• iclal aydın'ın programında şöyle bir gençlik anısını anlatmış olan çok sevdiğim şarkıcı:

    ''müzik dünyasına ilk girdiğim günlerde, insanlar beni radyodan tanıyordu. yüzümü gören yoktu. bir konserimde de perde arkasından şarkı söylemiştim. özellikle genç kız hayranlarım nasıl göründüğümü çok merak ediyorlardı. bazıları ise çok çirkin olduğumu ve bu yüzden gizlendiğimi düşünüyorlardı.

    yine o dönemlerde bir gün, trenle yolculuk ediyordum. çok güzel bir genç kızla aynı kompartımandaydık. yolculuk sırasında konuşurken bana: ''radyoda yeni çıkan şarkıcı alpay'ı hiç dinlediniz mi?'' diye sordu. ''kendisine hayran oldum, onunla tanışmayı çok isterdim...''dedi. çok sevinmiştim ama henüz kendimi ona tanıtmamıştım. önce küçük bir şaka yapmak istedim ve: ''ben alpay'ı hiç beğenmedim, bence salağın teki!'' dedim. bu sözlerime çok bozuldu : ''ne kadar saygısız bir insansınız. benim sevdiğim bir sanatçıya ne hakla hakaret edersiniz?'' dedi ve yolculuğun sonuna kadar konuşmadı. çok üzülmüştüm ama iş işten geçmişti.

    günler sonra, geri dönerken yine treni tercih ettim. kompartımana girdiğimde aynı kız tekrar karşımdaydı. gülümsemesinden beni hatırladığını ve bana kızgın olmadığını anladım. hemen özür dilemek istedim: '' geçen karşılaşmamızda söylediklerim için çok özür dilerim, sevdiğiniz bir sanatçıya hakaret etmemeliydim.'' gülümsedi ve: ''önemli değil!''dedi. ''o günden sonra düşündüm, ben de alpay'ın salak olduğuna karar verdim. siz haklıymışsınız!..''
  • biraz önce disko kralı'nda "yeryüzünde gerçekten medeni herhangi bir toplum yok... bir insanı öldürenle bir köpegi öldüren aynı cezayı almadığı sürece bu dünyada medeniyetten, uygarlıktan bahsedilemez" diyerek beni benden almıştır.

    kendisine buradan kadeh kaldırıyoruz ailecek: "sağlığına sevgili alpay!"
  • "sanatçılar her şeyleriyle topluma örnek olmak zorundalar. sanatçılar televizyona çıkıyor, ‘bu albümün aranjeleri filana ait’ diyor. aranje, bir fiildir. aranje etmek denir ona. yapılan işin ismi de aranjman. bilmiyorsa aranje yerine, düzenleme diyebilir. ‘son dört galam şu tarihlerde’ diyor. gala bir tane olur. ilk gece anlamını taşır. iki gala olmaz zaten. onun için insanlar da yanlış öğreniyor. ‘direk olarak gidiyorsun’ diyor. direk diyince benim aklıma telefon direği geliyor. doğrusu direkttir. ya da kelimeyi ‘doğrudan’ diye kullan. ama popüler olduğu için söylüyor. bunları da düzelten yok. ben, kullandığım kelimeleri toplum karşısında doğru söylemek zorundayım. bilmediğim kelimeyi de kullanmam."

    "bir televizyon programı yapmam için de onu bana getirmeleri lazım. sansasyonel şeylere prim vermediğim için, benden tv programı talep ederler mi bilemem. önerilen her şeyi zaten kabul etmem. benim kabul edeceğim, topluma artı bir şeyler katabileceğime inandığım bir şey olursa tabi televizyon programı yaparım."

    demiş.

    egosu yüksek bir sanatçıdır ama buna layıktır.

    birisi düzgün bir program teklif etse de her hafta tv karşısında kendisiyle kadeh tokuşturabilsek.
  • sanatçı değildir, belki iktidar götü yalayan bir arabeskçi parçası olsa sanatçı sayılabilirdi.

    toplumun vicdanına seslenmek, ahlaklı olmak yerine sarayın israf kokan iftar sofralarına dahil olsa sanatçı sayılabilirdi.

    kendisinin 2 şarkısı varmış hepi topu, yarım akıllı çomarın teki o kadarını biliyor çünkü. onun bildiğinden fazlasını bilen yoktur. aldığı boktan eğitimde öyle öğretilmiştir ona zira.

    siktiriniz gidiniz, eylülde bile gelmeyiniz.

    tanım: sanatçı.
  • gecen bi arkadasla iciyoruz aklimiza geldi buyuk ustad alpay.
    koyduk kadehlere chivas'i, actik alpay'dan yanimda kal'i.
    arkadas kafayi bulmus olacak ki bi soru sordu:
    -kardes, bu kadar icli sarkilar yazmis bu adam, acaba gay mi?
    +yok olm colugu cocugu var adamin.
    -haaa iyi o zaman...
    +...

    vay amk bu icki ne ilginc bise. adam homofobik oldu bi anda.
  • her devrin örnek alması gereken bir beyefendi.

    gençlere alpayı öğretmeliyiz, aşkı anlatışını, duruşunu, düşüncelerini, o muhteşem sesini nesilden nesile aktarmalıyız, buna katılıyorum. ama;

    - bir insana yapılabilecek en büyük eziyet ona sabah sabah alpay dinletmektir bunu da bilelim.
    - aşk acısı çeken birine alpay dinletmek yarasına tuz basmaktır bunu iyi idrak edelim.
    - yemeklerden sonra alpay dinlemek hazımsızlık yapar bunu unutmayalım.
    - yağmurlu günlerde o sesi duymak allah muhafaza ishal yapar bunu hiç mi hiç akıldan çıkarmayalım.
  • hakkında terör saruşturması açılmış sanatçı. sebebi de konserinde devlet tarafından zalimce katledilen insanlara şarkı armağan etmesi. savunmasında deniz gezmiş'i, berkin elvan'ı işaret etmiştir. koca yürekli bir sanatçıymış kendileri. eylül'de gel şimdi bir başka güzel.

    https://twitter.com/…tatus/1135822507037134848?s=19
  • türkiyedeki farkedilemeyen en kaliteli erkek sesi. gitme, hayalimdeki resmin, eylülde gel ve kaybolan gençliğimiz...
  • sesiyle kız bozan eski türk pop şarkıcısı, kaşlarının "ben masumum hakim bey" ifadesi verdiği yüzüyle şarkılarını söylerdi. en meşhur şarkısı "eylülde gel" di.
hesabın var mı? giriş yap