğu-ki müdür dahil, edebiyat öğretmenlerinin çatı okuyup bbg tartıştığı, karşısında cami bulunan ve cuma namazı vakitlerinde idarede tek erkeğe rastlanmayan -gerçi alakasız bi kişi olmama rağmen o camide az çay sigara tüketmemiştik ya neyse-
    gökhan filiz boz gibi mükkemmel bi coğrafya ve hayat hocasına sahip olan, mezunlarının almanca namına wie heisst du?dan öteye geçemediği, cem yılmaza beş basabilecek doğal yeteneğe sahip hasan aydın adında çok cici bi idareci-dinci öğretmeni de içinde barındıran lise.
  • istanbul bahçelievler'de okul. istanbul'un sur dışında açılmış ilk anadolu lisesidir (1985).

    anadolu lisesi eğitiminin 7 sene olduğu yıllarda, çoğu alman olan öğretmenleriyle çok iyi ve gözde bir okuldu. bugünün pek çok vakıf üniversitesinden geniş bir alanı, büyük spor salonları ve laboratuvarları vardı. özellikle almanca eğitiminde türkiye çapında başarıları vardı. liseler dört yıla indirildikten sonra, almanca oluşunun da etkisiyle bir miktar gözden düştü sanıyorum. şimdilerde ingilizce sınıflar da açılmış.

    kısaca bal denir.
  • şu an kendim de bir öğretmen olarak buradaki anılarımı (1997 - 2004) kullanıyorum öğrencilerim üzerinde.
    özelikle efsane coğrafya hocası gökhan filiz boz'un ilk geldiği sene sorduğu ağır mantık kokan sınav soruları sonunda tüm sınıfın 60 tan yukarı not alamaması, bunun üzerine velilerin okula akın edip adamı canından bezdirmeleri unutulmaz.

    o efsane soru: bir arabada giderken camı açtığınızda rüzgarı hissederken dünya bu kadar hızlı döndüğü halde neden rüzgarı hissetmiyoruz?

    dersleri de bu minvalde işlemesi ile tüm sınıfın bir anda coğrafya alimlerine dönüşmesi, zevkle saatlerce bulut türleri ve hava durumu tartışması hiç unutulmaz.

    zayittin diri ise ilk defa dersinize girdiğinizde şok getirecek o muhteşem hareketi yapar, duvara kafa atma. bir anda şok olursunuz, duvara kafa atan adam bana ne yapar diye. sürekli gözleri uzaklara dalarak muhteşem kürşad ve askerlerini, çin dilberlerinin nasıl türk boylarının sonunu getirdiğini anlatırken hayaller kurdurur.

    okula ilk girilen sene halı saha yapılmadan önce orada bulunan araziye yatıp köşe duvarda üst sınıfların yiyişmesini izlemek ise 12 yaşında insanı derin hayallere daldırırdı. hey gidi hey.
  • 3 yıl okuduğum lisedir.80 lerden bu yana okula demir atmış bir muçumuz ve ayaklı tabutumuz nazmi vardır. şenlikleri yarıda kesen muhafazakar bir idaremiz,bize ''çohlar '' (hep çocuklar dediğini sansanmda türkçede yeri varmış)diyen müdürümüz,bir dakikada 27 kez evet diyen kimyacımız vardır.ama girmek için kasmayın başka okullara da bakın
hesabın var mı? giriş yap